WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı eczacı olduğunu, davalı kurum ile arasında aktedilen sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek fesih işleminin iptali ile sözleşmenin yürürlukte bulunduğunun tesbitini istemiştir. Davalı sözleşmenin feshinin sözleşmeye uygun olduğunu savunarak davacının reddini dilemiştir....

    Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, inşaatın gerçekleşme seviyesinin % 78,05 olduğu, sözleşme ile ruhsatın hangi zaman dilimi içerisinde alınacağının kararlaştırılmadığı, bu nedenle de yüklenicinin makul sürede inşaat ruhsatı alması gerektiği, makul süresinin ise 3 ay olduğu, davalının 23 aylık zaman dilimi içerisinde inşaatı bitiremeyerek temerrüde düştüğü, sözleşmenin geriye etkili olarak feshi gerektiği, sözleşme nedeniyle oluşan tapu kayıtlarının sebepsiz kaldığı, bu nedenle de diğer davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali gerektiği, olumlu zarar kapsamında olan kira tazminatı isteminin sözleşmenin geriye etkili feshi nedeniyle verilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile sözleşme ve ek sözleşmenin geriye etkili olarak feshine, tapu kayıtlarının iptali ile arsa sahibi olan davacılar ve davalı ...’ın hisseleri oranında tesciline, tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalılardan ..., ... ve... İnşaat Ltd....

      İcra Müdürlüğünün.2015/3344 esas sayılı takip dosyasına konu olan özel sözleşmenin geçerli olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile resmi sözleşmedeki bakiye alacak yönünden Erzurum 3. İcra Müdürlüğünün 2015/3345 esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, alacak likit olduğundan icra inkar tazminata hükmedilmesine, özel sözleşmenin konu olduğu Erzurum 3. İcra Müdürlüğünün 2015/3344 Esas sayılı dosyasına yönelik itirazın iptali talebinin ise reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; Erzurum 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/3345 Esas sayılı takipte borçlunun itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak miktarı 15.000,00- TL'nin %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Erzurum 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/3344 Esas sayılı takip yönünden itirazın iptali talebinin reddine karar verilmiş; verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

      Mahkemece, verilen süreye rağmen davalı yüklenicinin binayı yasal hale getirmediği gerekçesiyle, davalı adına olan hissenin iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz edilmiştir. ...)Davada, arsa sahipleri, davalı yüklenici ile imzalanan sözleşmenin feshi, tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, inşaat kaçak olduğu ancak verilen süreye rağmen yasal hale getirilmediğinden sözleşmenin feshine ve davalı adına olan hisselerin iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Dava ve sözleşme konusu taşınmaz paylı olup, davacılar dışında da hissedarlar bulunmaktadır. Davalı taraf savunmasında, dava dışı bu hissedarlar ile de sözleşmeler yapıldığını bildirmiş, ancak mahkemece bu hususta araştırma yapılmamıştır....

        Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 20.03.2002 gün 13241 Esas, 208 Karar sayılı ilamı ve Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, hem icra dairesi hem de mahkemenin yetkisine itiraz halinde, itirazın iptali davasına bakan mahkemenin öncelikle takip dosyasında icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi, icra dairesi yetkili ise işin esasını incelemesi, yetkili değilse itirazın iptali davasını, yetkili icra dairesinde takip yapılmaması sebebiyle ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığından reddetmesi gereklidir. Zira itirazın iptali davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Somut olayda, davalıların ikametgahları Mustafakemalpaşa olduğu gibi, sözleşmenin yapıldığı ve icra edileceği yer de Mustafakemalpaşa’dır. Bu durumda icra takibinin yapıldığı ......

          İcra Müdürlüğü'nün -----sayılı takibi davalı tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı itirazın iptali gerekip gerekmediği buna ilişkin itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir....

            Davacı 30.06.2003 tarihinde yaptığı icra takibinde sözleşmeden kaynaklanan 10.500 ABD Doları cezai şartın tahsilini talep etmiş, davalı kefilin itirazı üzerine itirazın iptali istemi ile bu dava açılmıştır. Davalı vekili, müvekkilinin sözleşmenin müteselsil kefil olduğunu, sözleşmenin davacının istenen sürelerde mal vermediği için şirket tarafından 30.05.2001 tarihinde feshedildiğini, davacının feshe cevap vermediğini, fesihten iki yıl sonrada hiçbir sebep göstermeden cezai şart talep ettiğini, kefaletin sona erdiğini, cezai şart koşullarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....

              A.Ş. ile üretim şirketi arasında, önceden imzalanmış sözleşmenin yerine geçmek üzere aynı hüküm ve şartları ihtiva eden özel hukuk hükümlerine tâbi sözleşmenin imzalanması nedeniyle, bu davanın konusunu oluşturan ... A.Ş. ile ... Elektrik Üretim Ltd. Şti. arasında ... Bölgesinde doğal gaza dayalı termik santral kurma ve işletme konusunda imzalanan 08.10.1998 tarihli sözleşme ortadan kaldırıldığından, bu davada iptal istemi hakkında bir karar verilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır. Bu durumda, ... A.Ş. ile ... Elektrik Üretim Ltd. Şti. arasında imzalanan 08.10.1998 tarihli sözleşmenin iptali istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı ...'ın Düşüncesi : Dava, ... Bölgesinde doğal gaza dayalı termik santral kurma ve işletme konusunda imzalanan 08.10.1998 tarihli sözleşmenin iptali istemiyle açılmıştır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.08.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 02,12.1999 tarihli adi yazılı düzenlenen temlik işlemine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ... A.Ş., kendilerinin 02.12.1999 tarihli sözleşmenin akit tarafı olmadığını, sözleşmenin dava dışı ... A.Ş. ile düzenlendiğini, bazı şirket yöneticilerinin her iki şirkette de görev almalarının kendilerini bağlamayacağını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı şirket ile dava dışı ......

                  Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu, cayma hakkının taşınmazın teslimiyle başlayacağı, dosya içeriğine göre taşınmazın henüz davacıya teslim edilmediği, sözleşmenin bu aşamada askıda olduğu, davacının cayma hakkını taşınmazın teslimine kadar dilediği zaman kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan sözleşmenin devremülk satış sözleşmesi olarak düzenlendiği, sözleşmenin B bendinde “SATILAN DEVRE” başlığında taşınmazın niteliği belirtilmiş olup, taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

                    UYAP Entegrasyonu