, borca batık olan şirkette davacıya ödenecek bir çıkma payının da bulunmadığı, bu haliyle davanın kabulü ile davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine, ancak şirketin malvarlığının borca batık olduğu gözetilerek çıkma payı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile davanın tümden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı, davacı vekilinin istinafında haklı olduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulü ile istinafa konu kararın kaldırılmasına, yapılan yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına ve davanın kısmen kabulü ile davacının ortaklıktan çıkmasına, ancak çıkma payı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Alınan bilirkişi raporuna göre davalı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, yöneticisinin bulunmadığı, borca batık olduğu, gayri faal olduğu, uzun süredir genel kurulun toplanmadığı ve kuruluş amacını yitirdiği, ortaklıktan çıkma ve fesih için haklı sebeplerin oluştuğu, şirketin gayri faal ve borca batık olması sebebiyle davacıya öncelikli olarak çıkma hakkı tanınmasının ortaklar arasındaki menfaat dengesini bozabileceğinden kuruluş amacını yitiren şirketin feshine, davacı tarafın diğer taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
GEREKÇE: Dava ortaklıktan çıkma, kârpayı ve çıkma akçesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde ve dava dilekçesi ekinde yer alan 28/07/2017 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi incelendiğinde, davalı şirketin merkezinin .../İstanbul olduğu anlaşılmıştır. HMK'nın 14/2. maddesi gereğince ortakların, ortaklıktan doğan haklarına ilişkin olarak şirkete karşı açacakları davada şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olduğundan, dosya üzerinde yapılan incelemede tensiben Mahkememizin yetkisizliğine, İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğu anlaşılmakla, Davacının davalıya karşı açmış olduğu ortaklıktan çıkma ve kârpayı ve çıkma akçesi istemine ilişkin davasının, HMK 14. maddesi göz önüne alınarak mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, HMK. nun 20....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirkete sembolik bir hisseyle ortak olan davacıdan iyi yönetilmeyerek borca batık olan, iflasa sürüklenen, kendi hakim ortağına yüklü miktarda borçlu gözüken davalı şirket ortaklığını devam ettirmesini beklemenin yerinde olmadığı, davacının davalı şirketteki %1 payının ortaklıktan çıkması halinde şirketin ticari faaliyetine engel teşkil etmeyeceği, davacının çıkma payı talep etmemesinin davalı şirkete ekonomik yönden bir külfet yüklemeyeceği, davacının davalı şirketle arasında güven ilişkisi de bulunmayıp şirket ortaklığına devam etmesinde fayda bulunmadığı, davacı şirket ortaklığından çıksa da kendi ortaklık dönemiyle ve payı oranında şirketin borçlarından sorumlu olacağı ve sırf bu borçlardan kurtulmak amacıyla ortaklıktan çıkmak istediğinin değerlendirilemeyeceği, davacının davalı şirketten çıkmasını gerektirir haklı sebeplerin bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun...
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamındaki gerekçe ve bozma ile taraflar lehine doğan usulü müktesap haklar gözetildiğinde davanın kabulü gerektiği, her ne kadar çıkma payı alacağı 93.769,60 TL olarak hesap edilmiş ise de dava dilekçesi ile davacının 50.000,00 TL çıkma payı alacağının talep edildiği gözetilerek, taleple bağlı kalınmak sureti ile 50.000,00 TL çıkma payı alacağının bozma öncesi karar tarihi olan 01.02.2018 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının, davalı ... ... Ltd....
Uyuşmazlık, davacının davalı limited şirket ortaklığından çıkması için haklı neden koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise çıkma payı alacağı bulunup bulunmadığı, var ise miktarı, sergilediği oyunlar ve turneden kaynaklanan herhangi bir ücret alacağı olup, olmadığı, var ise miktarı hususlarından kaynaklanmaktadır. Davacı vekilinin istinaf itirazları kamu düzenine aykırılık yönünden incelendiğinde; yukarıda açıklandığı üzere davacı yan işbu davada limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkma ve çıkma payı alacağının yanı sıra tiyatro oyuncusu olması nedeniyle sergilediği tiyatro oyunları ve katıldığı turneler nedeniyle ücret alacağı bulunduğunu iddia etmiştir....
'nin oy birliği ile müdür olarak atandığını, iş bu davanın vekil edenin kendisine Türk Ticaret Kanununda tanınan haklı sebeple ortaklıktan çıkma hakkını kullanması suretiyle ortaklıktan ayrılmamasına, ortalıktan doğan hak ve borçlarının tümünü dondurulmasına karar verilmesini" talep ettiği görülmüştür. SAVUNMA: Davalı adına usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen yazılı yada sözlü savunmada bulunmadığı görülmüştür. DELİLLER: Davalı şirketin sicil kaydının getirtildiği ... cevabında " Genel kurul toplantılarının yapılıp yapılmadığına ilişkin bilgi ve belgeye dosyasında rastlanılmamıştır." denildiği görülmüştür. Davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde alınan bilirkişi raporunda "...Davalı şirketin 2018-2019-2020 yıllarında şirketin amaç ve konusunda faaliyeti ve Gelir bulunmadığı ancak yapılması zorunlu kira vb....
, ilk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir uygulanmadığı halde; davacının dava neticesinde elde edeceği hakların tehlikeye gireceği, mahkeme kararından haklı olarak beklenen yararın sağlanamayacağının gözetilmediğini, işbu davanın, ortaklıktan çıkma davası olup ortaklıktan çıkma neticesinde ayrılma akçesi (çıkma payının) tahsiline de karar verileceğini, ayrılma akçesi (çıkma payı) şirketin mal varlığına göre hesap edilen ve ortaklıktan çıkma neticesinde doğan bir hak olup davalı şirkete ait mal varlığının dava konusu olmadığına dair gerekçenin isabetli olmadığını, beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir....
ın tutum ve davranışları ve kovması sebebiyle, ortaklığa ait işletmeye bir daha gitmediğini, müvekkil davacının davalı ortağın tutum ve davranışları sebebiyle ortaklıktan çıkma istemli olarak davalıya ihtarname keşide ettikten sonra dava açma sürecinde ağır bir hastalığa yakalandığını, davalı şirket ortağının kendisine ödeme yapmadığını, kar payı dağıtmadığını, yanında davalı şirketin müvekkilin kefil olduğunu borçlarını da müvekkilince ödemek zorunda bırakması sebebiyle müvekkilin maddi durumunun kötüleşmesi sebebiyle müvekkil davacının haklı olduğu halde bugüne kadar ortaklıktan çıkma davasını açmak için beklemek mecburiyetinde kaldığını, davalı ... tarafından ortaklık adına müvekkil davacının ortaklıktan çıkarılması talepli olarak İzmir .... Asliye Ticaret Mahkemesine ......
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının istifa ederek ortaklıktan ayrıldığı, çıkma payı alacağının ayrıldığı yıl bilançosunun tastik edildiği genel kuruldan 1 ay sonrası olan 15.11.2005 tarihinde muaccel olduğu, bu davanın açılmasından sonra tahsis edilen bağımsız bölümü tahliye etmesi nedeniyle TBK'nın 154/1. maddesi uyarınca zamanaşımının kesildiği ve iade edilen bağımsız bölüme yaptığı faydalı masrafları talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, 53.190,21 TL çıkma payı alacağının 15.11.2005 tarihinden itibaren, 2.959,00 TL faydalı masraf alacağının ise dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....