DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı şirket ortaklığından çıkmaya izin istemine ilişkindir. Toplanan deliller, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş buna göre, davalı şirketi bir sermaye şirketi olduğu, davacının şirkete ortak olma amacının kâr payı elde etmek olduğu, davalı şirketin ticaret siciline tescil kaydının devam ettiği ve fakat davalı şirketin uzun süreden beri ticarî faaliyetlerine ara verdiği, vergi kayıtlarına göre... tarihinden beri faaliyetlerine ara verdiği, dolayısıyla davalı şirketin davacıya kar payı dağıtmadığı gibi kazanç getiren başkaca bir ticarî işletmesi yahut mal varlığı bulunmadığı, davacının çıkma isteminin haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile; 1-Davanın Kabulü ile, davacı ...' ün (TC: ...) ....Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı davalı... Ltd. Şti.'nden (ticaret sicil no: ......
Davalı vekili; müvekkilince davacının şirket ortaklığından çıkmasına itiraz edilmediğini, davacının ailevi nedenlerle ortaklıktan ayrılmak istediğini, davacının iş akdine haklı sebeplerle devamsızlığı yüzünden son verildiğini, şirket toplantılarının kanunun uygun gördüğü biçimde yapıldığını, davacının faiz talebinin yersiz olduğunu müvekkilinin borcunun kararın kesinleşmesiyle doğması nedeniyle faiz talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüyle davacının davalı şirket ortaklığından çıkartılmasına, ortaklıktan çıkmaya izin verilen ortağın bilirkişilerce tespit olunan 86.298,56 TL tasfiye payının davalıdan tahsiline, faiz isteminin reddine, bilirkişilerce tespit olunan 6.583,77 TL kar payı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur. Bu kez davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
Şti'nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine dair karar verilmiş olduğu'' kararın bu kısmı yönünden Yargıtay incelemesinde bozmanın bulunmadığı, tavzihe yönelik olarak Yargıtay bozmasının mevcut olduğundan; Mahkememizin ... Esas - ... Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ''Davacının ... Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.'nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine,'' dair verilen karar Yargıtay bozma ilamı kapsamının dışında kesinleştiğinden bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına, davacının 16.12.2014 tarihli tavzih talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre; 1-Mahkememizin ... Esas -... Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ''Davacının ... Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.'...
Şti'nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine dair karar verilmiş olduğu'' kararın bu kısmı yönünden Yargıtay incelemesinde bozmanın bulunmadığı, tavzihe yönelik olarak Yargıtay bozmasının mevcut olduğundan; Mahkememizin ... Esas - ... Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ''Davacının ... Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.'nden çıkmasına izin verilmesine, ortaklık payı ve kar payı ödenmesine ilişkin talebin reddine,'' dair verilen karar Yargıtay bozma ilamı kapsamının dışında kesinleştiğinden bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına, davacının 16.12.2014 tarihli tavzih talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre; 1-Mahkememizin ... Esas -... Karar sayılı 02.10.2014 tarihli kararı ile ''Davacının ... Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.'...
Eldeki davadaki davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi talebi ile ilgili davasının daha önce açıldığı ve---sayılı dosyası üzerinden görülüp karara bağlandığı ve çıkmaya izin verilmesine dair kabul kararının 06/07/2015 tarihinde kesinleştiği, bu hali ortaklıktan çıkmaya izin verilmesine yönelik davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiği anlaşılmakla usulden ret kararı verilmiştir.Davacının çıkmaya izin verilmesi talebinin kabulü halinde ise davacı payının davalı şirketin müdürü diğer davalı ------ devrine yönelik talebi hakkında ise davalı şirketin karar alma yetkisinin bulunduğu, Mahkememizin bu yönde karar verme yetkisinin bulunmadığı anlaşıldığından davacının davalı şirketteki payının davalı şirkete veya diğer ortağa devrine dair talebi hakkında Mahkememizin yetkisi bulunmadığından esastan reddine dair karar verilmiştir.Davacının çıkmaya izin verilmesi kararı verilmesi halinde çıkma sürecinin icrası için ---------- yetki verilmesine dair diğer talebi...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 04.12.2015 gün ve 2011/6 - 2015/627 sayılı kararı onayan Daire'nin 04.12.2019 gün ve 2018/1235 - 2019/7825 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, davalı şirketin iki ortaklı olduğunu, davalı ... ’in büyük hissedar ve şirketin müdürü olduğunu, müvekkilinin ortaklıktan kaynaklı haklarının davalı müdür tarafından kullandırılmadığını, davalı ile aralarında husumetin bulunduğunu, davalının şahsi borçlarını şirket üzerinden ödendiğini ileri sürerek haklı sebepleri ile ortaklıktan çıkmaya izin verilmesine, aksi halde şirketin fesih ve tasfiyesine ve çıkma payı olarak 10.000,00 TL'lik sermaye payının davalılardan tahsiline karar verilmesini...
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı uyarınca şirketin feshi yönündeki talebin somut verilere göre yerinde olmadığı, davacının kar payı talebinin 2001 tarihinden itibaren başlaması sebebiyle ilk 5 yıllık dönem için zamanaşımı itirazının yerinde olduğu, TTK 533/2 maddesi gereği de çıkma ve kâr payı karar tarihine en yakın tarih esas alınarak hesaplandığından faize hükmedilmesine gerek bulunmadığı gerekçesiyle 13.127,15 TL kâr payı 89.752,41 TL çıkma payı olmak üzere toplam 102.879,56 TL bedelin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine ve davacının ortaklıktan çıkmasına dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar dairemizce taraflar yararına bozulmuştur. Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekilleri HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....
Somut olayda, ilk derece mahkemesince 6102 sayılı TTK'nın 638/2. maddesine dayalı olarak ortaklıktan çıkmaya izin istemine ilişkin açılan davada davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı yanca dava dilekçesinde davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik herhangi bir talepte bulunulmadan yalnızca 6102 Sayılı TTK'nın 638/2.madde hükmüne dayanılarak şirket ortaklığından çıkmaya izin istemli olarak işbu dava açılmıştır. Hukuki tavsif hakime aittir. Davacının dayandığı TTK 638/2 maddesi limited şirket ortağına tanınan bir haktır. Oysa anonim şirkette ortağın pay devri serbestisi kuralı çerçevesinde ortaktlıktan çıkma isteme hakkı yoktur....
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamındaki gerekçe ve bozma ile taraflar lehine doğan usulü müktesap haklar gözetildiğinde davanın kabulü gerektiği, her ne kadar çıkma payı alacağı 93.769,60 TL olarak hesap edilmiş ise de dava dilekçesi ile davacının 50.000,00 TL çıkma payı alacağının talep edildiği gözetilerek, taleple bağlı kalınmak sureti ile 50.000,00 TL çıkma payı alacağının bozma öncesi karar tarihi olan 01.02.2018 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının, davalı ... ... Ltd....
Talep, haklı sebeplerin gerçekleştiği iddiasıyla, Anonim Şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'da anonim şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi istemi düzenlenmemiştir. Yasanın 531. maddesinde ise "haklı sebeplerin varlığı halinde şirketin feshini isteme" hususu düzenlenmiştir. Yasada mahkemenin fesih yerine diğer çözümlere de hükmedebileceği bildirilmiştir. e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı Somut uyuşmazlıkta, davacılar haklı sebeplerin gerçekleştiği iddiasıyla ortaklıktan çıkma istemli iş bu davayı açmıştır. Yasada buna ilişkin düzenleme olmaması ve TTK'un 531. maddesine uygun istemde bulunulmaması karşısında davanın reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....