Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 02/02/2022 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, kök rapordaki görüş ve kanaatlerinin değişmediğini, davacı tarafın "......." markası üzerinde gerçek hak sahipliğine ilişkin somut bir delile rastlanılmadığı, davalı tarafın "......." markasını kötü niyetle tescil ettirdiğine dair somut bir delile rastlanılmadığı, davacı tarafın "......." markası üzerine gerçek hak sahipliği bulunmaması ve davalının "......." markasını kötü niyetle tescil ettirdiğine dair somut bir delile rastlanılmaması sebebi ile gerçek hak sahipliğinden kaynaklanan hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı belirtilmiştir....
Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 23.05.2012 gün ve 2011/209-2012/104 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Mahkemece davalı yararına kazanılmış hak oluşturduğu kabul edilen 07.10.2004 başvuru ve 27.10.2006 tescil tarihli 2004/32651 nolu ''DURU'' ibareli markanın Türk Patent ve Marka Kurumu nezdindeki kaydında 24.09.2013-13.02.2014 tarihlerinde veri girişi yapıldığı, mahkeme kararıyla marka iptali olduğu ve kısıtlama konduğuna dair kayıtlar bulunmakla, bu kayıtların müstenidatlarıyla birlikte Türk Patent ve Marka Kurumundan celbi ile davacı vekilinin temyiz itirazları incelenmek üzere tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik hususun tamamlanması için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunmak, patent veya faydalı model hakkını gasp etmek ve patent veya faydalı model sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans veya zorunlu lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmenin, patent ve faydalı model belgesine tecavüz oluşturacağı belirtilmiştir....
FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ: 28/02/2023 NUMARASI: 2021/67 Esas 2023/43 Karar DAVANIN KONUSU: Patent (Patent Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 05/02/2024 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353....
+ŞEKİL" markasının haklarının kendisine ait olduğunu, davalılar tarafından markanın kullanılması suretiyle markadan kaynaklanan haklarına tecavüz edildiğini belirterek, dava sonuna kadar; Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 35, 39 ve 41.sınıflarda tescil edilen markanın tescil sınıfları kapsamındaki faaliyetlerinin, "..." uzantılı e-posta adreslerinin ve "..." uzantılı web sayfası kullanımlarının ve gerek internet ortamında, gerekse fiziki ortamlarda marka işaretinin, marka isminin ticari firma unvanı olarak kullanımının ve davalı tüzel kişilik ve davalı gerçek kişilerin sözleşmeden doğan marka haklarını kullanmalarının dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; "Tedbir talebinin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle talebin reddine, karar verilmiştir....
Davalı vekili, asıl davanın reddini savunmuş; birleşen davada ise patent belgesine konu yöntemin tescil başvurusunun yapıldığı tarihten önce yaygın olarak kuyumculuk sektöründe kullanıldığını ileri sürerek, davalı-birleşen davada davacı adına tescilli patent belgesinin hükümsüzlüğünü talep etmiştir. Davacı-birleşen davada davalı vekili, birleşen davanın reddini savunmuştur....
Ayrıca bilirkişi raporunda davacının ... markalı ürünlerini tanıtmak ve pazarlamak amacıyla ... alan adının davacı tarafından kullanıldığına işaret edilerek bu durumun da davacının ... işareti üzerinde gerçek hak sahipliğini gösterdiği isabetli biçimde ifade edilmiştir. Zira, davacının ... alan adı da davacıya üstün ve öncelikli bir hak vermektedir. Ezcümle, bilirkişilerce isabetli biçimde davacının gerçek hak sahibi olduğu tespit edilmiş olup, bu hak sahipliğinin gerek önceki tarihli tescil ve kullanımlar, gerek ticaret unvanı, gerekse de alan adından kaynaklandığı tespit edilmiştir. SMK’nın 6/4 maddesi “Paris Sözleşmesinin 1’inci mükerrer 6’ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.” diyerek “tanınmış markaların Türkiye’de tescilli olmasalar dahi ret/hükümsüzlük sebebi olacaklarını” hükme bağlamıştır....
. - BİRLEŞEN MAHKEMENİN 2017/68 ESAS SAYILI DOSYASI - DAVANIN KONUSU: Patent (Maddi Tazminat İstemli) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/11/2022 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların müvekkilinin patent koruması altında imal etmekte ve satmakta olduğu "Tam Otomatik Küp Şeker Makinesi"ni kopyalayarak müvekkilinin müşterilerine ve üçüncü kişilere sattıklarını, bu durum karşısında müvekkilince patent ihlalinin tespiti için yasal başvuruda bulunulduğunu ve Mahkememizin 2016/130 D.İş sayılı dosyası kapsamında müvekkilinin patent hakkına ihlalinin tespit edildiğini, yapılan tespite rağmen davalılarca söz konusu ihlallerin halen devam ettirilmekte olduğunu ve bu durumun müvekkilinin patent haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu iddia ederek, tecavüzün durdurulmasını, devamının önlenmesini, bu fiillerin ortaya çıkardığı maddi etki...
Davalı vekili, davacının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taraflarca düzenlenen 22.07.1999 tarihli sözleşmenin tapu ve masraflar başlıklı 8. maddesinde hak sahibinin yükümlülükleri gösterilmiş, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesinden sonra tescile hak kazanacağı belirtilmiştir. Davacının dava açıldıktan sonra üye aidatlarını, iskan harcı ve tapu harç masraflarını yatırdığı, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini dava açıldıktan sonra yerine getirdiği, davanın açılmasına kendisinin sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır....
Şti. tarafından Türk Patent nezdinde başvurusunun yapıldığı, davacı adına herhangi bir patent kaydına rastlanamadığı, www.....org isimli alan adının 27/09/2019 tarihinde oluşturulduğu, bu alan adı altında yayınlanan web sitesinin Türk Kızılay Derneği'ne ait olduğunun tespit edildiği, davalıya ait olduğu tespit edilen www.....org web sitesinin de bir yazılım ile çalıştığı, bu yazılımın özgün olduğu ve FSEK kapsamında “İlim ve Edebiyat Eserleri” kapsamında korunabileceği ve bu yazılımın dava dışı şirkete ait patent sisteminin işlerliğini sağlayacak yazılımdan farklı olduğu, davalının www.....org isimli web sitesindeki sistem ile dava dışı şirkete ait ... numarası ile başvurusu yapılan patenttin (1) numaralı bağımsız isteminin tamamen farklı olduğu, benzerlik olmadığına" yönelik görüş bildirmişlerdir. GEREKÇE: Talep, davacının patent haklarına davalının tecavüzünün ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, "......