Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu düzenlemeye dayanılarak yapılan Küçük Sanayi Kooperatifi Anasözleşmesinin "Ortaklıktan Çıkma" başlıklı 13. Maddesi " her ortak, hesap senesi sonunda en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle ortaklıktan çıkabilir. Yönetim kurulu bu hükme uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, yazılı başvurunun kooperatif kayıtlarına girişinden itibaren bir ay içinde kabulden kaçınırsa, ortak, çıkma dileğini noter aracılığı ile yönetim kuruluna bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir." şeklinde olup yine yanı Anasözleşmenin "Ortaklıktan Çıkarma" başlıklı 14. Maddesi " Durumları aşağıda gösterilen hallere uyanlar yönetim kurulu kararları ile ortaklıktan çıkarılır. 10 uncu madde de yazılı ortaklık şartlarını kaybedenler, Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığı ile yapılacak ihtarı takip eden on gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır....

, limited şirketlerde ortaklıktan haklı sebeplerle çıkma hususu özel olarak düzenlenmiş olmadığından bu hususta TTK md.245 kolektif şirketler için öngörülen haklı sebeplerin kıyasen uygulanacağı ve bir ortağın şirketten çıkmasının en son çare olması gerektiği hususları dikkate alınarak asıl dava davalısı-birleşen dava davacısının anılan düzenlemeler ve uygulama doğrultusunda ortaklıktan çıkma koşullarının oluşmadığı ve şirketin mevcut durumuyla da sermayesinin borca batık olduğu, ortaklıktan çıkma ve kar payı hesabının da yapılamadığı anlaşılmış olup birleşen dava talepleri yönüyle de davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2017/1346 Esas, 2021/281 Karar DAVA TARİHİ : 09.08.2010 HÜKÜM : Kabul Taraflar arasındaki ortaklıktan çıkarılma ve çıkma payı davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; şirket ortağı olan ...'...

      çıkan davacının şirkette hissesinin kalmadığını 6102 TTK 598/2.maddesi gereğince ticaret siciline şahsen başvurarak tescil ve ilan ettirebilme imkanının bulunduğu sabit olduğundan ortaklıktan çıkarılma için mahkememizde dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmış ve davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        çıkan davacının şirkette hissesinin kalmadığını 6102 TTK 598/2.maddesi gereğince ticaret siciline şahsen başvurarak tescil ve ilan ettirebilme imkanının bulunduğu sabit olduğundan ortaklıktan çıkarılma için mahkememizde dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmış ve davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            ın davacı şirketin ortakları olduğu, davacı şirket tarafından davalı ortakların şirketle ilgilenmedikleri, ortaklığın birlikte yürütülmesinin mümkün olmadığı iddiasıyla davalı ortakların ortaklıktan çıkartılmalarına karar verilmesi talebiyle derdest davanın açıldığı, davalı ortakların ise davacı şirketin müdürü olan ... tarafından şirketin kötü yönetildiği, kendilerine kâr payı ödenmediği gibi bilgi ve inceleme yetkisi de tanınmadığı, bu nedenle ortaklıktan çıkartılmalarına ve çıkma payı ile kâr payının hesaplanarak kendilerine ödenmeleri talebiyle karşı dava açtıkları anlaşılmıştır. Davacı şirket limited şirket olup ortaklıktan çıkma ve çıkarılma TTK 638.madde de düzenlenmiştir....

              HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı gerekçeye göre; 1-Davacının ortaklıktan çıkma ve davalı /karşı davacının ortaklıktan çıkarılma davalarının, şirketin Bursa 1.ATM'nin 2020/598-2021/129 E/K sayılı kararı ile fesih ve tasfiyesine karar verildiğinden, bu karar kesinleştiğinden davaların konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Davacının çıkma payının 140.000 EURO olarak tahsiline ilişkin davasının reddine, 3-Ortaklıktan çıkma davası yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL, çıkma payı davası yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harç olmak üzere toplam 118,60 TL harcın peşin alınan 13.022,49- TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.903,89-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde yatırına iadesine, 4-Karşı dava yönünden Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsiline, 5-Asıl davada, davalı tarafından...

                İhtarların gönderildiğini, söz konusu ihtarlara bir cevap alınamaması ve borcun ödeneceğine ilişkin geri dönüş yapılmaması üzerine genel kurulun yönetim kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak ve ilgili mevzuat çerçevesinde davacının ortaklıktan çıkarıldığını, davacının ortaklıktan çıkarılma işleminin yapılan ilk kooperatif genel kurul gündemine alınarak genel kurulda görüşüldüğünü, 23.06.2018 tarihli genel kurul toplantısında davacının ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, ortaklıktan çıkarılan davacının kooperatiften alacağının emanet hesaba aktarıldığını, hesap numarası vermesi halinde alacağının kendisine ödeneceğinin bildirildiğini ancak bir cevap alınamadığını, Ortağın FETÖ terör örgütü mensubu olduğunun, hakkında açılan davalar sebebiyle yurt dışına kaçtığının ve vatandaşlıktan çıkarıldığının öğrenildiğini, daha sonra bir Afrika ülkesinden vekalet göndererek Türkiye'de bir yakınına payının ödenmesini talep ettiğini, bu vekaletin sahte olduğunun kooperatif avukatları tarafından...

                  Davalı vekili, davacının 21.05.2001 tarihi itibari ile kâr payı talep etmesinin mestnetsiz olduğunu, Borçlar Kanunu'nun 126. maddesine göre 5 yıllık zaman aşımının dolduğunu, şirketten çıkma ve çıkarılma yönündeki talebin yerinde olmadığını, şirketin feshine yönelik herhangi haklı bir sebebin varlığının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve uyulan bozma ilamı doğrultusunda, kâr payının istenebilmesi için ortaklar kurulunca bu hususta karar alınması gerektiği, dava konusu uyuşmazlıkta alınmış bu şekilde bir karar bulunmadığı gerekçesi ile bu konudaki istemin reddine ve çıkma payı karşılığı hükmedilen tutara işbu kararın kesinleşme tarihinden itibaren temerrüt faizi uygulanması gerekktiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, davacının kâr payı talebi yönündeki isteminin reddine, hüküm altına alınan 89.752,41 TL çıkma payına kararın kesinleşme tarihinden itibaren temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu