Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şirketin faaliyet alanının çok geniş olması, davalı şahsın davacı iş yerinde çalıştığı konumla sonradan girdiği işte çalıştığı konumların farklı olması nazara alındığında; davalı işçinin, davalı şirkette çalışmaya başlamasının rekabet yasağını ihlal eder şekilde değerlendirmenin çalışma hürriyetine engel olacak nitelikte olduğunu; rekabet yasağının bu kadar geniş bir iş kolunda ve farklı pozisyonlara rağmen davacı ve davalı şirkete nazaran söz konusu olamayacağını; kaldı ki, rekabet edilmesinden dolayı davacı şirketin herhangi bir zararının da doğduğunun ispat edilemediği sebebiyle rekabet yasağının oluşmadığını, herhangi bir tazminat ödemesine gerek bulunmadığını rapor ettiği görülmüştür.Toplanan tüm bu deliller çerçevesinde, mahkememizce davacı ve davalı şirketlerdeki davacının çalıştığı kategorilerin farklı olduğu, çalışma pozisyonlarının farklı olduğu, tüm bunlara rağmen iki şirketin iştigal sahalarının benzemesinden dolayı haksız rekabetin oluştuğunun söylenemeyeceği; aksi bir kabulün...

    Somut olayda ilk derece mahkemesince rekabet yasağı sözleşmesinin coğrafi sınır taşımaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince rekabet yasağı sözleşmesinin coğrafi sınır belirtilmemesi nedeniyle geçersiz olmadığı ancak Türk Borçlar Kanunu 445. maddesi uyarınca aşırı nitelikteki rekabet yasağının hakim tarafından hakkaniyete uygun biçimde kapsam ve süre yönünden sınırlandırılabileceği bu kapsamın davacı şirketin merkezinin bulunduğu ...ile sınırlı olduğu ve rekabet yasağının bu sınırlar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini kabul ederek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu kapsamla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/b-2 maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesinin kararının gerekçesinde hata edilmiş olması nedeniyle yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekirken, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....

      Yasağı Sözleşmesinin "Rekabet Yasağına Giren Haller" başlıklı 3....

      Davacı firmanın faaliyet gösterdiği bölgelerin rekabet yasağının yer itibariyle sınırlandırılmasında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Her iki firmada İstanbul'da faaliyet gösteren rakip firmalar olduğuna göre Mahkemece rekabet yasağının uygulanacağı yerlerin firmaların ticaret siciline kayıtlı adresleri ile sınırlandırılması doğru olmamıştır. TBK'nın 182/3. Maddesine göre, Hâkim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir. Dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan tazminat bordrosuna göre, davalının işten ayrılmadan önceki son aylığı net 1.816,49 TL'dir. Rekabet yasağı kaydına ilişkin davacı iş verenin üstlendiği karşı bir edim de bulunmamaktadır....

        Bu bakımdan, dava konusu rekabet yasağının dayanağı İş Kanunu kapsamında işçi sayılan davalının hizmet akdinden kaynaklanan sadaka borcu oluşturmaktadır. 4857 ve 5521 Sayılı Kanunların 1. Maddedeki hükmü gereğince hizmet sözleşmelerinden doğan bu gibi davaların bu uyuşmazlıklara bakma görevli olan iş mahkemelerince görülmesi gerektiği, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin 9/e ve f bentlerinde haksız rekabete ilişkin süre ve zaman sınırı belirtilmiş olup TBK'nun 444. Md. Kapsamında geçerli nitelikte iş sözleşmesine dayanıldığı anlaşılmıştır. İş sözleşmesine bağlı olarak çalışan işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonra sonraki dönem için rekabet etmeme yasağının TBK' nun 6. Bölümünde yer alan 444....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; işçinin rekabet yasağının iş sözleşmesinin bitimiyle birlikte başladığını, nitekim hizmet ilişkisi içerisindeki sadakat borcu ve işverene bağlılık yükümlülüğünün, hizmet ilişkisinin bitimi ile birlikte rekabet yasağına dönüşeceğini ve işçinin işverene karşı bu yükümlülüğünün “Rekabet Yasağı” şeklinde adlandırılacağını, rekabet yasağının ise yine Türk Borçlar Kanunu’nun 444. Maddesi ve devamında düzenlendiğini, 6098 Sayılı TBK’nın VII.Rekabet Yasağı Koşulları başlıklı 444....

            Anılan yasal düzenlemeye göre ileri sürülen istinaf sebepleri aşağıda incelenmiştir: İlk Derece Mahkemesince "Dava; iş akdinin sona ermesinden sonra TBK 444 vd. maddeleri uyarınca rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart alacağına ilişkin itirazın iptali davasıdır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1534 Esas-2021/6811 Karar sayılı ve 03.12.2021 tarihli BAM Hukuk Daireleri'nin 'işçinin iş akdinin feshinden sonraki dönemi kapsayan rekabet yasağı nedeniyle açılan cezai şart istemine ilişkin davalarda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairelerinin verdiği Asliye Ticaret Mahkemeleri'nin görevli olduğu ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43....

            Davalı vekili tarafından cevap süresi geçtikten sonra sunulan dilekçede özetle; davacının arabulucuya başvurmadan işbu davayı ikame etmesi nedeniyle davasının dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, açılan davanın görev ve yetki yönünden de hukuka aykırı olması nedeniyle ayrıca usulden reddinin gerektiğini, müvekkili ile davacı arasında imzalanan iş sözleşmesinde mevcut rekabet yasağını öngören maddenin yer, süre ve işin niteliği bakımından sakat ve hukuka aykırı olup uygulanmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin 29/11/2013 tarihinden itibaren 29/09/2017 tarihine kadar ... San. Tic....

              ın bu davranışlarının işçinin sadakat borcu ve sır saklama yükümlülüğünün ihlali olduğu, davalı ...'ın işten ayrıldığı 2007 yılından sonra davacı şirketin ithal özlü tel satışlarında ciro ve kar kaybına uğradığı, uğramış olduğu bu zararın davalının tutum ve davranışlarıyla sır saklama yükümlülüğüne aykırı davranmasından kaynaklı olduğu gerekçesiyle haksız rekabet nedeniyle 100.000,00 TL maddi tazminat ile davacının tek satıcılık yetkisinin ihlali ve uğratılan müşteri portföyü kaybı için de ayrıca 100.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir. E) Gerekçe: İşçinin sadakat borcu kapsamında uyması zorunlu olan davranışlarının başında işverenle rekabet etmemek gelmektedir. İşçinin rekabet yasağı, iş sözleşmesinin bitmesiyle başlayacaktır....

                Davalı vekili, rekabet yasağı düzenlemesinin geçersiz olduğunu, ayrıca müvekkilinin yasağa aykırı bir eyleminin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan 27/02/2009 tarihli iş akdine bağlı gizlilik ve rekabet yasağı düzenlemesinde rekabet yasağına ilişkin olarak herhangi bir yer ve süre şartı getirilmediği, sadece aynı sektörde iş takibi, pazarlama ve yahut ticari faaliyet gösteremeyeceğinin düzenlendiği, bununla birlikte sözleşmeye aykırılık halinde 50.000 USD tutarında tazminat ödeneceğinin kararlaştırıldığı, ancak rekabet yasağının yer ve süre yönünden sınırlandırılmaması halinde geçerli olmayacağı, bu durumda taraflar arasındaki rekabet yasağı düzenlemesinin geçerli sayılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu