Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacı Kurum'un bağlanan gelir yönünden rücu alacağının, gelirin ilk peşin değerini oluşturan (sosyal yardım zammı dahil) 13.906,70 TL'nin, davalının %70 kusur karşılığına isabet eden tutarla sınırlı olmasına karşın, hükmün gerekçesinde,ilk peşin değerin sosyal yardım zammı ilave edilmeyerek eksik hesaplanmış olmasına ilişkin yanlışlığın bu davada sonuca etkili olmayıp ileride açılacak ek davalarda gözetilmesinin mümkün bulunmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 30.5.2013 gününde karar verildi....
Dilekçeye ekli ve dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalılardan ...’in yukarıda belirtilen kanun hükmünün öngördüğü şartları taşıdığı anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar verilerek işin esasının incelenmesine geçildi. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...’in aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince, a)Dava, 2330 sayılı Yasadan kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı ... temyiz yoluna başvurmuştur....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, rücuen tazminat istemi ile açılan davada, davalıların malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 09/08/2021 tarihli ara kararı ile, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davalı şirket, adli yardım talebinin reddine dair kararın kesinleşmesi üzerine HMK'nın 344. maddesi uyarınca tebliğ edilen muhtırada verilen süre içinde istinaf başvuru ve peşin harcı ile gider avansını yatırmamıştır. Adli yardım talebi kesin olarak reddedilmiş olduğundan, davalının adli yardım talebinin bir kere daha değerlendirilmesi mümkün değildir. Davalı, adli yardım talebinin reddinden sonra ortaya çıkan yeni bir duruma dayalı talepte bulunmamıştır. Adli yardım talebi bütünüyle bu talebin reddinden önceki olay ve olgulara dayalı olup kesin kararla reddedilen adli yardım talebinin tekrar değerlendirilmesi hukuken mümkün değildir. Aksi takdirde bu usuli işlemlerin sonsuza kadar tekrarlanması söz konusu olur ki kanuni düzenlemenin amacı bu değildir. Özetle, davalının adli yardım talebi reddedilmiş, bu ret kararı itiraz aşamalarında da geçerek kesinleşmiş olup bundan sonra davalının adli yardıma müstahak olduğuna dair iddialarının dinlenmesi mümkün değildir....
kez, birleşen dava yönünden tekrar adli yardım talebinde bulunulduğu, 03/05/2019 tarihli ara karar ile adli yardım talebinin tekrar red edildiği, karara itiraz edilmesi üzerine Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/05/2019 Tarih, 2019/216 D.İş Esas Karar sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği, 18/06/2019 tarihli dilekçe ile tekrar adli yardım talep edildiği, 19/06/2019 tarihli duruşmada adli yardım talebinin tekrar edildiği, aynı celse mahkemece sözlü yargılama aşamasına geçilerek asıl davanın kabulüne, birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
Tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, davacının giderleri ve davalının gelir durumu nazara alındığında; davacının yardım nafakası talebinin reddine karar verilmiş olması, TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır. O halde mahkemece yapılacak işin; tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, davacı çocuğun yaş ve ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları nazara alınarak; nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı şekilde TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olacak şekilde yardım nafakasının bir miktar artırılmasına karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yardım nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Somut uyuşmazlıkta; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334/2. maddesi uyarınca, kamuya yararlı dernek ve vakıflar dışındaki tüzel kişiler adli yardım talebinde bulunamaz. Ancak davalı ... Metal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirket yetkilisi tarafından yapılan adli yardım talebi ile dosya içerisine alınan belgeler ve aynı tüzel kişi için Anayasa Mahkemesi 2018/13056 Başvuru numarası, 17.07.2019 tarihli kararında ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 20.01.2020 tarih 2017/ 17174 esas ve 2020/ 342 sayılı kararında adli yardım şartları kabul edildiğinden Dairemizce davalı şirketin temyiz incelemesi yönünden adli yardım talebinde bulunma şartlarına haiz olduğunu kabul etmek gerekmiştir. Diğer yandan; adli yardım talebinin reddi kararı itiraza tabi karar niteliğinde olduğundan adli yardım talebinin her bir dosya yönünden somut olaya göre değerlendirilmesi gerekir. Davalı şirket yetkilisinin adli yardım talepli istinaf başvurusunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 10....
Davalı vekili tarafından 18/11/2021 tarihinde adli yardım talepli olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizin 25/01/2022 tarihli ara kararı ile "yasanın emredici düzenlemesi karşısında, davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde adli yardım talebine ilişkin fakirlik belgesi ve diğer ilgili belgeleri sunmadığından istinaf kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK'nın 337/2. maddesi uyarınca reddine" karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından 03/02/2022 tarihli adli yardım talebinin reddine itirazlarını içerir dilekçe ibraz edilmiş itiraz üzerine dosya itirazın değerlendirilmesi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesine gönderilmiş olup, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 16/02/2022 tarih ve ... D. İş E-K sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek dosya Dairemize iade edilmiştir....
Davalı vekili tarafından 18/11/2021 tarihinde adli yardım talepli olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizin 31/01/2022 tarihli kararı ile "yasanın emredici düzenlemesi karşısında, davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde adli yardım talebine ilişkin fakirlik belgesi ve diğer ilgili belgeleri sunmadığından istinaf kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK'nın 337/2. maddesi uyarınca reddine" karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından 10/02/2022 tarihli adli yardım talebinin reddine itirazlarını içerir dilekçe ibraz edilmiş itiraz üzerine dosya itirazın değerlendirilmesi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesine gönderilmiş olup, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 16/02/2022 tarih ve ... D. İş E-K sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek dosya Dairemize iade edilmiştir....
Davalı vekili tarafından 01/12/2021 tarihinde adli yardım talepli olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizin 18/01/2022 tarihli ara kararı ile "yasanın emredici düzenlemesi karşısında, davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde adli yardım talebine ilişkin fakirlik belgesi ve diğer ilgili belgeleri sunmadığından istinaf kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK'nın 337/2. maddesi uyarınca reddine" karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından 22/01/2022 tarihli adli yardım talebinin reddine itirazlarını içerir dilekçe ibraz edilmiş itiraz üzerine dosya itirazın değerlendirilmesi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesine gönderilmiş olup, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 16/02/2022 tarih ve ... D. İş E-K sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek dosya Dairemize iade edilmiştir....