Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda hükmü temyiz eden davalının şirket olması nedeniyle anılan yasa hükmü uyarınca adli yardımdan yararlanması mümkün görülmediğinden davalı şirket vekilinin yapmış olduğu adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. 3- Davalı vekilinin kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davalı vekiline işbu adli yardım talebinin reddi kararının tebliği, bu karara itiraz süresinin beklenmesi, itiraz edilmediği veya itirazı reddedildiği takdirde 6100 sayılı HMK’nın 366 maddesi atfı ile 344. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davalılardan ...’in adli yardım talebi Dairemizin 26/11/2019 tarihli 2017/1445 Esas, 2019/5575 Karar sayılı ilamında kabul edildiğinden ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 335/3. maddesi gereğince adli yardım, hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceğinden davalılardan ...’in yeniden adli yardım talebinde bulunması hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek işin esasının incelenmesine geçildi....

      ne ait rögar kapağının yerinden çıkması neticesinde gerçekleştiği, tutanağa görevli polis memurlarınca derc edildiğini ,dava konusu hasara ilişkin ödemeler yaptığı ve halefiyet ilkesi gereği rücuen talep hakkının doğduğunu, dava konusu talebi nispetinde davalıların menkul ve gayrimenkul malları ile bankalar ve üçüncü şahıslar nezdindeki alacakları için ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. MAHKEMEMİZİN GÖREVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava ZMMS sigorta şirketi tarafından halefiyet gereği sigortalısına ödenen bedelin zarara neden olan haksız fiil sahibinden kusuru oranında rücusu için açılan tazminat davasıdır. Davacı dava dışı sigortalısına ait 06ET3551 plakalı aracın ... idaresinde iken ... Büyükşehir Belediyesi'nin bakım ve gözetiminden sorumlu olduğu yol üzerindeki davalılardan ... A.Ş.'...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle; taşıma emtia sigortası kapsamında davacının hasarlanan emtia sahibine yapmış olduğu ödemenin akdi ve fiili taşıyıcılardan rücuen tahsiline ilişkin tazminat davasıdır. Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, dosya taşımacılık alanında bilirkişiye tevdi edilerek ---- tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Raporda özetle; taşımanın ---- numaralı davalı tarafından gerçekleştirildiği, hasarın taşıma esnasında meydana geldiği, hasar miktarının----ödeme yapıldığı, hasardan ---- gereğince akdi ve fiili taşıyıcının sorumlu olduğu rapor edilmiştir....

          Hukuk Dairesi’nin 25.03.2021 tarih ve 2021/2711-3522 sayılı ilamıyla davacının adli yardım talebi reddedilmiştir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı, davacı ...′ın, ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 29.11.2018 tarih ve 2017/372 sayılı kararı doğrultusunda adli yardım talebinden yararlandığı için kendisine atanan vekili Av. ...’na 29.05.2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı bu karara karşı 04.07.2021 tarihli dilekçesi ile itirazda bulunmuştur. 6100 sayılı HMK′nın 337/2. maddesi uyarınca adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı , kararın tebliğinden itibaren bir hafta içerisinde itiraz edilebilir. Hâl böyle olunca, adli yardım talebinin reddine ilişkin Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 25.03.2021 tarih ve 2021/2711-3522 sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan itirazın, süresinde olmadığından REDDİNE, (adli yardım taleplidir) 26/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, ZMMS Sigortası kapsamında sigortalı aracın üçüncü kişiye verdiği zarar nedeniyle yapılan ödemenin, sigortalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Somut olayda; davacı ZMMS sigorta şirketi tarafından 15/01/2018 tarihinde meydana gelen kazada zarar gören 3. Kişiye ödediği tazminatı akiti olan davalıdan rücuen talep ettiği, mahkemece sürücünün kaza yerini terk ettiğinin davacı tarafça kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Sigorta Genel Şartlarında Sigortacının, sigortalıya rücu hakkı " B.4....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "Davanın KISMEN KABULÜ ile; Dava tarihi olan 20.12.2021 tarihinden itibaren aylık 1.000- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili hükmün; yardım nafakası talebinin tam kabulü gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı tarafından açılmış yardım nafakası istemine ilişkindir. 4721 sayılı T.M.K.nun 364/1.maddesinde; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." 328.maddesinde; "Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve babanın durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür." hükmü düzenlenmiştir....

            Bu durumda, 6100 sayılı HMK’nın konuyla ilgili ve emredici nitelikteki 336/2. maddesi hükmünün hilafına, davalı vekilince adli yardım talebini haklı gösterecek yeterli bilgi ve belge sunulmadığından adli yardım talebinin makul ve inandırıcı olmadığı kanısına varılmakla, davalının kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2- Davalı ...’nın kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davalıya işbu adli yardım talebinin reddi kararının tebliği, bu karara itiraz süresinin beklenmesi, itiraz edilmediği veya itirazı reddedildiği taktirde 1086 sayılı HUMK’nın 5236 sayılı Kanun ile değişik 434. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....

              Aile Mahkemesinin 2021/74 Esas, 2021/655 Karar sayılı ilamının Hüküm kısmının TAMAMININ KALDIRILMASINA, 2- Davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 800 TL yardım nafakasının her ay davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin Reddine, hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında artırılmasına, 3- Davacının adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeni ile yatırılmadığı anlaşılan ve hükmedilen nafaka miktarı üzerinden nispi olarak hesaplanan 109,25 TL karar harcı, 80,70 TL başvuru harcı ile davacı adına suç üstü ödeneğinden karşılanan 62,50 TL posta ve tebligat giderleri olmak üzere toplam 252,45 TL'nin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına, 4- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, 5- Davacının adli yardım talebinin...

              Aile Mahkemesinin 2021/74 Esas, 2021/655 Karar sayılı ilamının Hüküm kısmının TAMAMININ KALDIRILMASINA, 2- Davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 800 TL yardım nafakasının her ay davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin Reddine, hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında artırılmasına, 3- Davacının adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeni ile yatırılmadığı anlaşılan ve hükmedilen nafaka miktarı üzerinden nispi olarak hesaplanan 109,25 TL karar harcı, 80,70 TL başvuru harcı ile davacı adına suç üstü ödeneğinden karşılanan 62,50 TL posta ve tebligat giderleri olmak üzere toplam 252,45 TL'nin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına, 4- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, 5- Davacının adli yardım talebinin...

              UYAP Entegrasyonu