Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/629 Esas KARAR NO : 2021/836 DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 27/12/2019 KARAR TARİHİ : 02/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat- alacak- itirazın iptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı şirketin ... Bölge Müdürlüğüne bağlı bulunan ......

    Asıl-birleşen davacı ve karşı davalı vekili, kararı temyiz etmiştir. 1- Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin asıl ve birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Asıl dava, taraflar arasındaki acentelik aracılık sözleşmesinden doğan komisyon ödemesi ve portföy tazminatı talepli olup davacı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla komisyon ücreti için 10.000,00 TL, portföy tazminatı için de 10.000.- TL istemiştir. Diğer alacak istemleri için rakam bildirilmemiştir. Birleşen dava da ise, komisyon alacağından dolayı başlattığı icra takiplerine vaki itirazın iptali istemli olup dava 6.077,89 TL üzerinden açılmıştır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinin acentesi olmadığını, dava konusu olayda portföy tazminatı talep etme şartlarının bulunmadığını, davacı ile müvekkili arasındaki sözleşme uyarınca tazminatın talep edilemeyeceğini, davacının fesih tarihinden bir ay önce başka bir ödeme kuruluşunun temsilciliğini yapmaya başladığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        yapılan feshin haksız olduğundan söz edilemeyeceği, davacının müspet zarar ve portföy tazminatı talebinin ise sözleşmenin X.4.k maddesi ile bayinin(davacı) fesih halinde herhangi bir tazminat talebinde bulunmamayı kabul etttiği gözetilerek yerinde olmadığı, ayrıca sözleşmenin IV. maddesinde tekel hakkı verilmediğinin açıkça hükme bağlandığı, TTK 122/5 maddesi uyarınca portföy tazminatı talep etmenin ön koşulu olan tekel koşulunun sağlanmadığı gözetilerek portföy tazminatının da reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Europe Şirketinin sözleşmeyi 2012 yılı Temmuz ayında haksız olarak feshettiğini belirterek, yıl sonu dahi beklenmeden 2012 yılı satış hedeflerine ulaşılamadığı gerekçesiyle yapılan haksız ve geçersiz feshin tespitine, portföy tazminatı, maddi ve manevi tazminat ile kar kaybının giderilmesine ilişkin olarak, şimdilik 100.000-TL' lik zararlarının giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, öncelikle davanın husumetten reddi gerektiğini, zira müvekkilinin üretici olan ... Şirketinin temsilcisi olmadığını, müvekkili ile ... Şirketi arasında tek satıcılık sözleşmesi olduğunu, ayrıca davanın esastan da reddinin gerektiğini, davacının asgari alım yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle yapıldığı belirtilen feshin haklı olduğunu, davacının soyut beyanlarla talepte bulunduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

            Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen acentelik sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedildiğini, davalının sözleşmeyi haksız feshi nedeniyle denkleştirme tazminatı ödemesi gerektiğini, davalının müvekkili tarafından bulunan müşteriler sayesinde sözleşme ilişkisinden sonra önemli menfaatler sağladığını, sözleşmenin devamı halinde sigortacılık kanunu hükümlerine göre müvekkilinin komisyon hakkı kazanacağını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirketin uğradığı zararla hak kazandığı portföy tazminatı ve mahrum kaldığı komisyon bedeli olarak şimdilik 20.000,00 TL’nin 3095 sayılı Yasa’nın 2/2 m. uyarınca faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında talebini 253.897,43 TL’ye yükseltmiştir....

              DAVANIN KONUSU: Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) Taraflar arasındaki tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacılar tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                Mahkemece kaldırma kararı doğrultusunda ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin davanın tefrikine karar verilmiş ve eldeki davada sadece denkleştirme tazminatı talebi incelenmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...davacı T1 ile davalı arasında 09/04/2010 tarihli, 5 yıl süreli acentelik sözleşmesi ve bu sözleşmesinin ek protokolünün düzenlendiği, diğer davacı T2 in de sözleşme uyarınca, davacı T1 ile davalı arasındaki acentelik sözleşmesinden kaynaklanan alacakların teminatı olmak üzere taşınmazı üzerinde davalı lehine ipotek tesis ettirdiği sabittir. Dava konusu ipotek akit senedinde, davacı T2 ait Kocaeli İli, İzmit İlçesi, Yenimahalle mahallesinde 1279 ada, 185 parselde kain üzerinde 2 blok halinde 5 katlı 20 daireli kargir apartman vasıflı taşınmaz üzerinde, davacı T1’in davalı Sürat Kargo..AŞ’den almış olduğu acentelik teminatı olarak 1. derecede 50.000 TL bedelle ipotek tesis edilmiş olduğu görülmüştür....

                Davalı-karşı davacı vekili, asıl davanın reddini istemiş, karşı davada müvekkilinin cari hesap ve komisyon alacağından kaynaklanan 6.066,57 TL alacağı olduğunu ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle portföy tazminatına hak kazandığını ileri sürerek, 6.066,57 TL ve 1.000.- TL portföy tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar davalı-karşı davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır. Bu kez davalı-karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı-karşı davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....

                  acentelik yetkisinin kaldırıldığının önce şifahen bildirdiğini, bu aşamadan, sözleşmenin feshinin bildirildiği tarihe kadar davacı şirketin acentelik faaliyetlerinde bulunmasının da ekran kapatma yoluyla engellendiğini, davacının hiçbir kusuru olmaksızın acentelik sözleşmesinin hukuka aykırı olarak feshedildiğini, müvekkilinin uğradığı zararlara ilişkin olarak, her iki davalıdan ayrı ayrı alınmak üzere, Axa Hayat Sigorta A.Ş.'...

                    UYAP Entegrasyonu