Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, davacılar tarafından murislerinin davalı kooperatiften ihraç edilmiş olması nedeni ile murislerinin ödemiş olduğu bedellerin iadesi amacı ile açılan davada yapılan yargılama sonucu deliller toplanmış ve bilirkişi heyetinden 01/03/2022 tarihli rapor alınmıştır. İlgili raporda, davacıların davalı kooperatiften 20.334,97 TL çıkma payı alacağının olduğunun belirtildiği görülmekle, bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu anlaşılarak bilirkişi raporuna itibar edilmiş ve davacılar vekilinin 06/04/2022 tarihli ıslah dilekçesi de dikkate alınarak, davanın kabulü ile, 20.334,97 TL çıkma payı bedelinin 12/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara hak ettiklerin bedelin miras payları oranında ayrı ayrı verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2)Davacı vekilinin temyiz istemine gelince; Dava, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Kooperatif üyeliği sona eren ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1 madde hükümleri gereğince ayrıldığı yıl sonu bilançosunda yer alan o yıla ait genel giderlerden, payına düşen kısmı düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haizdir. Somut olayda davacı, dava dışı ...'ın üyelik payını, noterde 11.04.2002 tarihli devir sözleşmesi ile tüm hak ve borçlarıyla devralmış ve bu husus 20.05.2002 tarihli yönetim kurulu kararında belirtilerek davacının üyeliği kabul edilmiştir....
Noterliği'nin 11.04.2006 tarih 13926 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile istifa ettiğini, üyelik süresince kooperatife 19.577,00 TL ödeme yaptığını, çıkma payı alacağının ödenmediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, icra takibine itirazın iptali ile davalının % 40 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, genel kurul kararıyla çıkma payı ödemelerinin üç yıl süreyle ertelendiğini, icra takibi ve dava tarihi itibariyle üç yıllık sürenin dolmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Bu olgu dava dışı hakim ortak ve yönetici müdürün asli görevlerini layıkıyla yerine getirmediğini göstermektedir. Açıklanan nedenlerle, davacının kar payı almaması ve şirketin kamu borçlarına maruz kalması hususları kümülatif olarak değerlendirildiğinde TTK'nın 638/2 maddesi gereğince çıkma için haklı sebebin somut olay itibariyle oluştuğunun kabulü gerekir....
Ltd Şti davalı şirket ortaklığından TTK 638/2 md.si ne göre çıkmasına, payın şirkete devrine, 2-Hissesine isabet eden 495.473,28-TL ortaklıktan çıkma payının, kararın kesinleşme tarihi itibariyle ticari faizi ile davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Çıkmanın kararın kesinleştiği tarihten itibaren hüküm ifade etmesine, 4-Karar kesinleştiğinde tescil ve ilanı için karardan bir suretin ......
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; mahkememizce davada davacı tarafın isteğinin kooperatif ortaklığından çıkma nedeniyle çıkma payı alacağı istemine yönelik olduğu nitelendirmesi yapılarak yapılan inceleme ve değerlendirmelere göre, davacının dava dilekçesi ile ilk olarak kooperatif ortaklığının istifa suretiyle sona ermiş sayılması gerektiği, 1163 sayılı kanunun 17.maddesi gereği dava tarihi itibariyle davacının çıkma payı alacağının henüz muaccel olmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, davalı kooperatif hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekmiş, yine davanın nitelendirmesi gözetilerek, gerçek kişi davalılara (kooperatif yöneticisi olan) çıkma payı alacağı istemi yönünden husumet düşmeyeceğinden, adı geçen davalılar yönünden pasif husumet yokluğuna ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/715 Esas KARAR NO :2021/718 DAVA:Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ:26/12/2019 KARAR TARİHİ:14/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılı Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının 10/06/2021 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5. Maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın HMK 150/5....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava limited şirket ortaklığından çıkma, ayrılma akçesi talebine ilişkindir.Limited şirketlerde ortağın şahsi haklarından biri de 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesinde düzenlenen, ortağın ortaklıktan çıkma hakkıdır. Çıkma hakkı, ortağın özgür iradesi ile ortaklıktan çıkma istemini içerir. Çıkma hakkını kullanarak ortaklıktan ayrılan ortağın, ortaklığa ait bütün hak ve mükellefiyetleri sona ererek şirketle arasındaki bütün ilişkisi kesilmiş olacaktır. Limited şirketlerde ortakların tek yanlı iradeleriyle şirketten ayrılmaları kural olarak mümkün değildir. Bunun için ortağın çıkma iradesinin bir hukuki temele dayanması gereklidir. Bu temel 6102 sayılı TTK’nin 638. maddesi gereğince ya esas sözleşmesel ya da kanuni olabilir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ortaklıktan çıkma, çıkma payının tahsili ve tedbir taleplerinin bulunduğunu, çıkma payının tahsili istemine ilişkin talebin arabuluculuğa tabi olmasına karşın diğer taleplerin arabuluculuğa tabi olmadığını, arabuluculuğa tabi bir talep ile arabuluculuğa tabi olmayan bir talebin aynı anda dava konusu yapılması durumunda her iki davanın da arabuluculuğa tabi sayılamayacağını, öte yandan mahkemece tedbir talebine ilişkin bir değerlendirme yapılmadan karar verildiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, limited şirket ortaklığından çıkmaya izin ve çıkma payı alacağının tahsili istemine ilişkindir....
Parsel sayılı taşınmaz üzerinde imar sorunları ve arsa sahibi ile sorunlar yaşandığını ve bir kısım hissedarların ortaklıktan çıktığını, arsa Sahibine verilen teminatların icra ile alınabildiğini ve buradan elde edilen miktarın o tarihlerde çıkan kişilere ödendiğini, başkaca ortaklar çıkar ise bu defa kooperatif varlığı tehlikeye düşeceğinden erteleme kararı alındığını, davacı üyelikten istifa ettikten sonra yeni üye kaydının alınmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kooperatif ortaklığından ayrılma sebebiyle ödenmiş ortaklık hisse bedeline dair çıkma payı, gecikme tazminatı ve işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir. Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, Ankara ...İcra Müdürlüğünün ......