Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının iddiası; taraflar arasında yazılı olmayan bir T3 satışı sözleşmesi yapıldığı, davacının satım bedelini toplam 20.000,00- TL tutarlı iki adet çek ile ödediği, ancak teslim borcunun yerine getirilmediği, teslim borcunda temerrüde düşen davalının hal ve tavırlarından borcunu ifa etmeyeceğinin anlaşılması üzerine borçluya TBK'nun 124 maddesi uyarınca süre verilmesine gerek bulunmaksızın ihtar çekildiği ve TBK'nun 125/2 fıkrası uyarınca sözleşmeden dönüldüğü, ödenen bedelin iadesinin talep edildiği, dönme ile sözleşmenin sona ermeyip tasfiye ilişkisine dönüştüğü, davacının borcunun da bedel iadesi borcuna dönüştüğü, sözleşmeye dayalı para borcunun ifa yerinin TBK'nun 89 maddesi uyarınca davacının ikametgahı olduğu, HMK'nun 10 ve İİK'nun 50 maddeleri uyarınca takibin yetkili icra dairesinde başlatıldığı yönündedir....

Oto Kiralama ve Danışmanlık Hiz. Tic. A.Ş. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 26.04.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve tapunun davalıya iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının sözleşmeden caymış olması nedeniyle fesih bildirimi haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 6502 Sayılı Kanun’un 50/9. maddesinde “Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde ikisine kadar tazminat talep edebilir....

    bedelin iadesini, ödemediği kısımdan borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....

    ve dava etmiştir....

      Esas sayılı dosyasından 01/11/2022 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiğini, akabinde 02/11/2022 tarihinde Hendek Sulh Hukuk Mahkemesinde 2022/29 D.İş sayılı dosyası ile tespit davası ikame ettiklerini, sözleşmeden dönme neticesinde sözleşme konusu makinenin davalı tarafa geri verilmesi ile taraflarınca ödenen 40.000,00 TL satış bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davacı şirkete iadesi ile iş bu dava dosyasının Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/120 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine , yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Mahkememizin iş bu dava dosyası ile Bursa 2....

        Noterliğinin 17/09/2015 tarihli ve 12533 yevmiye nolu taşınmaz mal satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesine konu taşınmazın sözleşme ile belirlenen teslim tarihinde teslim edilmemesi nedeniyle, 6502 Sayılı Yasanın 11.maddesinde düzenlenen tüketicinin seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkının kullanılarak davalı tarafa ödenen taşınmaz satış bedelinin iadesi talebi ile sözleşmeden dönme nedeniyle uğranılan zarar olarak denkleştirici adalet ilkesi gereğince davalıya ödenen bedelin ödeme tarihindeki alım gücü ile dava tarihindeki ulaştığı alım gücü arasındaki farkın ve davacı tarafından yapıldığı belirtilen masrafların iadesine karar verilmesi istemlerinden ibarettir. Taraflar arasında akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, sözleşmeden dönme ve davacının ödediği bedeli ve menfi zararı talep edip edemeyeceği ve miktarı hususundadır....

        Sözleşmenin feshinde davalı yüklenici şirketin bir kusuru bulunmadığına göre, davalı yüklenici şirket sözleşmenin 8. maddesinde belirtilen dönme cezasını mahsup etmekte haklıdır. Sözleşmenin 8. maddesinde inşaat başlamadan önce sözleşmeden dönen iş sahibinin %10 oranında ceza ödemesi kararlaştırılmıştır. Aynı maddede inşaatın başlamasından sonra dönme halinde oran %30'a çıkarılmıştır. Bu olayda ruhsat alınmadan ve inşaat başlamadan önce davacı iş sahibi sözleşmeden döndüğüne göre %10 oranında dönme cezasıyla sorumludur. Bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin bedel karşılığı yapılmış olması, bu nitelikteki sözleşmenin tek taraflı irade beyanıyla feshinin mümkün olması dikkate alındığında, dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğ edildiği tarihte sözleşmenin feshedildiği açıktır. Davacı iş sahibi ödediği iş bedelini geri istemekte haklıdır....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın davacı ... tarafından tanzim edilen alacaklısı davalı ... olan, 20.6.2011 ödeme tarihli 38000.00 TL tutarlı bonodan kaynaklandığı, davacının bononun tanzimine dayanak protokol hükümleri uyarınca sözleşmeden haklı nedenlerle dönme hakkını kullanıp ödediği paranın iadesini talep ettiği, davada bonoya dayalı olarak ödenen meblağın istirdadının gerekip gerekmeyeceği hususunun değerlendirilmesinin gerektiği, ödemenin dayanağı veiadesi istenilen bedelin bonodan kaynaklı oluşu nedeniyle davanın ticari dava mahiyetinde bulunduğu, bu nedenle davaya Asliye Ticaret Mahkemisinde bakılmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

            Somut olayda davacı alıcı ile davalı satıcı arasında yapılan satım sözleşmesine konu mobilyaların davacı alıcı tarafından teslim alınmadığı ve davacının sözleşmeden döndüğü, dönme beyanı yukarıda izah edildiği üzere bozucu yenilik doğuran bir hak olması nedeniyle sözleşme ilişkisinin geçmişe etkili olarak ortadan kalkacağı, bu bağlamda davalı satıcının aldığı satış bedelini davacıya iade etmesi gerektiği kabul edilmelidir. Bununla birlikte sözleşmeden dönme nedeniyle davacı alıcının kusurlu olduğunun iddia edilmesi halinde davalı satıcının zamanaşımı süresi içerisinde tazmin talebinde bulunabileceği ve fakat eldeki davada bu yönde bir talebin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı alıcının sözleşmeden dönme nedeniyle ödediği satış bedelinin iadesini isteyebileceğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur....

            Dava, sözleşme tarihine göre uygulanması gereken TBK 470 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu ev yapılması işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır. TBK 125. maddede borçlunun temerrüdü halinde alacaklının seçim hakları düzenlenmiş olup, alacaklı sözleşmeden dönme yolunu seçmiş ise, sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan zarar (menfi zarar), kapsamında kalmayan müspet zararlarını isteyemez. Gecikme cezası ve cezai şart alacağı müspet zarar kapsamında kaldığından, sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça sözleşmeden dönen tarafın isteyebilmesi mümkün değildir. Ancak sözleşmede feshedilemiyen süre varsa bu süre ile sınırlı olmak üzere, bu süreden sonra yapılan feshe rağmen cezai şart alacağı talep edilebilir. ........

              UYAP Entegrasyonu