İhtarname içeriklerinden ve dosya kapsamından davalının teslim ile ilgili sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediği, sözleşmenin feshinde davacının haklı olduğu, bu nedenle teminat çekinden ötürü davacının borcunun bulunmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede, menfi tespit davası açıldıktan sonra 25.04.2014 tarihinde dava konusu çekin ödendiği bankadan gelen yazıdan anlaşılmaktadır. Bu durumda İİK.'nın 72. maddesi gereğince açılan menfi tespit davası istirdat davasına dönüşmüştür....
"İçtihat Metni"Asıl ve birleşen davaların davacısı ... Arı Ürünleri Gıda Ltd Şti vek. Av. ... ile asıl ve birleşen davaların davalısı ... Gıda Pazarlama Ltd Şti vek. Av. ... aralarındaki menfi tespit-sözleşmenin iptali davaları hakkında ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 13.05.2014 gün ve 2010/485 E. - 2014/166 K. sayılı hükmün asıl ve birleşen davaların davalısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu....
Mahkemece toplanan delillere göre; Uşak Ticaret Sicil Memurluğundan gönderilen cevabi yazıda davalı şirketin yetkili temsilcisinin İsmail Dinçer olduğunun bildirildiği, protokolde davalı şirket adına imzası bulunan Ünal Oralalp'in davalı şirkette ortaklığının bulunmadığı ve şirketi temsil yetkisi olmadığının bildirildiği görülmekle, dava konusu yapılan sözleşmenin davalı şirketi bağlamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dosyaya sunulan çekler nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece bu çekler üzerinde inceleme yapılmadan sadece sözleşmedeki imzanın davalı şirketi bağlamayacağından bahisle red kararı verilmişdir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalılarca aynı konuda, aynı hukuki sebep ile aynı iddia ve olgulara dayalı olarak daha önce de menfi tespit davası açıldığını, açılan davada Ankara .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/03/2011 tarih .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyarı cezası verilmesi ile sözleşmenin süreli feshi işlemlerinin iptali ve menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca harçtan muaf olan davalı aleyhine hükmedilen harcın, ek karar ile kaldırılmış olmasına göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar...
İle yeni bir sözleşme yapmak zorunda kaldığı, ilk sözleşmenin davalının kusuru ile feshedilmesiyle daha yüksek maliyetli bir sözleşme imzalamak zorunda kaldıklarını, davalının sözleşmeye aykırı hareket etmesi ve sözleşmenin feshedilmesiyle oluşan menfi zararların davalıdan tahsilini talep ettiği, davalı tarafça sözleşmenin davacı tarafın 2018 yılı Agustos ayında ödemesi gereken 100.000TL peşinatı ödeyememesi sebebiyle karşılıklı anlaşarak sözleşmenin feshedildiğini ve davacıya verilen çeklerin iade edildiğini beyan ettiği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için dosyanın bilirkişiye verildiği iki tarafında 2018-2019 yıllarına ait resmi ticari defterlerin usul ve esaslara uygun tutulduğu ancak taraflar arasında herhangi bir ticari/cari hesap ilişkisinin tespit edilemediğinin bildirildiği lakin tarafların ticari ilişkinin varlığına yönelik itirazlarının bulunmadığı, 04.10.2018 tarihli dosya içerisinde mevcut teslim tutanağı ile sözleşme kapsamında davalı şirkete verilen 10 adet...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin süreli feshi ve cezai şart tahsili işlemlerinin iptali-menfi tespit davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine...
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin süreli feshi ve cezai şart tahsili işlemlerinin iptali-menfi tespit davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine...
Bu kapsamda; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması 01 Eylül 2023 tarihinden itibaren dava şartıdır. Somut olayda dava tarihi 28/12/2023 olup, davacının menfi tespit istemine ilişkin arabuluculuğa başvurmamış olduğu görülmekle, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A.2.maddesinde "Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." açık düzenlemesi karşısında davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıda hüküm kurulmuştur....
iptali ve tescile ilişkin davanın şimdiki gibi reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....