Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Limited şirketlerde ortakların ortaklıktan doğan şahsi ve mali hakları söz konusudur. Ortakların pay hakkı, şirket kârına katılma hakkı gibi mali haklarının yanı sıra, oy kullanma hakkı, ortaklığı yönetim ve idare hakkı gibi şahsi hakları mevcuttur. Limited şirketlerde ortağın şahsi haklarından biri de 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesinde düzenlenen, ortağın ortaklıktan çıkma hakkıdır. Çıkma hakkı, ortağın özgür iradesi ile ortaklıktan çıkma istemini içerir. Çıkma hakkını kullanarak ortaklıktan ayrılan ortağın, ortaklığa ait bütün hak ve mükellefiyetleri sona ererek şirketle arasındaki bütün ilişkisi kesilmiş olacaktır. Limited şirketlerde ortakların tek yanlı iradeleriyle şirketten ayrılmaları kural olarak mümkün değildir. Bunun için ortağın çıkma iradesinin bir hukuki temele dayanması gereklidir. Bu temel 6102 sayılı TTK’nin 638. maddesi gereğince ya esas sözleşmesel ya da kanuni olabilir....

    Şti'nin kayıtlarına geçtiği, satış bedeli olarak tahsil edildiği, bu taşınmaza yönelik muvazaalı satışın varlığının kanıtlanmadığı gerekçesiyle, 28 nolu bağımsız bölüme yönelik davanın reddine, şirket ortaklığından çıkmaya izin ve çıkma payı alacağı talepleri yönünden; çıkma payı alacağının hesaplanabilmesi için davacının dolaylı zararlarının giderilmesi (tapuların davalı şirketin bünyesine tekrar kazandırılması) davasının neticelenmesi gerekeceği, zira tapu iptal ve tescil istemi hakkında verilen karar kesinleştiğinde, davacının çıkma payı alacağı hesaplanırken bu taşınmazların da nazara alınacağı, bu nedenle davacının ortaklıktan çıkma ve çıkma payı alacağı talep ettiği davaların ana dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilerek yargılamaya buradan devam edilmesine karar verilmiştir. Kararı, asıl ve birleşen davalarda davacı vekili temyiz etmiştir....

      GEREKÇE: Dava, limited şirket ortaklığından çıkma, kar payı ve ayrılma akçesinin ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkememizin 05/03/2020 tarih 2017/288 Esas ve 2020/175 Karar sayılı ilamı Kayseri BAM 6. HD'nin 31/12/2020 tarih 2020/1124 Esas ve 2020/1241 Karar sayılı ilamı ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği ve dosyanın Mahkememizin 2021/84 Esas sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır....

        Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delilerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava, ihraç kararının iptali ve terditli olarak çıkma payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ihraç kararının iptaline ilişkin talebin reddinde isabet bulunmakta ise de terditli talebinin zamanaşımına uğradığı gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Dava 26/09/2008 tarihinde açılmıştır. Davalı kooperatif 19/10/2003 tarihinde yaptığı olağanüstü genel kurul toplantısında davacının 7.587 TL çıkma payı alacağı bulunduğu, bu bedelin kendisine Aralık 2004 tarihinde ödeneceğini kararlaştırmıştır. Kooperatifler Kanunu'nun 17/2 maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyetinin tehlikeye düşeceği hallerde bu ertelemeyi yapmaya hakkı vardır. Bu durumda zamanaşımı bu tarihte işlemeye başlar....

          İhtiyati haciz kararına dayanak ilam anonim şirket çıkma payı alacağına yöneliktir. Anonim şirket ortaklığından çıkma kararı inşai nitelikte bir karardır. Lehine ihtiyati haciz kararı verilen şirket ortaklarının itiraz eden borçlu şirket ortaklığından çıkmaları ancak kararın kesinleşmesi ile mümkündür. Bir başka anlatımla, karar kesinleşene kadar lehlerine çıkma payı alacağı hüküm altına alınan ortaklar şirket ortağı olmaya devam edecektir....

            Davacının istifa tarihi 09.03.2010 olduğuna göre çıkma payı alacağı istifa ettiği yılın bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan bir ay sonra yani 2011 yılı içerisinde muaccel olacaktır. Ne var ki, somut olayda davacı üyenin çıkma payı alacağı henüz muaccel olmadan 29.06.2010 tarihli genel kurulda davacının çıkma payı alacağı benimsenerek ödenmesi konusunda karar alınmıştır. Bu karar, ödeme yapılmamasına ve ödemenin ertelemesine değil, ödeme yapılmasına yönelik olup, çıkma payının ödenmesi benimsenmiş olmakla Kooperatifler Kanunu'nun 17. maddesine uygun bir erteleme kararı değildir....

              Bilirkişiler ... ve ... tarafından düzenlenen 18/07/2022 tarihli raporda : '' Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hususların varit olup olmadığı ve ortaklıktan çıkma tatebine haklı neden teşkil edip etmeyeceği, ortaklıktan çıkma halinde ödenmesi gereken ayrılma payı miktarının ne olduğu hususunda toplandığı, davalı şirkete ait 5 yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin celbi talep edilmiş otmakla birlikte, Davutpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından 2011, 2012, 2013 ve 2014 yılları Kurumlar Vergisi Beyannameleri sunulmuş olup ayrılma payı hesabı yapılabilmesi için güncel (olmadığı takdirde resen terk tarihli) veriler gerektiğinden hesap yapılamadığı, davalı şirket ticari defterleri ile ilgili olarak; dosyada davalı şirkete ait herhangi bir iletişim bilgisi bulunmadığı, Davutpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından davalı şirketin 31.07.2015 tarihinde re'sen terk olduğunun bildirildiği, savacının haklı sebeple çıkma talebinin yerinde olduğu...

                Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından ortaklıktan çıkma davasını şirket aleyhine açabileceği, buna göre davalının husumet ehliyetinin bulunduğu, davacının davalı şirket aleyhine açmış olduğu ortaklıktan çıkma davası yönünden davacı ve diğer ortak arasında ceza davasının bulunduğu ve mahkumiyet kararı verilerek hükmün kesinleştiği, bu itibarla mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre davacı yönünden ortaklıktan çıkma koşullarının oluştuğu, davacının çıkma payı talebi bulunmadığından bilirkişi incelemesi talebinden vazgeçildiği, buna göre davacının TTK 638/2 maddesi gereğince haklı nedene dayalı olarak şirketten çıkmasını isteyebileceği, toplanan delillere göre davacı yönünden haklı nedenin gerçekleştiği, anlaşılmakla ortaklıktan çıkmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın Kabulü ile; davacının ... sicil numarasında kayıtlı ... Turizm Hizmetleti Tic. Ltd....

                  Dava; 6102 sayılı TTK'nın 638. maddesi gereğince açılan limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkin olup, davacının sermaye payı, kar payı ve tazminat alacağı talebi ise bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının davalı şirketin ortağı olup olmadığı, davalı şirketin ana sözleşmesi gereği ortaklıktan çıkma hakkının kullanılmasının mümkün olup olmadığı, şirketin faaliyetlerini devam ettirip ettirmediği, bu itibarla haklı sebeple şirketten çıkma hakkının kullanılmasının yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. ------ yazılan yazı cevabında davacının davalı şirketin ortağı olduğu görüldü. ----- yazılan yazıya cevap verildiği, davalı şirkete ait gelir ve beyannamelerin mahkememize gönderildiği görüldü....

                    -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatif ortaklığından istifa eden müvekkilinin ödenmeyen çıkma payı alacağının tahsili için davalı aleyhine başlattıkları icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının istifa ihtarının davalı kooperatife 27.04.2010 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre çıkma payı alacağının davacının ortaklıktan ayrıldığı yıl olan 2010 yılı bilançosunun görüşüldüğü 07.03.2011 tarihli genel kuruldan bir ay sonra muaccel olacağı, bu durumda dava tarihi itibariyle davacının talep edilebilir bir alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu