İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
İhtiyati tedbire ilişkin yukarıda belirtilen hususlar ihtiyati haciz kararlarında kıyasen uygulanır. İhtiyati haciz kararının değişen durum nedeniyle kaldırılmasına yönelik karara karşı itiraz yoluna başvurulabilecek olup, itirazın reddi kararlarının istinaf edilmelerine cevaz verecek herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Sadece ihtiyati haciz talebinin reddi durumunda İİK 258/son ve ihtiyati haciz kararına itirazın reddi durumunda da İİK 265/son maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurulabilecektir. Her ne kadar davacı tarafça karar istinaf edilmişse de; aslında bu talep itiraz mahiyetindedir ve mahkemesince değerlendirilmesi gerekir. Karar istinaf edilebilir nitelikte olmadığından istinaf başvurusunun HMK'nın 352'inci maddesi uyarınca usulden reddi gerekir....
ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulünün gerektiği sonucuna varılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklı araçta meydana gelen hasar nedeniyle ticari kazanç kaybına dayalı açılan maddi tazminat davasıdır. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı yapılan itirazın reddi kararına yönelik istinaf başvurusudur. Öncelikle her ne kadar Yerel Mahkemece 22.03.2023 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz talebinin reddine itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiş ise de HMK'nun 341/1. maddesi "İlk derece mahkemelerince verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." hükmünü içermektedir. Anılan yasa hükmünde istinaf kanun yoluna başvurabilecek kararlar sınırlı olarak sayılmış ve ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir....
Davacı vekili 13.08.2021 tarihli dilekçesi ile; 12/08/2021 tarihli tensip zaptının 12 numaralı ara kararı ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiğini, yerleşik Yargıtay içtihatlarının trafik kazasından kaynaklanan ölüm ve cismani zarar nedeni ile manevi tazminat isteminin haksız fiil niteliğinde olması sebebiyle olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, bu sebeple ihtiyati haczin reddi yönünde ara karardan rücu edilerek davalıların taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 12/08/2021 tarihli tensip tutanağının 12 nolu ara kararın ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin 13.08.2021 tarihli dilekçesi yönünden 16.08.2021 tarihli ara karar ile davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir....
Limited Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosyada kusur ve zarar tespiti yapılmadığı, böylece likit ve muaccel bir alacak bulunmadığından ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını, manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, mahkemenin yetkisiz olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355'inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemiyle açılan davadada, manevi tazminat davası yönünden verilen ihtiyati haciz ara kararının kaldırılması talebinin reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir....
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin, yukarıda esas numarası yazılı ilk derece mahkemesinin, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 13/4/2023 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1- b/1 inci maddesi uyarınca esastan reddine, 2- Davacı vekilinin manevi tazminat davası yönünden istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin yukarıda esas numarası belirtilen ihtiyati haciz talebinin manevi tazminat talebi yönünden reddine ilişkin 13/4/2023 tarihli kararının, HMK'nin 353/1- b/2 nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre; 1- Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne, davacının manevi tazminat davası yönünden 100.000,00 TL manevi tazminat alacağını karşılayacak biçimde, istenilen tazminatın %5 i olan 5.000,00 TL tutarında nakdi teminat yatırıldığında veya süresiz ve kesin banka teminat mektubu karşılığında,...
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin, yukarıda esas numarası yazılı ilk derece mahkemesinin, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 13/4/2023 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b/1 inci maddesi uyarınca esastan reddine, 2-Davacı vekilinin manevi tazminat davası yönünden istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin yukarıda esas numarası belirtilen ihtiyati haciz talebinin manevi tazminat talebi yönünden reddine ilişkin 13/4/2023 tarihli kararının, HMK'nin 353/1-b/2 nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre; 1-Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne, davacının manevi tazminat davası yönünden 100.000,00 TL manevi tazminat alacağını karşılayacak biçimde, istenilen tazminatın %5 i olan 5.000,00 TL tutarında nakdi teminat yatırıldığında veya süresiz ve kesin banka teminat mektubu karşılığında, HMK'nin 26...
Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacının ihtiyati haciz talebinin, davanın mahiyeti ve ölçülülük ilkesi de değerlendirilerek, kabulü yönünde karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddedilmiş olması usûl ve yasaya uygun düşmediğinden dava konusu olayın niteliği, soruşturma dosyası, doktor raporları, davacının maruz kaldığı yaralanma sonucu bir organın işlevini kaybetmiş olması hususları gözetilerek maddi ve manevi tazminat talebi yönünden 101.000,00- ₺ alacak ile sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 4 HD 12/03/2016 tarih, E.-K. 2154- 3619 ) İİK'nun 259. Maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebinde bulunan teminat vermeye mecbur ise de, somut olayda ihtiyati haciz talep eden davacının adli yardımdan yararlandığı anlaşılmakla takdiren teminatsız alınmaksızın ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece ara karar ile davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin ihtiyati haciz olarak kabulü ile davalıların taşınır ve taşınmaz malvarlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiş olup ara karar davacılar vekili tarafından ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesinde “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması, ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması ve tedbir talep edilenin dava konusu olması gerekir....