Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ta yanında oğlu ... ve iki kişi olduğu halde bir araya geldiğini, şikayetinden vazgeçerse parasını vereceğini söylediğini, ancak ödeme yapmadığını söylediği, Tanık ...'in, katılanın olay günü yanına gelerek "Tokat'a geldim. Arabayla Menemen'e gidelim." dediğini, ... isimli bir kişiyi aradıklarını ancak bulamadıklarını söylediği, Sanığın aşamalarda özetle, katılandan on bir adet koyun ve altı adet keçiyi 6.000 TL'ye satın aldığını, 1.000 TL'yi peşin, 6.000 TL'yi ise Temmuz ayının 15'inde ödemek üzere senet verdiğini, 04.07.2015 tarihinde katılanla yanında üç kişi olduğu halde ... isimli iş yerinde buluştuklarını, katılanın "Paramı ver davamı çekeyim." dediğini, kendisinin de senedini istediğini, katılanın senedi vermediğini savunduğu, Tamamı sözlü yargılamadan oluşan dosyada, katılan ve sanığın ...'...

    Bu nedenle ......a kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle ......ta kaydı bulunmayan kişilerin ...... kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de, ...... kayıtlarında intikal yaptırılamaması nedeniyle zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda, dava konusu taşınmazın dayanak kayıtları getirtilip gerekli inceleme yapılarak ...... malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir tespit kararı verilmelidir. Hâl böyle olunca, yukarıda değinilen ilkeler ve olgular çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılarak anılan çelişkinin giderilmesi; davacının mirasbırakanı .........

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde; Dosya içeriği ve CD izleme tutanağına göre; hırsızlığın 14.10.2013 tarihinde saat 22.49'ta gerçekleştiği, UYAP'tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre yaz saati uygulaması da dikkate alındığında, suç tarihinde gece vaktinin 19.15'te başladığı, bu suretle hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün...

        Güvenlik adlı işyerinde çalıştığını ifade ederek, daha önceden tanıdığı müştekiden, ...’ta güvenlikçi olarak tanıdıklarını işe sokabileceğini söylediği, bu şekilde katılan ... ile tanıştıkları, birlikte ...’a giderek pahalı bir otele yerleştikleri ve bu sırada katılandan 200 TL aldığı, birkaç gün sonra ortadan kaybolduğu, katılanı, parasını almak ve otel parasını ödemek zorunda bırakmak suretiyle dolandırdığı iddia edilen olayda; sanığın suçlamayı kabul etmediği, önceden tanıştığı katılan ...'la tesadüfen karşılaştığında birbirlerinin adres ve telefonlarını aldıkları, katılanı aradığı, iş arayan tanıdıklarını ...’ta güvenlikçi olarak işe sokabileceğini söylediği, katılan ...’ın arkadaşı ...'ı işe yerleştirmek için anlaştıkları, birlikte ...'...

          Ancak; 1- Müştekinin, kolluk ifadesinde olayın 21.30 ila 08.00 saatleri arasında meydana geldiğini belirtmesi, suç tarihinde yaz saati uygulaması dikkate alındığında güneşin saat 06.40'ta doğması nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 6/1-e maddesi uyarınca gece vaktinin saat 05.40'ta bittiği gözetildiğinde; hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarının gece işlendiğine ilişkin kanıtlar denetime olanak verecek biçimde gösterilmeden, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 143. ve 116/4. maddelerinin uygulanması, 2- Birden fazla tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanığın, 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddesi uyarınca adli sicil kaydındaki önceki hükümlülüklerinden en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği halde, ......

            ta bulunan araziye hafriyat dökülmek suretiyle fiziki müdahalede bulunulduğundan bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, kolluk görevlileri tarafından düzenlenen 10/09/2008 tarihli tutanak esas alınarak, sanığın beraatine dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; bu tutanak içeriğinde,...'ta bulunan suça konu taşınmaz üzerine yeni hafriyat dökülmüş olduğu ve bu sokağın paralelinde bulunan ve çıkmak için zorunlu olarak giriş yapılan...'tan sanığın boş kamyonu ile çıkarken yakalanması, ayrıca sanığın hazırlıkta alınan 11/09/2008 tarihli ifadesinde, suça konu taşınmazın bitişiğinde yer alan ...'...

              Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/53 Esas, 2015/463 Karar sayılı dosyası ile uyuşmadığı UYAP ta kayıtlı bulunan dosyanın İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/53 Esas, 2015/603 Karar sayılı dosyası olduğu anlaşılmakla Dairemizde mevcut 2021/6149 Esas sayılı dosyasının müteakip işlemlerin İstanbul 70. Asliye Ceza Mahkemesince yapılmasına, bu nedenle dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, olayı müteakip kamu davası açılmadan önce uyuşturucu madde kullandığı teknik yöntemlerle saptanmayan, soyut beyanı dışında, incelenen dosya kapsamında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hakkında mahkûmiyet kararı verilen ...’ta ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile ilgisi olduğuna ilişkin kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 08/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Davacı vekilince açılan, ta zminat davası sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın taraflar vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 2021/6055 Esas, 2022/4507 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. Bu kez Dairemiz kararına karşı davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, 206,80 TL harç ve takdiren 1.470,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 30.03.2023 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                    ta ele geçirilen esrarla ilgisi olduğuna veya onun suçuna iştirak ettiğine ilişkin kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 18/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu