Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı beyanı ve ticaret sicil kayıtlarına göre davalı şirket ortağı olduğu anlaşılan davacının davalı şirkete bilgi talebi üzerine kendisine bilgi verilmediği anlaşıldığından ortaklıktan çıkma talebinin haklı olduğu kabul edilmiş ve şirket mal varlığı tespit edilemediğinden ve davacı tarafça davalı şirkete 16.000,00 TL havale edildiği anlaşıldığından bu miktar kadar davacının çıkma payı olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava ve birleşen dava, haklı nedenle limited şirketten çıkma ve çıkma payı alacağının tahsilin istemine; birleşen dava ise şirketten çıkarılma istemine yöneliktir. Davalı vekili, her ne kadar asıl dosya yönünden, talep artırıma karşı zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; Davacının faal şirkette çıkma payı alacağında zamanaşımının söz konusu olmayacağı, şirketin ödenmeyen kar payının da olmadığı, davacının da çıkma payını talep ettiği anlaşılmakla itiraz yerinde görülmemiştir. Mahkememizce alınan SMMM, makine mühendisi, emlakçı, elektrik mühendisi, menkul değ. uzmanı bilirkişilerden oluşturulan bilirkişi heyeti rapor-ek raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli, gerekçeli ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır....

      Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, üyelik devir sözleşmesi ve davalı kooperatifin yönetim kurulu kararıyla ortaklığa kabul edildiğini, davacının davalı kooperatif nezdindeki bu ortaklıktan daha sonra çıkmak istemesi üzerine davalı kooperatife çıkma ihtarı keşide ettiğini ve anılan ihtarnamenin davalı kooperatife 14/02/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının ortaklıktan çıkmasına yönelik davalı kooperatifin yönetim kurulunca bir karar alınmadığı gibi ortaklıktan çıkma payı ile sermaye payının kendisine ödenmediğini, bu nedenlerle davacının davalı kooperatif üyeliğinden ayrıldığının tespiti ile HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılan davada bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilerecek sermaye payı ve diğer alacaklarının çıkma bildiriminin kooperatife tebliğ edildiği 14/02/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava...

      Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, üyelik devir sözleşmesi ve davalı kooperatifin yönetim kurulu kararıyla ortaklığa kabul edildiğini, davacının davalı kooperatif nezdindeki bu ortaklıktan daha sonra çıkmak istemesi üzerine davalı kooperatife çıkma ihtarı keşide ettiğini ve anılan ihtarnamenin davalı kooperatife 14/02/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının ortaklıktan çıkmasına yönelik davalı kooperatifin yönetim kurulunca bir karar alınmadığı gibi ortaklıktan çıkma payı ile sermaye payının kendisine ödenmediğini, bu nedenlerle davacının davalı kooperatif üyeliğinden ayrıldığının tespiti ile HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılan davada bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilerecek sermaye payı ve diğer alacaklarının çıkma bildiriminin kooperatife tebliğ edildiği 14/02/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava...

        tespit etmesi gerektiğini, mahkemece, şirketin ve davacı dışındaki diğer ortakların menfaatlerini göz ardı etmiş olup, şirketin veya diğer ortakların fahiş belirlenen ortaklıktan çıkma payını ödeyecek parası bulunmadığından, çıkma kararının ortaklığın sona ermesine sebep olacağını, zaten gelirlerde ve karlılıkta bir azalma yaşandığını, ayrılmanın gerçekleşmesi şirketin dağılmasına sebep olacak nitelikte olduğunu, ortaklıktan çıkma davalarında, çıkma kararı ile sadece çıkma payının tespiti yapılması gerekirken, mahkemece taleple bağlı kalınarak 5.000 TL çıkma payının davalı şirketten tahsiline karar verilmesinin de doğru olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine, karar verilmesini istemiştir....

        kayıtlarında bu bağlantıyı gösteren satış kayıtları bulunduğunu, müvekkilinin gelinen aşamada ortaklıktan ayrılma talebini davalı şirkete ilettiğini ancak yanıt alamadığını,şirket ana sözleşmesinde pay devrinin genel kurulun iznine tabi bulunduğundan müvekkilinin bedeli mukabilinde ortaklıktan çıkma dışında bir seçeneğinin kalmadığını ileri sürerek TTK 595/5 maddesi gereğince müvekkilinin sermaye payının gerçek değerinin ödenerek ortaklıktan çıkarılmasına,bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde davalı şirketin feshine karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

        yevmiye sayılı ihtarnamesi ve tebliğ şerhi incelendiğinde ise; davacı ortağın davalı Şirketin yönetimi ve yapılan işlemlerden haberdar olmadığını, şirketin kendisine kâr dağıtımı yapmadığını ve şirket bilançolarını inceleme ve bilgi alma hakkının kullandırılmadığını ihtaren belirterek ortaklıktan çıkma hakkını kullanmak istediğini belirterek söz konusu hakkının kullandırılmaması halinde ortaklıktan haklı nedenle çıkma davası açılacağını bildirdiği, dava dilekçesi ekindeki PTT gönderi takip çıktısına göre ihtarnamenin adreste şirketin tanınmadığından bahisle bila tebliğ iade edildiği anlaşılmıştır....

          Esas sayılı dosyasında Ortaklıktan Çıkma ve Çıkma Payı talepli dava davacı adına tarafımızca ikame edildiğini, takip borçlusu davacının davalının hakim ortağı olduğu şirket aleyhine Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/... Esas sayılı dosyasında, ortaklıktan çıkma ve çıkma payı alacağı talepli dava açması sonucunda şirket kayıtlarında yapılan bilirkişi incelemesiyle, davalı ...'...

            Esas sayılı dosyasında Ortaklıktan Çıkma ve Çıkma Payı talepli dava davacı adına tarafımızca ikame edildiğini, takip borçlusu davacının davalının hakim ortağı olduğu şirket aleyhine Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/... Esas sayılı dosyasında, ortaklıktan çıkma ve çıkma payı alacağı talepli dava açması sonucunda şirket kayıtlarında yapılan bilirkişi incelemesiyle, davalı ...'...

              Maddesi uyarınca, kooperatif üyeliğinden çıkan ya da çıkarılan ortağın hakları, ortaklıktan çıktığı veya çıkarıldığı yılın bilançosu çerçevesinde iade edilir. Alacak, anılan bilançonun genel kurulda kabulünden itibaren bir ay içinde muaccel hale gelir. Ortak ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ortaklıktan ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra payına düşen miktarı, kooperatifin temerrüde düştüğü tarihten itibaren faizi ile birlikte isteyebilir. Ayrıca, 1163 sayılı yasanın 17/2 maddesi uyarınca, çıkan yada çıkarılan ortağa yapılacak ödemeler, kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikte ise, genel kurulca üç yılı aşmamak üzere geciktirilebilir. Taraflar arasında davacının, davalı kooperatif üyesi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamakta, uyuşmazlık davacının istifası ve çıkma payı alacağı hususundadır....

                UYAP Entegrasyonu