Sözleşme başlıklı belgenin prime esas kazanç istemi bakımından yukarıda belirtilen şekilde yazılı delil başlangıcı olarak nitelendirilemeyeceği açıktır. Davacının hizmet tespiti istemine ilişkin karar yerinde ise de, Kurum kayıtlarında gözüken ücretinin aksinin ispatlanamaması nedeniyle prime esas kazancın asgari ücretin üzerinde tespit edilmesi isabetsizdir. Bu nedenle,davacının Kuruma bildirilen süreler dışlanmak suretiyle 01/06/2011-01/04/2012 tarihleri arasında asgari ücretle çalıştığının tespiti yönünde karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/11/2019 gününde oybirliği ile karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2.Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanun'un “Prime esas ücretler” başlığını taşıyan 77 inci maddesinin birinci fıkrası ile 5510 sayılı Kanun'un “Prime esas kazançlar” başlıklı 80 inci maddesinin birinci fıkrasında, sigortalıların prime esas kazançlarının nasıl belirleneceği açıklanmıştır....
Kamu düzeni ve resen araştırma ilkesine göre vasıflı işçi olan davacının prime esas kazancının asgari ücretin üzerinde olduğu sabittir. Davacı vasıflı elaman olup, asgari ücret üzerinde ücret alması hayatın olağan akışına uygun değildir. Kararın prime esas kazancın tespiti yönünde Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca araştırmaya yönelik bozulması gerekirken, resen araştırma ilkesi ve kamu düzeni ilkesine aykırı olacak şekilde salt yazılı belgelerin dikkate alınması, işçilik alacakları dosyasında emsal ücretin esas alınmayacağı gerekçesinin kabul edilerek salt bir ödeme belgesinin değerlendirilmesi yönünden bozulması gerekçesine katılınmamıştır....
Prime esas kazanç tutarı tespitinin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca yasal dayanağı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 77 ve 5510 sayılı Kanunun 80. maddesidir. Bu kapsamda davacı işçinin, işin ve işyerinin kapsam ve niteliği dikkate alınarak, ücretinin ve davalı Sosyal Güvenlik Kurumu’na davalı işveren/işverenler tarafından ödenen ve ödenmesi gereken primlerin miktarının belirlenebilmesi amacıyla, prime esas kazancın tespitinde, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücret; sigortalının kıdemi, yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre ödenmesi gereken ücrettir. Hizmet akdinin tarafları görünüşte bir ücret belirlemiş olabilirler, ancak bu ücret tarafların aralarında kararlaştırdıkları gerçek ücret olmayabilir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, toplanan delillere göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir. Davacı, 01.07.1997–11.09.2011 tarihleri arasında davalı iş yerlerinde çalıştığından bahisle prime esas kazancının tespitini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüyle, 2002/2-11.09.2011 tarihleri arasındaki dönem yönünden gerçek ücret üzerinden prime esas kazancın tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, davacının sigorta primine esas kazancının tespiti talebi ile dava açtığı anlaşılmaktadır. Prime esas kazancın tespiti davası; işçinin gerçek ücret ve SSK primlerinin tespiti ile prime esas kazancın tespiti talebine dayalı dava türü olduğundan, davacının gerçekte aldığı ücret bu dava yolu ile ispat edilecektir. Mahkemece, ücret miktarının ihtilaflı olması ve prime esas kazancın tespiti davası olmasına rağmen yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması hatalıdır. Prime esas kazancın tespiti davasının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 165/1. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılması suretiyle yargılamaya devam olunması gerekirken, bu davanın sonucu beklenmeden sonuca gidilmesi bozmayı gerektirmiştir....
Prime esas kazanç tutarının tespiti davasının 5510 sayılı....'nun Geçici 7. maddesi uyarınca yasal dayanağı 506 sayılı ... Kanunu'nun 77 ve 5510 sayılı Kanunun 80. maddesidir. Bu kapsamda davacı işçinin, işin ve işyerinin kapsam ve niteliği dikkate alınarak, ücretinin ve davalı ... .na davalı işveren/işverenler tarafından ödenen ve ödenmesi gereken primlerin miktarının belirlenebilmesi amacıyla, prime esas kazancın tespitinde, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücret; sigortalının kıdemi, yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre ödenmesi gereken ücrettir. Hizmet akdinin tarafları görünüşte bir ücret belirlemiş olabilirler, ancak bu ücret tarafların aralarında kararlaştırdıkları gerçek ücret olmayabilir. Uygulamada bazen taraflar arasında kararlaştırılmış olan gerçek ücret (örneğin ...daha az ödemek amacıyla) bordroya yansıtılmamakta, daha düşük (örneğin asgari ücret) gösterilmektedir....
Günlük kazancın alt sınırı HUMK’nun 288. maddesinde belirtilen sınırı aşıyorsa ücretin yazılı delille saptanması gereğinin pratikte bir önemi kalmayacaktır. Zira 506 Sayılı Kanunun 78. maddesine göre, “....günlük kazançları alt sınırın altında olan sigortalılar ile ücretsiz çalışan sigortalıların günlük kazançları alt sınır üzerinden hesaplanır”. Ücretin alt sınırla tespit edilen miktardan fazla olması halinde ise günlük kazancın hesaplanmasında asgari ücret esas alınır. Mahkemece; davacının tespitine karar verilen süredeki prime esas kazançlarının belirlenmesinde yukarıdaki esaslar dahilindeki deliller celp edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. O hâlde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Sosyal Güvenlik Hizmet dökümünde görülen ve maaşın brüt kazancını ifade eden kazanç tutarına prime esas kazanç denilmektedir. Prime esas kazanç gerçek olarak düzenlendiği sürece, maaş bordrosunda belirtilen brüt kazanç tutarıdır. Ayrıntılı hizmet dökümü incelendiğinde prime esas kazanç olarak listelenen tutarın ücret bordrosunda yer alan brüt maaş ile aynı olmadığı görülebilir. Bunun nedeni, prime esas kazanç kavramının çıplak ücretin yanında ikramiye, fazla mesai, para yardımı gibi ek kalemleri de kapsıyor olmasıdır....
Görüldüğü gibi sigortalı olmak çalışma ve prim ödeme ilkesine bağlı olduğundan, “hizmet tespiti” ve “prime esas kazancın tespiti” davaları sosyal güvenlik hakkının özünü oluşturmaktadır. Bu nedenle prime esas kazancın tespiti davaları kamu düzeninden olmaları nedeniyle özel bir titizlik ve duyarlılıkla yürütülmelidir" (Y. HGK 08.06.2022 tarih ve 2020/(21)10-280 Esas, 2022/871 Karar). 6. Prime esas kazanç tespiti davası kamu düzeninden olduğuna göre kural olarak işçilik alacakları davasında saptanan ücret, prime esas kazanç tespiti davasında kesin delil niteliğinde kabul edilemez. Ancak bu işçi ile işveren arasında kesinleşmiş ve tahsil edildiğinde anılan ücret, fazla mesai, tatil ücret alacakları gibi alacaklarda sigorta primi kesintisi yapılarak kuruma ödeneceğinden, bir anlamda prime esas kazanç dolaylı olarak belirlenmiş olacaktır. Dolayısı ile unsur etkisi yaratarak kuvvetli (ciddi) delil niteliğinde kabul edilmesi kaçınılmazdır....