Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Rekabet yasağının iş sözleşmesinin bitiminden sonraki bir tarihte ihlal edilmesi iş mahkemelerini görevli olmaktan çıkarmaktadır. Ayrıca rekabet yasağının belirlenmesinde ticari sırrın ne olduğu uzman mahkemelerce değerlendirilmesi gereken ve piyasa şartlarıyla sıkı sıkıya bağlı bulunan ticari bir konudur. Kaldı ki, davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesiyle kanun koyucu çok açık bir şekilde 818 sayılı Kanun'un 348. maddesinden kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğunu öngörmüştür. Mutlak ticari davalar herhangi bir unsurun, bağlama noktasının veya sebebin davanın ticari niteliğini değiştirmediği, mahkemenin kanaatinin rol oynamadığı davalardandır....

    Türk Borçlar Kanunu’nun 444/1. maddesi; “Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir” hükmünü haizdir. Buna göre rekabet yasağı sözleşmesinden söz edilebilmesi için ilk olarak işçinin fiil ehliyetine sahip olması ve iş sözleşmesinin kurulması sırasında veya iş ilişkisi devam ederken işçinin sözleşmenin sona ermesinden sonra rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün yazılı olarak iş sözleşmesine konulması veya bu konuda ayrı bir sözleşmenin (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılması gerekmektedir. Fiil ehliyetine sahip işçi tarafından yazılı olarak yapılan rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesi için iki temel şartın daha birlikte yer alması zorunludur. 16....

      Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın iş sözleşmesine istinaden cezai şart istemine ilişkin olduğu, taraflar arasındaki işçi- işveren ilişkisinin çeşitli pozisyonları kapsar şekilde 20/12/2006 tarihi ile 13/01/2012 tarihi arasında devam ettiği, bu süreçte her pozisyon değişikliğinde iş sözleşmelerinin imzalandığı ve belirsiz süreli bu hizmet akitlerinde rekabet yapma yasağı başlığında işçinin, rekabet yapmama taahhüdünde bulunduğu, aksi takdirde 20.000,00 USD cezai şartı kabul ettiğinin belirtildiği, taraflar arasındaki sözleşmeye konu rekabet yasağı ve cezai şart yükümlülüğünün sadece işçi yönünden yükümlülük altına sokar mahiyette olduğu, sözleşmenin tip sözleşme niteliğinde olduğu, işveren yönünden böyle bir yükümlülüğün yer almadığı, BK'nın amir hükümlerinden olan düzenlemeler ve genel işlem şartları ve Yargıtay'ın rekabet yasağı ile ilgili son ve yerleşmiş içtihatları birlikte değerlendirildiğinde tek taraflı rekabet yasağı ve cezai şart taahhüdünün davalıyı...

        Somut olayda, --------- belirlendiği, bu surette rekabet yasağı sözleşmesinin içerdiği coğrafi koşul aşırı nitelikte ise de davalının davacı iş yerinden ayrıldıktan sonra 1 yıl dolmadan davacının faaliyet gösterdiği alanda ve aynı il sınırları içerisinde başka bir işletmede işe girmesi karşısında, rekabet yasağının aynı il sınırları içinde geçerli olduğunun kabulü ve coğrafi sınırın aynı il ile sınırlandırılması neticesinde, TBK'nın 444/1 ve 445 maddesindeki hüküm ve koşullar bakımından rekabet yasağı hükmünün geçerli olduğu sonucuna varılmıştır.--------------- Ancak aynı Kanun'un 444/2. maddesi “Rekabet yasağı kaydı, ancak hizmet ilişkisi işçiye müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa ve aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması, işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikteyse geçerlidir.” hükmüne haiz olup, anılan madde hükmü uyarınca rekabet yasağının işçinin yaptığı iş nedeniyle edindiği bilgileri, çalışmaya...

          Kural olarak; 6098 sayılı TBK.nun. 444. ve 445.maddeleri uyarınca, işverenin yer, zaman ve işlerin türü bakımından hakkaniyete aykırı olmamak koşulu ile işçisi ile diğer koşullarda ayrı bulunmak koşulu ile rekabet yasağı sözleşmesi imzalamasında hukuka aykırılık bulunmadığı; süre bakımından ise 2 yılı aşmayan rekabet yasağının hukuka uygun olarak görülmesi gerektiği; kaldı ki TBK.m. 445/2 gereğince rekabet yasağının süresi uzun olsa dahi hakim, aşırı nitelikteki rekabet yasağı koşullarını serbestçe değerlendirerek hakkaniyete uygun biçimde kapsam ve süre bakımından sınırlandırabilecektir....

            Mahkemece; "...Dava, hukuki niteliği itibariyle, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra işçinin rekabet yasağını ihlal ettiği iddiasına dayalı olarak TBK'nın 446. maddesi uyarınca maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya da mevcut belirsiz süreli iş sözleşmesinde işçi aleyhine rekabet yasağı öngörülmüştür. Rekabet yasağı 6098 sayılı TBK'nın Genel Hizmet Sözleşmesi hükümleri içinde 444 ilâ 447. maddelerinde düzenlenmiştir. Rekabet etmeme borcu ise işçinin öteki borçları gibi her iş sözleşmesi için söz konusu olan borçlardan değildir. İş sözleşmesinin devamı süresince işçinin işverenle rekabet etmemesi sadakat borcu içinde yer alan bir yükümlülüktür. Buna karşılık, taraflar iş ilişkisi devam ederken sözleşmenin bitiminden sonra işçinin rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün iş sözleşmesine konulmasını veya bu konuda ayrı bir sözleşme (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılmasını kararlaştırabilirler....

            göre; rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez ve rekabet yasağı süresinin, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşmaması gerekir....

              Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu nedenle, burada borcun kaynağı kanun değil, iş sözleşmesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.09.2008 tarih ve 2008/9- 517 E. - 2008/566 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere Borçlar Kanununun 348. maddesinde düzenlenen rekabet yasağı asli yükümlülük doğuran bir sözleşme değildir, iş akdine bağlı olarak fer’i nitelikte bir yükümlülük doğurmaktadır. İş ilişkilerinden doğan rekabet yasağının düzenlenmesinin dayanağı iş ilişkisidir. Bu açıklamalar ve yukarıda anılan düzenlemeler karşısında rekabet yasağının işçi ile iş veren arasındaki iş ilişkisinden kaynaklandığı açıktır....

              Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu nedenle, burada borcun kaynağı kanun değil, iş sözleşmesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.09.2008 tarih ve 2008/9-517 E. - 2008/566 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere Borçlar Kanununun 348. maddesinde düzenlenen rekabet yasağı asli yükümlülük doğuran bir sözleşme değildir, iş akdine bağlı olarak fer’i nitelikte bir yükümlülük doğurmaktadır. İş ilişkilerinden doğan rekabet yasağının düzenlenmesinin dayanağı iş ilişkisidir. Bu açıklamalar ve yukarıda anılan düzenlemeler karşısında rekabet yasağının işçi ile iş veren arasındaki iş ilişkisinden kaynaklandığı açıktır....

                Davalı; rekabet yasağı taahhütnamesini işe alınmama kaygısı ile imzaladığını, serbest iradesi ile imzalamadığı için geçersiz olduğunu, taahhütnamede belirtilen 3 yıl süreyle rekabet yasağının uzun bir süre olup çalışma hürriyetini engellediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; rekabet yasağı taahhütnamesinde yer yönünden herhangi bir sınırlamanın öngörülmediği, iş akdinin sona ermesinden itibaren 3 yıl gibi uzun bir zaman için rekabet yasağı düzenlemesinin Anayasa'nın 48. maddesi ile teminat altına alınan çalışma hürriyetini kısıtladığından rekabet yasağının kabul edilemeyeceği, davalının uzun süredir yapmaya devam ettiği işi yapmasının iş yerinden ayrılmasından itibaren 3 yıl süreyle engellenmesinin ekonomik mahvına neden olabilecek boyutta olduğu, bu haliyle rekabet yasağı taahhüdünün kanunun emredici düzenlemesine aykırı olması nedeniyle geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu