WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İtirazın İptali-Protokolün Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kocanın karşı davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * protokol şartlarının değiştirilmesini gerektirir maddi bir olayın varlığı kanıtlanamamış bulunmasına göre sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.06.2008 (pzt.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BEYKOZ AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/05/2015 NUMARASI : 2013/682-2015/552 Uyuşmazlık; 18/07/2007 tarihli boşanma protokolü ile kabul edilen iştirak nafakası, eğitim, yurtiçi ve yutrdışı gezi ücretleri, sağlık sigortası primleri ve otomobil tahsisine ilişkin hükümleri ile iştirak nafakasına ilişkin 06/07/2009 tarihli protokolün iptali istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak hastanın ilacı aldığını beyan etmesi durumunda bu madde hükmü uygulanmaz." hükmü getirilmiş olup, yine aynı protokolün 6.12. maddesinde “Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen eczacının yazılı talebi halinde; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil/fiiller için bu protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. 01.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz. Bu protokolün yürürlük tarihinden önce (5.3) numaralı maddede sayılan fiillerden dolayı sözleşmesi feshedilen eczanelerin yazılı talebi üzerine bu protokoldeki cezai şart ve fesih hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir....

        Öncelikle; davacı müvekkil şirket ile davalı şirket vekili arasında düzenlenen 15.05.2017 tarihli dava konusu protokolün, icra kefaleti için lazım gelen hiçbir şekli unsuru taşımadığı açıktır. Bu protokol icra dairesi huzurunda icra müdür veya icra memurunca yapılmış, hazırlanmış bir protokol olmadığı gibi icra memurunca tutulan haciz zaptında davacının kefil olduğuna dair herhangi bir beyan da yer almamaktadır. Bu husus protokolün 10. maddesinden anlaşılmaktadır. Bu maddede protokolün her iki taraf temsilcisi huzurunda tanzim olunduğu ve imzalandığı açıkça belirtilmiştir. Protokolün diğer maddelerinde de protokolün icra memurunca düzenlenmediği görülmektedir. Yine Protokol'de tarafların isim-unvan ve imzaları dışında herhangi bir isim ve imza da yer almamaktadır. Diğer taraftan müvekkil şirket protokolü imzalarken hiçbir şekilde ...'nin icra borcuna kefil olma, ...'nin borcunu üstlenme iradesi taşımamaktadır....

          İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; protokolün 7 nci maddesinin mali yükümlülüklere ilişkin olduğunu ve bu nedenle nafaka olarak değerlendirilmesi gerektiği, kadının evli iken dahi eşini aldattığının ispatlandığı dolayısıyla nafaka ödeme yükümlülüğünün kalmadığını, protokolün 7. maddesinin şartının çocuklarla birlikte oturması olarak belirlendiğini, velâyetin de ortak olarak devam edeceğine karar verildiğini, kadının velâyetin değiştirilmesi için dava açtığını ve protokol tarihinde eşini aldattığını gizleyerek haksız kazanımlar sağladığını ve bu nedenle protokol hükümleri ile davacının da bağlı olmayacağını ileri sürerek karar kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir. C....

            Eczanesi tarafından 95 adet katılım payı atlatılmış reçete ve 682 adet katılım payı atlatılmak amacıyla sisteme girilip silinen reçete tespit edildiği, davacının bu eylemi ile Protokolün 5.3.15 maddesini ihlal ettiği, bu nedenle 2013/1 sayılı Ek Protokolün 13. maddesi ile 01/11/2013 tarihinden geçerli olmak üzere protokole eklenen 5.3.15 maddesi ile protokolün 6.17, 4.3.6 ve 4.3.7 maddeleri uyarınca 195.130,52 TL cezai şart ve bir kez uyarılma cezası verildiği, toplanan deliller ve dosya kapsamına uygun bilirkişi raporundan; uyarma ve cezai şart işleminin protokol hükümlerine uygun olduğu, ancak 5510 sayılı kanunun geçici 62. maddesinin hekim ve diş hekimi muayenesi katılım paylarının usulüne uygun tahsil edilmemesine yönelik olup eldeki davada, katılım payının atlatılması için kasten reçete girilip silinmesinin söz konusu olduğu, 5510 sayılı kanunun geçici 62.maddesinin dava konusu işleme uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça...

              Zira 2009 protokolünün 6.3.2. maddesi 2012 ve daha sonraki yıllarda yürürlüğe giren protokollerde yer almadığı için bu maddeye yönelik uygulanan cezai işlemin iptali gerekir. Ancak söz konusu cezai işleme dair Kurum 2012 protokolünü değerlendirmiş ve dava açılmadan önce 07.02.2013 tarihinde sözleşmenin 3 ay süreyle feshi işlemini iptal etmiştir. Bu durumda davacının 6.3.2. maddeden uygulanan cezai işlemin iptali talebinin hukuki yarar yokluğundan reddi gerekir. 2009 protokolünün 6.3.3. maddesi uyarınca davacı hakkında uygulanan cezai işleme dair madde nedeniyle sonraki tarihlerde yürürlüğe giren protokollerde daha az ceza öngörüldüğü gibi, hastanın ilacı aldığını beyan etmesi halinde ceza verilemeyeceği hükmü de eklenmiştir....

                , hem alacak miktarının takip konusu miktar ile aynı kabul edilerek tek başına bu borca ilişkin bono düzenlenmediği hem de protokolün 4....

                  Dava, taraflar arasında imzalanan protokol gereği davalıya ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkin olup, taraflar arasında protokolün imzalandığı, bu protokolü dava dışı borçlu şirket ve kefillerinin imzalamadığı, davacının protokol gereği davalıya çekle ödeme yaptığı ve davalının bu çeki tahsil ettiği hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, dava dışı borçlu şirket ve kefilleri tarafından protokolün imzalanmaması nedeniyle, protokolün 11. maddesi gereğince davacının ödediği bedeli geri isteme hakkının doğup doğmadığına ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 23.01.2003 tarihli protokolle, davacı taraf, dava dışı Ağan Tekstil San. ve İhr. A.Ş'nin davalı bankaya olan borcu nedeniyle, davalı banka tarafından başlatılan icra takibine konu borcun, ödenmesini üstlenmiştir. Anılan protokolün 11. maddesinde, protokolün dava dışı borçlu Ağan Tekstil San. ve İhr....

                    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki protokollerin bir nevi yap işlet devret modelinde arsa tahsisi olduğu, 03/02/2009 tarihli ek protokolün süresinin l yıl olduğu ve 1 yıl daha uzatıldığı, 19/06/2007 tarihli protokolün 8.3. maddesinde taraflardan birinin özelleşmesi halinde protokolün kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiği, protokolün bu hüküm nedeniyle davalı tarafın 08/03/2013 tarihinde özelleştirilmesi ile son bulduğu, 03/02/2009 tarihli ek protokolün 9.2. maddesinin de aynı şekilde BEDAŞ'ın özelleştirilmesi durumunda protokol kendiliğinden sona ereceğini düzenlediği, davalı taraf kendi sözleşme nüshasında böyle bir hükmün bulunmadığını iddia etmiş ise de bu hususun başka bir davada görülmesi gerektiği, ayrıca bu protokolün süresinin sona erdiği ve 08/03/2013 tarihinde davalının özelleştirildiği, bu durumda BEDAŞ'ın belirtilen taşınmazlar üzerinde fuzuli işgal durumuna düştüğü gerekçesiyle BEDAŞ'ın müdahalesinin önlenmesi...

                      UYAP Entegrasyonu