WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak HUMK 10.maddesine göre sözleşmeden doğan uyaşmazlıklarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesindede dava açılabilir. Davacının ...’da ikamet ettiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacının talebi sözleşmeden doğan para alacağına ilişkin oluğuna göre BK. 73. maddesi gereğince aksi kararlaştırılmadıkça, borcun, alacaklının, ödeme zamanında ikamet ettiği yerde ödenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta para borcunun ifa yeri alacaklının ikametgahı ...’dur. Öyle olunca alacaklının ikametgahı ...’da icra takibi yapılıp, dava açılabilir. Bu durumda davanın yetkili mahkemede açıldığının kabulü ile işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 9.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Herne kadar davalı ... tapudaki paylarını diğer davalı ...’a devir etmiş ise de bu devir sözleşmeden doğan hakların temlik edildiği anlamına gelmediğinden davalı ...’in sözleşmeden doğan hakların halefi olduğunu kabul etmek mümkün değildir. Diğer yandan davalı Mehmet 31.12.1997’de yani, davadan önce vefat etmiştir. Ölü şahıs hakkında dava açılması mümkün olmadığından ve davacılar ... hakkındaki davalarından feragat ettiklerinden davanın usulen reddi gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden taraf teşkilinde hataya düşülerek yazılı şekilde davanın sonuçlandırılması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı ... mirasçısı ... ile davalı ... yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 14.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Aynı kanunun 10.maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edildiği veya davalı ya da vekilinin dava tarihinde orada bulunması kaydıyla, sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki, bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Davacı, davasını özel veya genel yetkili mahkemelerden herhangi birinde açabilir. Dava vekalet sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, sözleşmeye ilişkin yetki kurallarının uygulanması gereklidir. Borçlar Kanununun 73.madresine göre sözleşmeden doğan para borcu, sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödeneceğinden alacaklı, bu para borcunun ödenmesi için kendi ikametgahı olan ... Mahkemesinde de dava açabilir. O halde dava konusu olayda, mahkemenin davaya bakmakla yetkili olması nedeniyle, yetki itirazının reddiyle işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

        Ancak HMK 10.maddesince sözleşmeden doğan davalarda akdin ifa edileceği yer mahkemesi de açılacak davada yetkilidir. Bu bağlamda BK 73.maddesine göre para alacağı aksi kararlaştırılmamış ise alacaklının ikametgahında ödenmesi gerekir. Bu yetki kuralının ancak niza konusu olmayan sözleşmeden doğan alacak davalarında uygulanacağına dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Taraflar arasında sözleşmenin varlığı kanıtlandığı takdirde HMK 10 ve BK 73/1 maddesine göre alacaklının ikametgahındaki icra dairesinde de takip yapılabilir ve dava açılabilir. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Mahkemece işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/278 Esas KARAR NO : 2023/807 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/04/2023 KARAR TARİHİ : 13/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında hak edilmiş İletişim Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesinden doğan edimlerin ifa edilmemesi ve sözleşmeye aykırı diğer eylemlerden doğan cezai şart ve cezai şartı aşan toplam zararının belirlenebilir hale geldiği, eser sözleşmesinin özelliklerini barındıran sözleşmenin uzmanlık gerektiren bir edimi içerdiğini ve özen yükümlülüğünü ağırlaştırıcı bir nitelik taşıdığını, davalı şirketin işin ehli ve teknik beceri sahibi olduğu iddiası ile işi üstlenen sözleşme tarafı olarak taahhüt ettiği sonucun ortaya çıkmamasından doğan hak kayıplarından ve zararlardan sorumlu olduğunu, müspet ve menfi zararlarının telafisi güç boyutlara ulaştığını, somut zararların...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/278 Esas KARAR NO : 2023/807 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/04/2023 KARAR TARİHİ : 13/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında hak edilmiş İletişim Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesinden doğan edimlerin ifa edilmemesi ve sözleşmeye aykırı diğer eylemlerden doğan cezai şart ve cezai şartı aşan toplam zararının belirlenebilir hale geldiği, eser sözleşmesinin özelliklerini barındıran sözleşmenin uzmanlık gerektiren bir edimi içerdiğini ve özen yükümlülüğünü ağırlaştırıcı bir nitelik taşıdığını, davalı şirketin işin ehli ve teknik beceri sahibi olduğu iddiası ile işi üstlenen sözleşme tarafı olarak taahhüt ettiği sonucun ortaya çıkmamasından doğan hak kayıplarından ve zararlardan sorumlu olduğunu, müspet ve menfi zararlarının telafisi güç boyutlara ulaştığını, somut zararların...

              Mahkemece; dava konusu talebin sözleşmeye dayalı olarak para borcundan kaynaklandığı, BK 89/1’de para borçlarında alacaklının bulunduğu yer mahkemesinin yetkili bulunduğunun belirtildiği, yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunun “Sözleşmeden Doğan Davalarda Yetki” başlığı altındaki 10. maddesinde borcun ifa edileceği yerin de yetkili olduğu gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilerek görevli ve yetkili mahkemenin yetkisizlik kararı veren Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna kararı verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık; adi ortaklıktan doğan alacak istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK md. 10 uyarınca sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi yetkilidir....

                Uyuşmazlık; adi ortaklıktan doğan alacak istemine ilişkindir Somut olayda; ... Ticaret Sicili Müdürlüğü'nün 19.11.2013 tarihli yazısına göre davacının şirket ortağı olduğu, ancak taraflar arasındaki sözleşmenin şirket tarafından değil bizzat davacı tarafından imzalandığı anlaşılmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesinin konusunun ticari iş olması adi ortakların birbirlerine karşı açtıkları davanın ticari dava olduğunun kabulü için yeterli değildir. Bu nedenle mahkemece davanın ticari dava olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir, ancak davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması sebebiyle bu yanılgı sonuca etkili görülmemiştir. 6100 sayılı HMK md. 10 uyarınca sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi yetkilidir....

                  Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu iş taraflar arasındaki sözleşmeden doğan alacak davasında Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararına ilişkin olup, belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 13.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 18.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah.Sıf) K A R A R Dava, sözleşmeden doğan alacak istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu