Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Somut olayda davacının davalıdan 08.05.2013 tarihinde ... marka ... Kabinsiz ATS li jeneratör 4700-USD ye alınmış ve ürüne sözleşmenin 9. Maddesi ile 2 yıl garanti verilmiştir.Davacı tarafından satın alınan kabinsiz dizel jeneratör 21.10.2013 tarihinde 77.96 saatlik aktif çalışma sonucunda ana ekipmanlarda (tambur kırığı,alternatör arızası ,yağ kaçırma,kablo bağlantı yıpranmaları,boya hasarı)arızalar meydana geldiğinden davalı firmaya onarım için teslim edilmiş ve onarımdan sonra davacı tarafından teslim alınmamıştır....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Daireleri kira bedeline ilişkin beş yıllık zamanaşımı uygulamaya devam etmektedirler. Görüldüğü üzere, davacı ecrimisil talebi adı altında TMK m. 995 hükmüne dayalı olarak tazminat talep etmektedir. Ancak bu hükme dayalı olarak talepte bulunabilmek için, zilyedin iyiniyetli olmayan zilyet olması gerekir. Somut olayda ise zilyetlik, davalı tarafa sözleşmenin ifası amacıyla davacı tarafından devredilmiş olup, davalının sözleşmeden dönme hakkının kullanılması öncesinden iyiniyetli olmadığından bahsetmek mümkün değildir. Taleple bağlılık ilkesi gereği davacının dilekçelerinde “ecrimisil” talep ettiği nazara alındığında, davacının ancak dava tarihinden itibaren bu talebini yöneltebileceği sonucuna varılmalıdır. Davacı taraf bu talebin kabul edilmemesi halinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat talep etmiş olup, somut olayda sebepsiz zenginleşmeye dayalı bir talepten bahsedilmesi mümkün değilse de bu talep de ancak sözleşmeden dönme ile mümkün olur....

      Davalı Yapı Kredi Bankası A.Ş vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı ile diğer davalı arasındaki daire satışı sözleşmesinin tarafı olmadığını ve bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, Ön Ödemeli Konut Satış Yönetmeliğinin 8 ve 9'ncu maddelerinde düzenlenen sözleşmeden cayma ve sözleşmeden dönme hakkı ile TKHK 45'nci maddesinde düzenlenen sözleşmeden dönme hakkını süresinde kullanmayan davacının davasının ön şart yokluğundan reddi gerektiğini, yönetmeliğin 9/7'nci maddesinde konut bedelinin bir kısmının bağlı kredi ile karşılanması durumunda tüketicinin ödediği satış bedelinin satıcı tarafından dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten en geç doksan gün içinde ilgili fıkrada anılan masraf ve tazminat tutarı düşülerek ilgili konut finansmanı kuruluşuna iade edileceği, ilgili konut finansmanı kuruluşunun da kanunun 37'nci md uyarınca söz konusu tutarı derhal tüketiciye geri ödeyeceğinin düzenlendiği ancak anılan...

        Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı ----- ---- düzeltme ve ----- ayarı düzeltmesine dair mal ve hizmet satın alımına ilişkin anlaşma yapıldığı ve fatura düzenlendiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık satıma --- --- ayıplı olup olmadığı---- süresinde yapılıp yapılmadığı, davacının sözleşmeden dönme hakkı olup olmadığı, ödediği bedelleri talep edip edemeyeceği noktasında çıkmaktadır. Ticari satışlarda ayıp ihbarı TTK'nın 23/1-c maddesinde düzenlenmiş olup, genel olarak taşınır satışlarında ayıptan sorumluluk TBK'nın 219 vd maddelerinde düzenlenmiştir. TBK'nın 227. maddesinde de ayıp halinde alıcının seçimlik hakları belirtilmiştir. TBK 227. Maddenin 1. Fıkrası 1. Bendinde alıcının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkı olduğu düzenlenmiştir....

          HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen menfi tespit-tazminat davasında sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin davalarının kabulü ile maddi ve manevi tazminat davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin nedenler bakımından reddine, harç ve vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş ise de, temyize konu edilen kararda dava değeri, duruşma sınırının altında olduğundan, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında...

            HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen menfi tespit-tazminat davasında sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin davalarının kabulü ile maddi ve manevi tazminat davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin nedenler bakımından reddine, harç ve vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş ise de, temyize konu edilen kararda dava değeri, duruşma sınırının altında olduğundan, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere...

              İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, tacirler arasındaki satım aktinden doğan, sözleşmeden dönme ve araç bedelinin iadesi talepli, alıcı tarafından satıcı ve ithalatçı şirkete karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Bilirkişi heyetinden aldırılan --- tarihli bilirkişi raporunda özetle ;------- ----belirtilen nitelik ve niteliği etkileyen niceliğe aykırı kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları önemli ölçüde azaltan bir ayıp niteliğinde olduğu görüş ve kanaatini bildirir raporunu mahkememize sunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 13....

                  icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                    Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 475. maddesinde eser sözleşmelerinde ayıp halinde iş sahibinin seçimlik hakları gösterilmiştir. Bu seçimlik hakların yanında iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat hakkı da bulunmaktadır. Ayıp halinde iş sahibinin seçimlik hakları da, eser iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme, eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde onarımı isteme ya da onarım bedellerini talep etme hakkıdır. Dönme hakkı, tek taraflı bir irade beyanı açıklamasıyla yapılır ve karşı tarafa ulaşmasıyla hukuki sonuçlarını doğurur. Eser sözleşmesinden dönülmesi geriye etkili sonuçlar doğuracağından taraflar aldıklarını karşı tarafa vermek zorundadır. Kural olarak seçimlik haktan dönülmesi mümkün değildir....

                    UYAP Entegrasyonu