Kısaca 647 sayılı parsel, paylı mülkiyet rejimine tabidir. Türk Medeni Kanununun 688.maddesinde paylı mülkiyet “birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olmaları” şeklinde ifade edilmiştir. Bu tanıma göre, paylı mülkiyetin söz konusu olabilmesi için; birden fazla kişinin bir mala paylı malik olması ve bu malın malikleri arasında maddi olarak paylaşılmış olunmaması gerekir. Paylı mülkiyette, mülkiyet hakkına sahip birden fazla kişi olmasına rağmen, eşya üzerinde tek bir mülkiyet hakkı mevcuttur. Eşya üzerindeki bu tek mülkiyet hakkı, malikler arasında bir paylı mülkiyet birliği meydana getirir. Her paydaş, mülkiyet hakkının belli bir payına sahip olur. Her pay, diğerinden bağımsız ayrıca tasarrufi işlemlere konu olabileceği için kanun, bazı istisnalar dışında payları taşınmaz hükmüne tabi tutmuştur. Dolayısıyla paylı mülkiyette, bir taşınmaz üzerindeki payın üçüncü bir kişiye satışı olanaklıdır....
Somut olayda; alacaklı tarafnıdan Çanakkale 1158 parselde ortaklığın giderilmesi isteminde bulunulduğu, dava konusu taşınmazda davalı borçlunun hem elbirliği hemde paylı olarak görüldüğü, paylı kısım yönünden müstakilen satış mümkün olsa da elbirliği yönünden davada hukuki yarar bulunduğu anlaşılmıştır....
Türk Medeni Kanununun paylı mülkiyetin sona ermesini düzenleyen ve "paylaşma istemi" başlığını ihtiva eden 698. maddesi hukuki bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça paydaşların her birinin malın paylaşılmasını isteyebileceği hükmüne yer vermiştir. 699. madde paylaşma biçimi hakkındaki kuralı koymuştur. Buna göre aynen bölünerek paylaştırma mümkün ise hakim o şekilde değilse açık artırma ile satış kararı verecektir. Kanunun bu maddesi amir bir nitelik taşır. Aynı Kanunun 703/son maddesi de elbirliği mülkiyetinde paylaşma, aksine hüküm bulunmadıkça paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılır kuralını öngörür. Kanunu Madeni'nin 627. maddesi "taksim davası"ndan söz ederken Medeni Kanunun 698. maddesi başlığı ise "paylaşma istemi" şeklinde kaleme alınmıştır. Madde de "dava" sözcüğü yerine davayı da içine alan daha kapsamlı "istem" sözcüğüne yer verilmiştir....
Taksim, taşınmazların sürekli özgülenmesi şeklinde yapılamaz. 3. 4721 sayılı Kanunun paylı mülkiyete ilişkin hükümleri bütün olarak incelendiğinde, 688. maddeden, 695. maddeye kadar, paylı taşınmazda yönetim, tasarruf, yararlanma, koruma, giderlere katılma ve bu konularda paydaşlarca verilen kararların etkisi düzenlenmiş, bu suretle paydaşların mülkiyet haklarını bir çekişmeye meydan vermeden, uyum ve düzen içerisinde kullanmaları amaçlanmıştır. Böyle bir amacın gerçekleşme olasılığı bulunmayan hallerde, sorunlu paydaş yönünden paydaşlıktan çıkarma (Mad. 696, 697), nihayet paylı mülkiyetin sona ermesi (Mad. 698-699) düşünülmüştür. Görüldüğü üzere Kanun koyucu, öncelikle, bazı halde devamı zorunlu paylı mülkiyet ilişkisinin ayakta tutulmasına özen göstermiş, paydaşlık ilişkisinin ve paydaşlığın sona erdirilmesini son çare olarak amaçlamıştır. 4....
Mülkiyet hakkı üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi paylı mülkiyette paydaşların ortaklığı sona erdirebilmesini de içermektedir. Nitekim Türk Medeni Kanunu'nun 698.maddesi "Hukuki bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. Paylaşmayı isteme hakkı, hukuki bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir. Taşınmazlarda paylı mülkiyetin devamına ilişkin sözleşmeler, resmi şekle bağlıdır ve tapu kütüğüne şerh verilebilir. Uygun olmayan zamanda paylaşma isteminde bulunulamaz." düzenlemesi ile paydaşların malın paylaşılmasını isteme hakkına sahip olduklarını hükme bağlanmıştır....
Türk Medeni Kanunu, yerleşik uygulamalar ve öğretide paylı mülkiyette paydaşların taşınmazı nasıl kullanacakları belirtilmiştir. 4721 Sayılı TMK'nın 693. maddesinde düzenlendiği üzere; paydaşlardan her biri, diğerlerinin hakları ile bağdaştığı ölçüde paylı maldan yararlanabilir ve onu kullanabilir. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı müdahalenin meni/ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2018/412 E 2020/1044 K DAVA KONUSU : Ortaklığın Giderilmesi (Paylı Mülkiyette) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacılar tarafından sunulan 05/048/2018 havale tarihli dilekçesi ile, Çorum ili Merkez ilçesi Tepecik Mah. Milönü Mevkii 790 ada 3 parselde kayıtlı dairenin davalılar ile paylı mülkiyette bulunduğunu, iş bu gayri daire niteliğindeki gayri menkulün satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Çorum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 15/10/2020 tarih 2018/412 Esas, 2020/1044 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T12 vekili istinaf dilekçesinde özetle; satışın sadece paydaşlar arasında yapılmasını istediklerini, bu konuda karar verilmediğini beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir....
Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışa hükmolunur. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlıdır." düzenlemesini içermektedir. TMK'nun el birliği mülkiyet hükümlerini düzenleyen 703.maddesinde ise "Elbirliği mülkiyeti, malın devri, topluluğun dağılması veya paylı mülkiyete geçilmesiyle sona erer. Paylaştırma, aksine bir hüküm bulunmadıkça, paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır. Bu yasal düzenleme uyarınca paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez....
Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya bir kaçı diğer paydaşlara karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Dava konusu edilen 44360 ada 4 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan ancak kararda isimleri bulunmayan Osman Gülden, Ömer Lale ve Muharrem Bölükküçük en son getirtilen tapu kaydına göre payların satarak paydaşlıktan ayrılmışlardır. Karar başlığında adları yazılı olan diğer paydaşlar T5 T17 ve T30 yargılama sırasında paylarını satarak paydaşlıktan ayrılmışlardır....
Bu bakımdan böyle bir tasarrufun mirasçılıktan çıkarma sebeplerinden birine, hatta herhangi bir sebebe dayandırılması gerekmez. Ancak, böyle bir uzaklaştırmanın da (mirasçılık tan çıkarma gibi) bir ölüme bağlı tasarrufla yapılması gerekir. Bu şekilde mirastan uzaklaştırılan mirasçı, ölüme bağlı tasarrufta bir iptal sebebi bulunmadıkça, buna karşı bir şey yapamaz.Aynı şekilde, saklı paylı mirasçının, sadece saklı payı ile yetinilmesinin öngörülmesi de, tasarruf saklı payla ilgili olmadığı için mirasçılıktan çıkarma değildir. Çünkü, mirasbırakan, mirasçılıktan çıkarma sebeplerinden birinin bulunmasına gerek olmadan ve herhangi bir sebep göstermeden, saklı paylı mirasçının, saklı payı dışında kalan kısmı üzerinde, kanun gereği istediği gibi tasarrufta bulunabilir. Bu kısım onun tasarruf edilebilir bölümüne (tasarruf nisabına) dahildir....