Sulh Hukuk mahkemesinin 2014/15 Değişik iş sayılı dosyası ile tespitini yaptırdıklarını ,bu tespit sonucu alınan rapora göre de binanın ciddi zararlar gördüğünün belirlendiğini ,taşıyıcı duvarların yıkıldığını, mecura kaçak kat ilave edildiğini, yangın merdiveninin iptal edildiğini, davalının mecuru pek fena şekilde kullandığını, binanın statik yapısını bozar şekilde hareket ettiğini ve bu nedenlerle sözleşmenin çekilmez hal aldığını belirterek kira sözleşmesinin feshine ve kiralanandan tahliyeye karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili,davacının iddia ettiği tadilatların bizzat davacı tarafından yapıldığını ,müvekkilin mecuru şimdiki hali ile kiraladığını bu nedenle davacının iddiasının doğru olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2018/915 ESAS - 2019/665 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle; davalı ile hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış özel boşanma sebebine dayalı olarak aksi kanaat halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına, 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, nafakanın tefe-tüfe oranında artırılmasına, 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile tarafların boşanmalarına, davacının feri taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 05/06/2018 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince TMK.m.162 gereğince açılan davanın reddi kararının doğru olmadığını, davalı-karşı davacı kadın ve müşterek çocuk lehine hükmedilen nafakalar ile kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının az olduğunu bu nedenlerle kararın bu yönlerden kaldırılarak TMK.m.162 gereğince açılan boşanma davası ile kadın ve müşterek çocuk lehine nafaka ve tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle karşı dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma istemine ilişkindir....
Özel Kanun olan 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanunun 19. maddesinde, müdür, başmuallim ve muallimlere ve ilk tedrisat müfettişlerine suçların mahiyetine ve derecesine göre kanunda yazılı cezaların verileceği, 22.maddesinin 1. bendinde ise, arkadaşlarına ve iş için gelenlere fena muamele etmek fiilinin maaş kesim cezasını gerektirdiği belirtilmiş olmakla; 1702 sayılı Yasanın ilk ve ilköğretim okulları müdürlerinin disiplin suçları hakkında da uygulanabileceği sonucu ortaya çıktığından, olayda, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası uygulanarak disiplin cezası verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.02.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış (TMK m. 162) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açmıştır....
İstinaf Sebepleri Davalı erkek vekili, deliller toplanmadan eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini, ön inceleme duruşması zabtının müvekkiline tebliğinin usulsüz olduğunu ve müvekkilinin savunma hakkının kısıtlandığını, bu duruşmada taraflara delillerini ve tanıklarını bildirmesi için kesin süre verildiğini, yapılan tebliğin usulsüzlüğü nedeniyle delillerinin bildirilemediğini, tanık beyanlarının sebep ve saiki açıklanmayan inandırıcılıktan uzak beyanlar olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının ispatlanamadığını, velâyet düzenlemesi için uzman görüşü alınmadığını, idrak çağındaki ortak çocuğun dinlenilmediğini, pek kötü muamele boşanma sebebine dayalı olumlu olumsuz bir karar verilmediğini, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; davanın kabulü, boşanma, kusur belirlemesi ve velâyet düzenlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının daha önce de şiddetli geçimsizlik ve pek fena muamele sebebiyle boşanma davasını açtığını, sonrasında açmış olduğu davadan vazgeçtiğini, kadının iş bu dosyalarda ileri sürdüğü boşanma sebeplerinin affetmiş sayılacağından ötürü affedilen sebepten ötürü boşanma kararı verilmemesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Ceza Dairesinin 10/10/2011 tarihli görevsizlik kararı ile Daireye gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Cezanın türü ve süresine göre ve yasal süreden sonra yapılan sanıklar savunmanının duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK.nın 318. (5271 sayılı CMK 299.) maddesi uyarınca REDDİNE, Sanıklara yüklenen ve 765 sayılı TCK.nun 181/2. maddesine uyan suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının, 06.03.2002 olan suç tarihi ile inceleme tarihi arasında geçtiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin...
Kiralananın açıktan fena kullanılması durumunda akde aykırılığın giderilmesi amacıyla kiracıya İhtar gönderilmesine gerek yoktur. Olayımıza gelince; Davacı vekili, davalılar ve onlarla birlikte dava konusu evde oturan oğulları Hasan'ın davacının evine girip davacı ile yakınlarına etkili eyleme kalkıştıklarını, hakaret ve tehdit edip konut dokunulmazlığını ihlal ettiklerini, açılan ceza davası sonucu davalıların oğlu Hasan'ın mahkum edildiğini böylece kiralananın açıktan fena kullanıldığını belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. BK. 256/2. maddesinde de belirtildiği üzere kiracı kiralananı açıktan fena kullanmak suretiyle akte aykırı davranırsa kiralayan, kiracıya ihtarname tebliği gerekmeden tahliye davası açma hakkını kazanmış olur. Yasada hangi hallerin fena kullanma olduğu açıkça belirtilmemiş olup içtihatlara göre kiralayan veya aile efradına hakaret, tehdit, yaralama gibi eylemler fena kullanma teşkil eder....
Boşanmaya sebep olan olaylarda kusuru bulunmayan kadın lehine TMK 174.madde yasal koşulları oluşmakla maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik, sosyal durumları, hakkaniyet ve TBK 50- 51.maddeler gereğince uygun olmakla davalı erkeğin kadına maddi ve manevi tazminat verilmesi ve miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanma davalarında yargılama gideri ve vekalet ücreti boşanma talebinin kabulü ya da reddine göre belirlenir, boşanmanın ferileri yönünden ayrıca yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemez. Bu haliyle davalı erkeğin, kısmen reddedilen tazminatlar yönünden yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma ve ferilerine ilişkin davası yanında mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı talepli kısmi alacak davası da açmıştır....