Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ve sözleşmenin erken feshi nedeniyle zarara uğradığı “ noktasında olduğu, Sözleşmenin feshi nasıl bir zarara meydana geldiğini, Sözleşmenin feshi ite zarar arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının ispatı gerektiği, arz ve izah edilen nedenlerle ve resen nazara alınacak sebeplerle sözleşmenin 9 maddesi nazara alınarak ateyhe açılan davanın reddi ile yargılama giderleri, vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir....

    ettiklerini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; taraflar arasında sözleşmenin kurulduğunun kabul edilmesi halinde dahi, “sözleşmenin süresi” başlıklı 5. maddesi gereğince sözleşmenin yürürlüğe girmesinden bahsedilemeyecek olduğunu, sözleşmenin kuruluş aşamasında İktisadi İşletme yetkilisi .....’in işbu sözleşmenin kurulmasına yönelik bir iradesi bulunmadığını, bu doğrultuda sözleşmenin esaslı unsurlarından olan “tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanının varlığı” gerçekleşmemiş olduğunu, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte; bir an için taraflar arasında davacı tarafça ileri sürüldüğü gibi bir sözleşmenin kurulmuş olmasının kabulü halinde dahi, söz konusu sözleşmenin yürürlüğe giremeyeceğinin açıkça ortada olduğunu, müvekkili İktisadi İşletme tarafından işbu Sözleşmenin imzalanmış sayılabilmesi için yetkililerden ...’in imzasının Sözleşmede yer almasının zorunlu olduğunu, bu doğrultuda davacı tarafça yürürlüğe girdiği iddia edilen Sözleşmenin yürürlüğe girmediğinin...

      Başka bir ifadeyle uyuşmazlığın sözleşmenin 26.maddesine göre çözümlenmesi gerekmektedir. Aynı sözleşmenin 37.maddesinde ise bu sözleşmenin uygulanmasından doğan her türlü ihtilafta tarafların öncelikle sulh yoluna gidecekleri sulh olunmaması halinde tahkim yoluna gidileceği hükme bağlanmıştır. Uyuşmazlık, sözleşmenin 26.maddesinin uygulanmasından kaynaklandığına göre mahkemece aynı sözleşmenin 37.maddesi hükmü gereğince ihtilafın tahkim yoluyla halli gerektiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken anılan sözleşme hükmünün yorumunda hata yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ya vekaleten diğer davalı ... arasında 17.04.2006 tarihinde taşınmaz mal satış vaadiyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, müvekkilinin büyük ölçüde edimlerini yerine getirdiğini, davalılar vekilinin sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğine dair noterden keşide edilen 03.10.2007 tarihli ihtarnameyi göndermesi üzerine sözleşmenin geçerli olduğuna dair dava açtıklarını, sözleşmenin yürürlükte olduğuna ilişkin kesinleşmiş ilam olmasına rağmen davalı arsa sahiplerinin müteahhitlik yapan diğer davalı ... ile yeni tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını ve tapuya da şerh ettirdiklerini ileri sürerek, bu yeni tarihli sözleşmenin iptalini, tapuya konulan şerhin kaldırılmasını ve taşınmaza tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece iddia,savunma,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;davalı şirketin davacı şirkete yapmış olduğu fesih ihtarnamesinin davacı şirkete tebliğ edilemediği,dolayısıyla sözleşmenin yenilendiği,ayrıca davalının beyanında hizmetin fesihten sonra da devam ettiğine ilişki ikrarı,davalının davacının hizmet vermesini engellememek suretiyle sözleşmeyi fiilen uzattığı, davalının davacıya bir bildirimde bulunmadan hastane binasının tadilat inşaatını başlatmış olması da sözleşmenin 15.5....

            Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan  kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin 25. maddesi hükmü uyarınca davacı firmanın 25. maddedeki yükümlülüklere uymaması nedeniyle kar mahrumiyeti ve cezai şart isteminde bulunulamayacağı belirtilmiş ise de, sözleşmenin 25. maddesindeki hüküm taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tedarikçi firma tarafından feshi halinde uyulması gereken maddeleri içermekte olup, söz konusu sözleşme davalı bayi tarafından herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin feshedilmesi nedeniyle davacıdan sözleşmenin 25. madde hükmüne uygun hareket etmesi beklenemez....

              2 cezai şartla birlikte davalılardan tahsiline, sözleşmenin 10.3 maddesinde düzenlenen cezai şarta ilişkin olarak şimdilik 10.000 Euro'nun davalılardan faiziyle birlikte tahsiline, sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle uğranılan zararlara istinaden şimdilik 10.000 Euro'nun faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslahla davacının sözleşme uyarınca hak etmiş olduğu alacağa karşılık sözleşmenin 6.2 maddesinde “proje finansmanı yönetim temsilcilik hizmetleri” ücreti için 566.400 Euro, sözleşmenin 6.3 maddesinde “kiralama hizmet bedeli” ücreti için 92.400,76 Euro olmak üzere toplam 658,890,76 Euro’nun, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zarar için 570.469 EURO, sözleşmenin 6.4. maddesinde “işletme dönemleri raporlama hizmetleri” ücreti için 10.000 USD, sözleşmenin 6.3 maddesinde düzenlenen “işletme yönetim hizmet bedeli” ücreti için 10.000 Euro olmak üzere 1.239.359,76 Euro ve 10.000 USD alacağın faizi ve sözleşmenin 10.3 maddesi uyarınca aylık...

                . - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen 01/02/2011 tarihli sözleşme gereği, davalı şirketin sözleşmenin 4.1 maddesinde belirtilen malları alıcı tarafça istenildiğinde en geç bir gün içinde teslim etmeyi, müvekkilinin de sözleşmenin 7.1 maddesindeki çekler ile ödeme yapmayı kabul ve taahhüt ettiklerini, sözleşme gereği müvekkilinin altı adet çeki keşide ederek davalıya teslim ettiğini, davalının istenilen malları tam ve zamanında teslim etmediğini, sözleşmenin 8.2 maddesi gereği feshedilince davalının çekleri iade edeceği ve cezai şart ödeyeceğini, ... 1....

                  İnşaat’ın Genel Müdürlüğü onayını müteakiben yürürlüğe girecektir” denildiğini, dosyada mübrez 12.08.2017 tarihli mail yazışmasında sözleşmenin Genel Müdürlük onayından dönmüş ise onaylı suretinin talep edildiğini ancak gelen cevapta “sözleşmenin halen imzadan dönmediğinin” belirtildiğini, ancak davacı tarafça 18.08.2017 tarihinde gönderilen mail ile sözleşmenin onaylandığının bildirildiğini, buna göre sözleşmenin Genel Müdürlük onayı akabinde yürürlüğe girdiği tarihin 18.08.2017 olduğunu, yerel mahkemece ispatlanamadığı iddia edilen bu durumun ispatının birebir dosyada bulunan ve davacı yanca gönderilen mail yazışmaları olduğunu, sözleşmenin 11. Maddesinde; “ …..banka teminat mektubu alt yüklenici tarafından sözleşmenin imzalanmasına müteakip 7 gün içerisinde ......

                    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen 23.05.2011 tarihli sözleşmenin 1.maddesinde sözleşmenin yürürlük tarihi 23.05.2011 olarak gösterilmiştir. Sözleşmede, sözleşmenin iki yıl süreli olduğu ve iki yılın dolması üzerine tarafların karşılıklı olarak anlaşması durumunda sözleşmenin takip eden iki yıl için aynı koşullarda yenileceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür. Sözleşmenin 9. maddesinde sözleşmenin feshi halinde davacının rekabet etmeme yasağına uyması durumunda davalı işverenin, davacı çalışana, son net aylığının yarısını 6 ay boyunca her ay karşılamakla yükümlü olduğu karar altına alınmıştır. Sözleşmenin 12. maddesinde sözleşmenin haksız feshi hallerinde karşılıklı cezai şart öngörülmüştür. Dosya içerisinden davalı işverenin iş akdini 31.06.2013 tarihinde haksız nedenle fesh ettiği görülmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu