WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir. Bu durumda davacının açıkça sözleşmeden döndüğü ve sözleşmenin feshini talep ettiği kuşkusuzdur. 4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Her ne kadar yasada “ Tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesi, durumun gereği olarak haklı görülemiyorsa, bedelden indirim ile yetinilir.” Hükmü mevcut ise de somut olayda dava konusu edilen satıma konu eşya mobilya olup her zaman göz önünde bulunan ve umulan faydadan ziyade estetik amaçlı olarak kullanılması hedeflenen bir mal olduğundan tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasını beklemek doğru değildir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda davacı ve müvekkil şirket arasında ... marka 5 kapılı, üst sınıf, lüx segment hususi bir otomobilin satışı konusunda anlaşıldığını, taraflar arasındaki karşılıklı anlaşmaya istinaden davacı tarafından 10.000,00 TL bağlanma parası müvekkili şirket hesabına aktarıldığını, akabinde davacının; araç teslim aşamasına gelip, müvekkil şirket tarafından aracın teslim alınması istendiğinde tek taraflı olarak haksız şekilde sözleşmeden döndüğünü, bu durum karşısında müvekkili şirketin haklı olarak bağlanma parasından kendi zararlarını tenzil ettiğini, yine taraflar arasındaki karşılıklı anlaşmaya göre müşterinin sözleşmeden dönmesi halinde ödediği bedelin tamamının cezai şart olarak mahsup edileceği hususunun kabul edildiğini, dolayısıyla davacının dava dilekçesinde iddia ettiği üzere müvekkili şirketten 10.000,00 TL tutarında bir alacağı söz konusu olmadığını, Taraflar arasındaki sözleşmenin cayma hakkı bulunan sözlşemelerden olmadığını...

      Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu oturma grubunun ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı, davacının mobilyanın ayıpsız benzeri değiştirilmesi ve terditli olarak bedel iadesi talebinin haklı olup olmadığı noktasındadır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı bedelin iadesi istemine ilişkin tazminat davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227. maddesindeki; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme....

        Yerel mahkemece, ayıbın gizli olduğu, Tüketici Yasası gereğince davacının gizli ayıp nedeniyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesini isteyebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar öncelikle Yargıtay 13. Hukuk Dairesi tarafından onanmış, karar düzeltme aşamasında ise özetle ayıbın sözleşmeden dönmeyi gerektirecek nitelikte bulunmaması bu nedenle bedelde indirime gidilebileceği gerekçesiyle söz konusu karar bozulmuştur. Mahkemece ilk karardaki gerekçelerle direnilmiş, Hukuk Genel Kurulu tarafından bu karar Özel Daire görüşü gibi bozulmuştur....

          Somut olayda, yukarıdaki yerleşik Yargıtay uygulamaları da nazara alındığında, davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak sözleşmeden dönme, bedel iadesi, ayıpsız misli ile değişim, ücretsiz onarım ve bedel iadesi taleplerinde bulunmuş, 19/11/2019 tarihli duruşmada davacı vekili yine terditli olarak öncelikle ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde araçtaki ayıbın ücretsiz onarım ve gizli ayıp sebebiyle yapılacak ücretsiz onarımdan kaynaklı değer kaybından kaynaklı bedelin tahsilini talep etmiş ve yerel mahkemece davacı tarafa hangi seçimlik hakkı kullandığı hususu açıkça hasrettirilmeksizin terditli taleplerden satıcı davalı aleyhine sözleşmeden dönme ve bedel iadesine hükmedilmiş, bunun sonucu olarak ta üretici/ithalatçı davalı yönünden husumet yokluğu sebebiyle usulden red kararı verilmiş olmasının ve dolayısıyla davacı/tüketiciye ayıp sebebiyle aracın satış tarihi olan 2017 yılında yürürlükte bulunan ve uyuşmazlığa uygulanması...

          Noterliğinin 08.02.2017 tarih, 00870 yevmiye no.lu ihtarnamesi ile sebeple kiracıya noter aracılığı ile 08.02.2017 tarihinde ihtar keşide edilerek geciken kira, sigorta borçları ile temerrütlerinin 60 gün içerisinde ödenmesi aksi halde sözleşmenin feshedilmiş olacağı, fesih ile birlikte kiralanan malların 5 gün içerisinde finansal kiralama şirketine iadesi gerektiğinin ihtar edildiğini, ihtara rağmen ödemede bulunulmadığını, sözleşmenin feshedildiğini, ödenmediği gibi, finansal kiralamaya konu malların da iade edilmediğini, kiralamaya konu malın teslim alındığı şekilde geri iadesi borcunun doğduğunu ileri sürerek kiralamaya konu malın aynen teslimine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 24 üncü maddesinin uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

            Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir.Ayrıca yatak odasının belli bir model olarak ve takım olarak satın alınması nedeniyle gardrobun iadesi halinde onunla renk ve model olarak uyum sağlayan ve takım oluşturan yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

              İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, ücretsiz onarım hakkının kullanılmasına rağmen maldaki ayıbın giderilemediği/onarımın yapılamadığı, arızanın devam ettiği iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Tüketici bu seçimlik haklardan; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

              Bu talebin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, üretici ve ithalatçımüteselsilen sorumludur. (2) Malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2018 NUMARASI : 2016/185 ESAS, 2018/414 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı T3 Tic. A.Ş. vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan T3 Tic. A.Ş.'nin üretici diğer davalı Bayram Sevim Otom.Ltd. Şti.'...

              UYAP Entegrasyonu