"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2017/1346 Esas, 2021/281 Karar DAVA TARİHİ : 09.08.2010 HÜKÜM : Kabul Taraflar arasındaki ortaklıktan çıkarılma ve çıkma payı davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; şirket ortağı olan ...'...
çıkan davacının şirkette hissesinin kalmadığını 6102 TTK 598/2.maddesi gereğince ticaret siciline şahsen başvurarak tescil ve ilan ettirebilme imkanının bulunduğu sabit olduğundan ortaklıktan çıkarılma için mahkememizde dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmış ve davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
çıkan davacının şirkette hissesinin kalmadığını 6102 TTK 598/2.maddesi gereğince ticaret siciline şahsen başvurarak tescil ve ilan ettirebilme imkanının bulunduğu sabit olduğundan ortaklıktan çıkarılma için mahkememizde dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmış ve davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ın davacı şirketin ortakları olduğu, davacı şirket tarafından davalı ortakların şirketle ilgilenmedikleri, ortaklığın birlikte yürütülmesinin mümkün olmadığı iddiasıyla davalı ortakların ortaklıktan çıkartılmalarına karar verilmesi talebiyle derdest davanın açıldığı, davalı ortakların ise davacı şirketin müdürü olan ... tarafından şirketin kötü yönetildiği, kendilerine kâr payı ödenmediği gibi bilgi ve inceleme yetkisi de tanınmadığı, bu nedenle ortaklıktan çıkartılmalarına ve çıkma payı ile kâr payının hesaplanarak kendilerine ödenmeleri talebiyle karşı dava açtıkları anlaşılmıştır. Davacı şirket limited şirket olup ortaklıktan çıkma ve çıkarılma TTK 638.madde de düzenlenmiştir....
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı gerekçeye göre; 1-Davacının ortaklıktan çıkma ve davalı /karşı davacının ortaklıktan çıkarılma davalarının, şirketin Bursa 1.ATM'nin 2020/598-2021/129 E/K sayılı kararı ile fesih ve tasfiyesine karar verildiğinden, bu karar kesinleştiğinden davaların konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Davacının çıkma payının 140.000 EURO olarak tahsiline ilişkin davasının reddine, 3-Ortaklıktan çıkma davası yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL, çıkma payı davası yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harç olmak üzere toplam 118,60 TL harcın peşin alınan 13.022,49- TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.903,89-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde yatırına iadesine, 4-Karşı dava yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsiline, 5-Asıl davada, davalı tarafından...
çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu haller dışında anonim şirketten çıkma veya çıkarılma için dava açılmasının mümkün olmamasının sebebi olarak da anonim şirketin güven esasına dayanmamasından bahisle pay sahibinin kişiliğinin önem taşımaması ve sermayenin korunması ilkesi gösterilmektedir. Gerçekten de çıkma talebinde bulunan ortağa şirketten ayrılırken ödenecek pay bedeli, sermayenin iadesinin yapılmasını gerektireceğinden, sermayenin korunması ilkesi gereği anonim ortaklıklarda çıkma veya çıkarılma kurumları kabul görmemiştir. Kaldı ki; anasözleşme ile dahi böyle bir hakkın tanınması mümkün değildir. Bu süreçte anonim şirketler için açılan haklı sebeple fesih ve şirketten çıkma talepli davalardaki Yargıtay uygulaması da bu kurumların kanunda düzenlenmediğinden bahisle davanın reddi yönünde olmuştur. ... Anonim Ortaklığın Haklı Sebeple Feshi, İstanbul 2013 s. 391, dpn. 47 (Y.... HD., E ..., K ... 14.03.2006 t....
İhtarların gönderildiğini, söz konusu ihtarlara bir cevap alınamaması ve borcun ödeneceğine ilişkin geri dönüş yapılmaması üzerine genel kurulun yönetim kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak ve ilgili mevzuat çerçevesinde davacının ortaklıktan çıkarıldığını, davacının ortaklıktan çıkarılma işleminin yapılan ilk kooperatif genel kurul gündemine alınarak genel kurulda görüşüldüğünü, 23.06.2018 tarihli genel kurul toplantısında davacının ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, ortaklıktan çıkarılan davacının kooperatiften alacağının emanet hesaba aktarıldığını, hesap numarası vermesi halinde alacağının kendisine ödeneceğinin bildirildiğini ancak bir cevap alınamadığını, Ortağın FETÖ terör örgütü mensubu olduğunun, hakkında açılan davalar sebebiyle yurt dışına kaçtığının ve vatandaşlıktan çıkarıldığının öğrenildiğini, daha sonra bir Afrika ülkesinden vekalet göndererek Türkiye'de bir yakınına payının ödenmesini talep ettiğini, bu vekaletin sahte olduğunun kooperatif avukatları tarafından...
Davalı vekili, davacının 21.05.2001 tarihi itibari ile kâr payı talep etmesinin mestnetsiz olduğunu, Borçlar Kanunu'nun 126. maddesine göre 5 yıllık zaman aşımının dolduğunu, şirketten çıkma ve çıkarılma yönündeki talebin yerinde olmadığını, şirketin feshine yönelik herhangi haklı bir sebebin varlığının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve uyulan bozma ilamı doğrultusunda, kâr payının istenebilmesi için ortaklar kurulunca bu hususta karar alınması gerektiği, dava konusu uyuşmazlıkta alınmış bu şekilde bir karar bulunmadığı gerekçesi ile bu konudaki istemin reddine ve çıkma payı karşılığı hükmedilen tutara işbu kararın kesinleşme tarihinden itibaren temerrüt faizi uygulanması gerekktiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, davacının kâr payı talebi yönündeki isteminin reddine, hüküm altına alınan 89.752,41 TL çıkma payına kararın kesinleşme tarihinden itibaren temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmiştir....
. - KARAR - Davacı, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 02.07.2013 tarih ve 22 sayılı kararı ile 2012 yılı ürün sezonunda kooperatife ürün vermediği gerekçesiyle kooperatif ortaklığından ihracına karar verildiğini, genel kurul ilanının süresinde yapılmadığını, ilan tutanakları olmadığı halde varmış gibi davranıldığını ileri sürerek, ortaklıktan çıkma kararının iptalini talep ve dava etmiştir....