-K A R A R- Davacı vekili, kooperatif üyeliğinden ihraç edilen müvekkilinin çıkma payı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, öncelikle alacağın zamanaşımına uğradığını, öte yandan ihraç kararından sonra davacıya çıkma payı alacağının posta yoluyla havale edildiğini ancak davacının parayı almayarak temerrüde düştüğünü bu nedenle faiz isteminin hukuken geçerli olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
DAİREMİZİN KALDIRMA KARARINDAN SONRAKİ İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, eldeki davanın üç ortaklı limited şirkette ortak olan davacının haklı sebebe dayalı ortaklıktan çıkma ve ortaklıktan çıkma ayrılma payı istemine yönelik olduğu, 6102 sayılı TTK'nın 638/2. maddesi gereğince dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebileceği düzenlenmiş olup, düzenlemeler gereğince açılan davanın mahiyeti de gözetildiğinde, davalı şirket adına kayıtlı araçlar, iş makineleri ve gayrimenkullerin 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulduğu, yine TTK' nun 638/2. bendi gereğince dava süresince davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarının tümünün dondurulmasına karar verildiği, davanın ispatı halinde çıkma payı, davalı şirketin rayiç öz varlık değeri üzerinden hesap edileceğinden TTK' nın 638/2. maddesi kapsamında...
Maddesi kooperatiften çıkan ve çıkarılan ortaklara hesaplaşma süresi ve yükümlülüğünün belirtildiğini, çıkan veya çıkarılan ortaklar tarafından o güne kadar gerek sermaye payı olarak ve gerekse mevduat olarak kooperatife yatırılmış paraların tahakkuk eden zarar karşılığı düşüldükten sonra faizsiz olarak ilgililere geri verildiğini, yine koop. 24. Maddesine gereğince davacıya toplamda 1.000 TL ödenek tutarın bulunduğunu, bu sebeple yasal dayanaktan yoksun bulunan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin ortaklıktan ihraç edilmesi nedeniyle kooperatife yaptığı ödemelerin tahsili amacıyla ... takibine geçtiğini, ancak takibin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve ... inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın ... .......
O halde, davacının şirket müdürü olarak çalışmasından dolayı genel kurulca alınmış bir hüküm olmasa bile davacı için uygun bir ücret tayin ve takdir olunmalıdır. (Yargıtay 11. HD. 04.03.1991 1991/9421 E.-1464 K., G. Eriş, Ticari İşletme ve Şirketler Hukuku, 3. Baskı, Cilt 2, s:1919 vd.). Bu durumda işin mahiyeti, sarf edilen emek ve mesai, müdürün vasıfları ve davalı şirketin koşulları da nazara alınarak emsale göre bir ücretin belirlenerek, çıkma payı alacağında dikkate alınması gerekirken..." şeklinde tespitler yapılmıştır. Anılan kararda da belirtildiği üzere, bir tüzel kişide kural olarak tüzel kişiyi temsil eden üst yönetim ve müdürlerin mali hakları genel kurulca belirlenmelidir....
Karar sayılı ilamıyla " Dava, terditli ve yığınlı bir davadır. Dava, TTK 636/1-3 maddesi uyarınca ltd.şti.nin haklı nedenlerle feshi, TTK638/2 haklı nedenlerle ortaklıktan çıkma, TTK 641 ayrılma akçesinin belirlenerek tahsili, davacının kuruluştan beri alamadığını öne sürdüğü kar payının belirlenerek tahsili, şirkete sermaye olarak koyulan fakat sermayede gösterilmeyen tüm paranın tazminat olarak ödettirilmesi ve uğranıldığı öne sürülen elem ve ızdıraptan dolayı manevi tazminat talebine ilişkindir. Uyuşmazlık konusu davacının iddia ettiği gibi şirketin feshi, yahut davacının ortaklıktan çıkma hakkının oluşup oluşmadığı ve alabileceği mali hakları varsa maddi ve manevi tazminat yönünden bunların tahsiline karar verilip verilmeyeceği, dava reddedildiği için davalı lehine vekalet ücretleri konusunda bir eksiklik olup olmadığı noktalarındadır....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyeliğinden 20.11.2008 tarihli istifaname ile istifa ettiği halde çıkma payı alacağının ödenmemesi üzerine, kooperatif aleyhine girişilen icra takibine vaki itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptalini ve %40 icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, Kooperatifler Kanunu'nun 17. maddesine göre çıkma payı alacaklarının ödenmesinin ertelenebileceğini, buna göre 21.06.2009 tarihinde yapılan genel kurul üzerinden üç yıl geçmeksizin başlatılan takipteki alacağın muaccel hale gelmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Bu nedenle çıkma payı alacağının iflas tarihinden önce muaccel olduğu kuşkusuzdur. Esasen, davalı iflas idaresi, ortakların bir kısım çıkma payı alacağı aslını masaya kayıt ve kabul etmesine rağmen, temerrüt faizi ve bir kısım asıl alacağın kayıt istemini reddetmiştir. Çıkma payı alacağı, ortağın ayrıldığı yıl bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan bir ay sonra, başkaca bir ihtara gerek kalmaksızın muaccel hale gelir. Bu durumda, hesaplanan asıl alacak ve muacceliyet tarihi ile iflas tarihi arasındaki işlemiş faizin masaya kayıt ve kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 30/06/2022 DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)|Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ: 10/10/2022 İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. Üyenin inceleme raporu okundu....
maddesi anlamında bir erteleme kararı olmadığı, davalının savunmasında yer verdiği ödemenin ertelenmesi kararının geçerli olmadığı, davacı alacağının 18.997,97TL ve 14.04.2011 tarihinde muaccel olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 18.000,00TL’nin 14.04.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, davacının 997,97TL daha çıkma payı alacağının olduğunun tespitine karar verilmiştir. Özel Daire Bozma Kararı: 7. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 8. Yargıtay Kapatılan 23....