ne almadığından araç ile ilgili vergi ve cezaları ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, aracın mülkiyetinin davalıya ait olduğunun tespiti istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davacı ile davalı arasında trafikte kayıtlı aracın satışına ilişkin 2.12.1991 tarihli Noterde tanzim edilen sözleşme, 2918sayılı yasanın 20/d maddesi gereğince resmi şekilde yapıldığından geçerlidir. Buna göre, noter satış senedi ile aracın mülkiyeti davalıya geçmiş ve davalının bu belge ile Trafik sicilinde aracı adına kaydettirmesi gerekirken, bu yükümlülüğü yerine getirmediği ve davacının bu tescil nedeniyle bir takım yükümlülükler 2008/1061-7750 aldığı anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/156 esas sayılı dosyasına konu olan araç, trafikte muris... adına kayıtlı iken, muris tarafından 03/02/1986 tarihinde davalılardan ...’a devredildiği ve trafik kaydında da davalılardan ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesi “Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir” şeklinde düzenlenmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2018 NUMARASI : 2016/424 ESAS - 2018/91 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti ve Tescili KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin, murisi Eyüp Düzyurt'un 28/05/2007 tarihinde vefat ettiğini, muris Eyüp Düzyurt'un vefatından önce 06/08/2005 tarihli harici satış sözleşmesi ile adına kayıtlı bulunan 34 XX 692 plakalı aracını, davalı T7 sattığını ve teslim ettiğini, ancak davalı T7 bugüne kadar söz konusu aracı adına tescil ettirmediğini, araç alıcı adına tescil edilmediğinden, muris Eyüp Düzyurt'un mirasçıları olarak müvekkillerinin araç nedeniyle vergi vb mali yükümlülükler ile karşı karşıya kaldıklarını iddia ederek, aracın mülkiyetinin, harici araç satış sözleşmesi tarihi olan 06/08/2005 tarihinden itibaren davalı T7 mülkiyetinde olduğunun tespitine...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2021 NUMARASI : 2021/364 E - 2021/1139 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalının müvekkiline 34 XX 772 plakalı araç satışına ilişkin borcunun olduğunu, tarafların 11/04/2018 tarihinde 34 XX 772 plakalı aracın davacıya 1.453.600,00 TL bedelle satışı için anlaştıklarını, davalıdan satın alınan ancak devri yapılmayan 34 XX 649 plakalı araç davalıya iade edilerek, bu araç için ödenen 370.000,00 TL satış bedelinden mahsup edilerek kalan miktar için 45.150,00 TL'lik 24 adet senet düzenlendiğini, davalının araç üzerinden kredi çektiğinden aracı ancak kira sözleşmesi ile devredileceğini belirttiğini, davacının ödemeleri 2018 yılı Ekim ayına kadar yaptığını, daha sonra aracın taraflar arasında...
Mahkemece, tapusuz taşınmazlar menkul hükmünde olduğundan TMK'nin 763. maddesine göre taşınır mülkiyetinin nakli için zilyetliğin devri gerektiği, taraflar arasında menkul hükmünde olan taşınmazın mülkiyetinin devri için satış sözleşmesi yapıldığında ve taşınmazın zilyetliği alıcıya devredildiğinde alıcı mülkiyet hakkını kazanacağı, somut olayda tarafların 24.02.2009 tarihinde 300 m2 alanlı taşınmazın satışına yönelik sözleşme yaptığı, sözleşmede satışa konu taşınmazın sınırları belirtilmediği gibi satış bedeli de açıkça belirlenmediği, yine tüm dosya kapsamından sözleşme yapıldıktan sonra bu yerin davacının zilyedliğine geçtiği hususu ispatlanamadığı, şu halde davacı bu satış sözleşmesine dayanarak mülkiyet hakkını kazanamayacağı, dava konusu 816 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına esas belgelerinde 854,18 m2 yüzölçümlü olarak davalı ... adına tapuya kayıt ve tescil edildiği, 816 parsel sayılı taşınmaz ile 24.02.2009 tarihli satış senedinde bildirilen taşınmazın yüzölçümleri aynı olmadığı...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç tescili-cezai şart-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, ... adına kayıtlı ticari taksinin hattı ile birlikte satışı konusunda tarafların anlaştığını, satış bedeli olan 15.000.000.000.TL'nın müvekkiline peşin olarak ödendiğini ve sözleşmeye 5.000.000.000.TL cezai şart konduğunu, davalının aracın devrini vermekten vazgeçtiğini, icra takibi sonucu aracın müvekkilinden alındığını iddia ederek aracın hattı ile birlikte müvekkili adına devri aksi halde ödenen araç satış bedelinin ödeme tarihi olan 7.3.2002 tarihinden itibaren ve 5.000.000.000.TLcezai şartın sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir...
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu payların davacıya devri ve bu devir nedeni ile bedeli hakkında düzenlenmiş yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Gerçekten de, tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmeler Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26.maddesi hükümleri uyarınca resmi şekilde düzenlenmedikçe geçerli olmaz. Geçersiz bir tapu dışı satışa dayanılarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz....
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu payların davacıya devri ve bu devir nedeni ile bedeli hakkında düzenlenmiş yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Gerçekten de, tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmeler Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26.maddesi hükümleri uyarınca resmi şekilde düzenlenmedikçe geçerli olmaz. Geçersiz bir tapu dışı satışa dayanılarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, acentelik sözleşmelerinin feshi üzerine davacının, söz konusu sözleşmeler gereğince araç ve demirbaş bedeli olarak ödediği paranın iadesi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi. 3....
Davalı vekili, davacıların murisleri adına kayıtlı aracı müvekkiline sattıklarını, istemin satışın tespiti ve aracın davalı adına tesciline ilişkin olup, bunun davada ... sürülemeyeceğini, aracın satışı ve devri hususunun trafikte ve noter huzurunda yapılması gerektiği gibi, davalının davacılara keşide ettiği ihtarda da görüleceği gibi aracın zilyetliğinin davalıya geçiş tarihinin 1994 yılı olduğu, bu nedenle de dava zamanaşımının geçtiğini bildirdiği gibi, aracın davacılar tarafından davalıya senet karşılığı satıldığını, araç bedelinin ödendiğini, aracın zilyetliğinin alınmasından sonra resmi devir işlemlerinin yapılması isteminden ve keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını, davalının aracı yaklaşık 8-9 yıl kullandıktan sonra hurdaya verdiğini, böylece de davacıların istemlerinin konusuz hale geldiğini, araç vergilerinin yaklaşık 4 yıl ödendiğini, davacıların resmi satışı davalıya vermeyerek kötüniyetli hareket ettiklerini ... sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur...