Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir. " 3.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 512 nci maddesi şöyledir; "Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer. Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur. " 3. Değerlendirme 1. Davacı mirasbırakanı ...'ın düzenlediği Ankara 58. Noterliği 12.09.2017 tarih ve 15720 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile aynı noterlikçe düzenlenen 12.09.2017 tarih ve 1521 yevmiye numaralı vasiyetnamelerin iptalini talep etmiş ve husumeti davalı Natia'ya yöneltmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Taksirle yangın çıkarma HÜKÜM : TCK'nın 171/1-a, 62, 50/1-a, 52/2-4, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanığın taksirle yangın çıkarma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Sanığın patoz makinası ile tarlanın içerisinde çalışmakta iken patoz makinesinin ısınıp arızalanması sonucu alev almaya başladığı, çıkan alevler sonucunda katılanların arazilerinde bulunan bir kısım mahsullerin zarar gördüğü olayda sanığın taksirle yangın çıkarma suçunu işlediğine dair mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni" Kasten yangın çıkarma, sarhoşluk ve kasten yaralama suçlarından sanık ...'in yapılan yargılaması sonunda; kasten yaralama suçundan hükümlülüğüne, kasten yangın çıkarma ve sarhoşluk suçlarından beraatine dair (MERSİN) 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit, yangın çıkarma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İddianamede açıklanan eylemler ve sevk maddeleri ile temyizin kapsamı ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun ceza daireleri arasındaki iş bölümüne dair kararına, göre, sanık hakkında, TCK'nın 106/1-1 maddesine göre tehdit ve 170/1-a. maddesine göre yangın çıkarma suçlarından kamu davası açılmış ve aynı maddelerden hüküm kurulmuş bulunmakla, en ağır yaptırımı içeren yangın çıkarma suçu olmakla, işin incelenmesinin Yüksek 8....
Davalı idare; Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkındaki Yönetmeliğin 8/2. maddesinde,sayılan kurumlarda görevli memurların Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması teklifinin İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu'nca görüşüleceği,Büyükşehir belediyelerinde çalışan memurlar hakkında Devlet memurluğundan çıkarma cezasını verme yetkisinin Büyükşehir Belediyesine ait olduğu, aynı Yönetmeliğin 4-V/D maddesinde de, Büyükşehir Belediye Başkanlığı Yüksek Disiplin Kurulu'nun Büyükşehir Belediye Encümenince teşekkül edeceği hükmüne yer verildiği,dolayısıyla … Büyükşehir Belediyesi Yüksek Disiplin Kurulu'nun "Devlet memurluğundan çıkarma" cezası vermesinde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürülmekte ve İdare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Zamanaşımı" başlıklı 127. maddesinin son fıkrasında; disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet iki yıl...
genel kurulca 18.06.2011 tarihinde kabul edilen ortaklıktan çıkarma kararının iptalini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı vekili, müvekkilinin peşin bedelle davalı kooperatifin ortağı olduğunu ve bu sebeple sadece çevre düzenleme ve altyapı giderlerinden sorumlu olmasına rağmen 2004 yılı aidatının ödenmediği gerekçesiyle hakkında çıkarma kararı verildiğini ileri sürerek, çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının, davalı kooperatifin peşin ödemeli ortağı olduğu, çıkarma sürecine ilişkin belirlenen aidat, gecikme cezası ve ihtarlarda hukuka aykırılık olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, hakkında aidat borcunu ödememesi nedeni ile ortaklıktan çıkarma kararı verildiğini, ihraç işlemi tamamlandıktan sonra şifahi görüşmeler sonucunda kooperatife olan aidat borçlarından bir kısmını ödediğini, kooperatifin bu paraları almasına rağmen müvekkilinin üyelik kaydını yapmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife ortak olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı hakkında verilen ortaklıktan çıkarma kararının kesinleştiğini, hissesinin açık artırma ile satıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ortaklıktan çıkarma kararının kesinleşmesinden sonra iki kez ödemede bulunduğu, çıkarma konusu ihtarlarda borcun 527,54 TL olduğu, davacının 100,00 TL ödemede bulunduğu, ihraç kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 11....
-K A R A R- Davacı vekili, yüklenici ve kooperatif yönetim kurulunca yapıldığı iddia edilen imalatların yapılmamasına rağmen hak edişlerin borç olarak yansıtıldığını, çıkarma öncesi ihtarların detay içermediğini, borcu olan tüm üyelere eşit davranılmayarak bazı borçlu üyeler hakkında çıkarma kararı verilmeyerek eşitlik ilkesi ihlal edildiğini ileri sürerek, ortaklıktan çıkarma kararının iptaline ve davalı kooperatifin ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, çıkarma öncesi davacıya gönderilen ihtarların detay içerdiğini, davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının genel kurulca belirlenen mali yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Mirasçılıktan çıkarma sebebinin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının "saklı payı" dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü "açık bir yanılma" yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur. (TMK.md.512/3) Somut olayda; mirasçılıktan çıkartılma sebebinin (TMK.md.510/2) varlığı davacı-karşılık davalılar Erol ve arkadaşları tarafından kanıtlanamamıştır. Buna karşılık dosyada; mirasçılıktan çıkartma tasarrufunun, mirasbırakanın çıkarma sebebi hakkında düştüğü "açık bir yanılma" yüzünden yaptığını gösteren bir delil de bulunmamaktadır. Bu durumda "mirasçılıktan çıkartma tasarrufu" mirasbırakanın, mirasında "tasarruf edebileceği kısım" kadar, diğer bir deyişle, mirasçılıktan çıkartılan Eser'in "saklı payı" dışında geçerli olur....