GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Erzincan 1.Noterliği'nin 10.01.2018 tarih ve 00413 yevmiye nolu ihtarnamesi ile müvekkili kooperatiften istifa ettiğini bildirmesi üzerine kooperatifin üyelikten çıkarılmasına ve üye pay defterinden ve bakanlığın KOOBIS sisteminden silinmesi ile ana sözleşmenin 13. maddesinde belirtilen 5.000,00 TL tazminat ile 100,00 TL. ortaklık payı ile 100,00 TL. aidatın davalıdan istenmesine rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan ederek 5.000,00 TL ortaklıktan çıkma ücretinin çıkma tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Erzincan 1.Noterliği'nin 10.01.2018 tarih ve 00413 yevmiye nolu ihtarnamesi ile müvekkili kooperatiften istifa ettiğini bildirmesi üzerine kooperatifin üyelikten çıkarılmasına ve üye pay defterinden ve bakanlığın KOOBIS sisteminden silinmesi ile ana sözleşmenin 13. maddesinde belirtilen 5.000,00 TL tazminat ile 100,00 TL. ortaklık payı ile 100,00 TL. aidatın davalıdan istenmesine rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan ederek 5.000,00 TL ortaklıktan çıkma ücretinin çıkma tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
ne TK. m. 35'e göre tebligat yapıldığı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince karar ilamı ibraz edildiği halde davalı tarafın ticari defter ve belgelerini mahkemeye sunmadığı, raporumuzun inceleme ve değerlendirme kısmında yer alan B başlığı Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması HMK Madde 222 uyarınca 5. maddesinde yer alan “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır." belirtildiği gibi davalı tarafın ticari defter ve belgelerini mahkemeye sunmamasından kaynaklı olarak davacı tarafın ticari şirket ortaklıktan çıkma talebinin uygun olabileceği belirtilmiştir. Tanık ifadelerinde; Tanık ... "ben davalı şirket......
Öncelikle TTK 636/3 maddesi uyarınca davalı şirketin haklı nedenle feshine, 2.Bu mümkün görülmez ise müvekkilin haklı nedenle ortaklıktan çıkmasına ve esas sermaye payının gerçek değerinin tespiti ile şimdilik 100,00-TL'nin müvekkile ödenmesine..." şeklindeki taleplerini "TTK 638/2 maddesi uyarınca müvekkilin haklı nedenle ortaklıktan çıkmasına" şeklinde ıslah ettiklerini beyanla; TTK 638/2 maddesi uyarınca müvekkilinin haklı nedenle ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP : Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından HMK.nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır. KABUL VE GEREKÇE : Dava, Davalı Şirketin Feshi, Ortaklıktan Çıkma ve Ortaklık Payının Ödenmesi davasıdır....
, 6.583,77 TL kâr payı alacağı olarak toplam 92.882,33 TL olarak ıslah ettiğini belirtip bu meblağın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
sonucu belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken ve mahkemenin gerekçesinde davaya konu çıkma payı alacağı için tasfiye payı niteliğinde bir hesaplamanın kabul edilemeyeceği de belirtilmiş olmasına rağmen, tüm kooperatif malvarlığı, aktif ve pasifi göz önüne alınarak, adeta tasfiye payı niteliğinde bir hesaplama biçimiyle öz varlık miktarından talebe ilişkin miktar belirlenerek, kooperatif özvarlığından pay verilmesi sonucunu doğuracak şekilde bilanço aktifler toplamının, üye sayısına bölümünden elde edilen meblağ, üstelik genel giderler payı düşülmeden çıkma payı olarak belirlenerek davalının sorumluluğuna karar verilmesi Kooperatifler Kanunu ve Kooperatif Anasözleşmesi hükümlerine aykırı olduğundan mahkemece, bu açıklamalara göre ek rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, bozulmuştur....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 18.02.2008 tarihinde ayrıldığını, kendisine çıkma payı alacağının ödenmemesi üzerine Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde ... esas sayılı kısmi dava açtığını, yapılan yargılama neticesinde, mahkemenin 13.02.2014 tarih.,....., sayılı ilamı ile talebin kabulüne karar verildiğini, hükmün karşı tarafça temyizi neticesinde, inceleme yapan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin..... sayılı ilamı ile onandığını, yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde, müvekkilinin 93.200,00 TL çıkma payı alacağı olduğunun belirlendiğini, bu alacağın dava konusu edilmeyen 83.200,00 TL'lik kesiminin tahsili için Ankara Batı 7....
Davalı her hangi bir cevap dilekçesi sunmamış, davacı bilahare verdiği dilekçede özetle: davalı şirketten çıkma payı talebinin olmadığını zaten davalı şirketin her hangi bir mal varlığının da olmadığını belirtmiştir. Ticaret sicil kaydı istendiğinde davalı şirketin adresinin ... Mah. ... Sok. No:... olduğu davacı hissesinin 900/1000, diğer ortak hissesinin 100/1000 olduğu görülmüştür. Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Aile şirketi şeklindeki şirkette ortakların birbirlerinden boşanmış olması boşanma kararının sunulan ....Aile mahkemesinin ... tarih ve ... Esas ... karar sayılı ilamıyla sabit olması ortaklar arasındaki boşanmanın çıkma içinde haklı sebep teşkil etmesi karşısında davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....
esas, ... karar sayılı emsal içtihatında da belirtildiği üzere Hesap senesinin son ayı içinde istifa edilmesi durumunda çıkma payı alacağı, istifa edilen seneyi takip eden bir sonraki senenin bilançosunun kabul edildiği genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay sonra muaccel hale gelecektir ve çıkma payı alacağından düşülmesi gereken genel giderler de o senenin bilançosuna göre belirlenecektir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri uyarınca üyeliğin sona erdiği yılın bilançosunun genel kurulda onaylanması suretiyle kesinleşmesini izleyen bir ayın sonunda muaccel olur ve ortak ile kooperatif arasında istifanın ulaştığı tarih itibariyle hesaplaşma yapılması gerekmektedir. Bu nedenle de davacının çıkma payı alacağının muaccel olduğu tarih 2018 yılının bilançosunun görüşüldüğü ... tarihli genel kuruldan bir ay sonraki ... tarihidir. ... tarihli genel kurulun 8....
Mahkemece asıl ve birleşen davaların reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizin 17.12.2014 gün 2014/13533 E, 2014/19942 K sayılı ilamıyla bozulmuştur. Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili asıl davaya yönelik bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Asıl dava, mahkemece şirket ortaklığından çıkarma kararına istinaden ortaklıktan çıkma payının tahsili istemine ilişkindir. 09.04.2012 tarihli kök ve ek raporda, davacının ortaklıktan çıkarılmasına dair mahkeme kararının kesinleşme tarihi dolayısıyla çıkma tarihi ile örtüşen şirkete atanan kayyumun yeni şirket müdürüne görevi devri tarihi baz alınarak belirlenen varlıklar toplamından borçlar toplamının çıkartılmasıyla oluşan miktar üzerinden davacının %40 hisse oranına denk gelen 45.919TL'lik çıkma payı tespit edilmiştir....