DELİLLER: Ticaret Sicil Kayıtları, Şirket Ticari Defterleri, ortaklık pay defteri, emsal Yargıtay Kararları delil olarak değerlendirilmiştir. GEREKÇE: Dava ortaklıktan çıkma, kârpayı ve çıkma akçesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde ve dava dilekçesi ekinde yer alan 28/07/2017 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi incelendiğinde, davalı şirketin merkezinin .../İstanbul olduğu anlaşılmıştır. HMK'nın 14/2. maddesi gereğince ortakların, ortaklıktan doğan haklarına ilişkin olarak şirkete karşı açacakları davada şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olduğundan, dosya üzerinde yapılan incelemede tensiben Mahkememizin yetkisizliğine, İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğu anlaşılmakla, Davacının davalıya karşı açmış olduğu ortaklıktan çıkma ve kârpayı ve çıkma akçesi istemine ilişkin davasının, HMK 14. maddesi göz önüne alınarak mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, HMK. nun 20....
Limited ve anonim şirketlerde, şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi haller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış, doktrinde ve Yargıtay -----....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, davacının dava dışı kardeşine verdiği vekaletnamede, davacı adına para tahsil etme yetkisi bulunmadığı, bu nedenle dava dışı kardeşe yapılan ödemenin davacıya yapılmış sayılamayacağı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının adi ortaklıktan alacağı olup olmadığı konusunda ortaklığa ait kayıtlar incelenerek yapılan bir değerlendirme olmadığı, bu durumda mahkemece idareci ortak olan davalıdan adi ortaklığa ait defter ve hesapları istenip tarafların anlaşıp anlaşamadığı yönler üzerinde durularak, anlaşamadıkları hallerde B.K. 538 ve sonraki maddeleri gözetilerek mahkemece ortaklığın bizzat tasfiyesi yoluna gidilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesi üzerine yapılan yargılama sonunda, bilirkişi raporu ile davacının adi ortaklık nedeniyle 711.166,67 YTL kar payı alacağı olduğunun belirlendiği, davacının kar payı dışındaki taleplerinden vazgeçmesi nedeniyle davanın...
Hukuk Dairesi'nin bozma ilamı doğrultusunda dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli mali müşavir bilirkişi Ali Dursun Koç'tan alınan raporda da belirtildiği üzere; Davacı T1'ün T2 Şirketindeki çıkma payının 2.006.913,83 TL, Davacı T3 davalı T2 çıkma payının 1.572.250,02 TL olduğu, belirlenen çıkma payı içerisinde kâr yolu ile sağlanmış kaynaklardan edinilmiş varlıklardan davacıların payına düşen tutarın öz sermayenin içinde hesaplanmış olması nedeniyle ayrıca çıkma payı dışında kâr payı verilmesinin de söz konusu olamayacağından davacıların vekilinin istinaf başvurusunun bu gerekçelerle esastan kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, her iki davada da alternatif çözüm yöntemi olarak davacıların ortaklıktan çıkma payı karşılığında çıkarılmalarına karar vermek gerekmiştir. Davalı şirketler vekilince Yargıtay 11....
Maddesine dayalı limited şirkette haklı sebeple ortaklıktan çıkma ve aynı kanun 641.maddesine göre ayrılma akçesi talebi ile bu mümkün olmadığı takdirde limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Ortaklıktan çıkma ve çıkarılmayı düzenleyen TTK 638.maddesinde; "Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirli şartlara bağlayabilir. Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir." düzenlemesi mevcuttur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1114 KARAR NO : 2024/62 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 11/09/2015 KARAR TARİHİ : 25/01/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize verdiği 26/04/2013 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ... Tekstil San Tar Hayv Tic Ltd Şti'nin % 25 payına sahip ortağı olduğunu, diğer ortağı ...'ın şirketin % 75 payına sahip olduğunu, şirketin müdürlüğünü 10/08/2007 tarihinden itibaren 10 yıl süre ile müdürlüğe seçilen davalı ...'...
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili istemine ilişkindir. İstinaf başvurusu ise esas dava içinde davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddi ara kararına ilişkindir.İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.. Davacı, davalı şirkette hissedar olduğunu, şirket yöneticisi müdürlerin kendisini dışladığını bilgi vermediklerini, yöneticilerin şirketi zarara uğrattığını, kar payı verilmediğini ileri sürerek, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca, şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF İTİRAZLARI: Davacı vekili katılma suretiyle sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı T6'nın istinaf talebinin reddi gerektiğini, yerel mahkeme tarafından davacının yoksun kaldığı kar bedelinin reddi kararının hatalı olduğunu, yerel mahkemece davacının haksız bir şekilde ortaklıktan çıkarıldığına karar verilmesine rağmen sanki kendisi ortaklıktan çıkmış gibi kar payı isteyemeyeceğine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece davacının ortak olduğu süre boyunca şirketin elde ettiği ve paydaşlara düşen kar payının belirlenerek veya mümkün olan en yakın tarihte belirlenmesini sağlayarak davadan sonra yapılacak olan ilk kar payı dağıtımı esnasında davacıya ait kar payının da ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, davalı T5 yönünden davanın reddine karar verilmesinin yersiz olduğunu, bu davalının diğer davalı T6'nın annesi olup bu davalı üzerinden mal ve para kaçırıldığını, bu davalının da haksız kazanç sağladığını iddia ederek davalı T6'nın istinaf talebinin reddine...
İSTİNAF İTİRAZLARI: Davacı vekili katılma suretiyle sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı T6'nın istinaf talebinin reddi gerektiğini, yerel mahkeme tarafından davacının yoksun kaldığı kar bedelinin reddi kararının hatalı olduğunu, yerel mahkemece davacının haksız bir şekilde ortaklıktan çıkarıldığına karar verilmesine rağmen sanki kendisi ortaklıktan çıkmış gibi kar payı isteyemeyeceğine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece davacının ortak olduğu süre boyunca şirketin elde ettiği ve paydaşlara düşen kar payının belirlenerek veya mümkün olan en yakın tarihte belirlenmesini sağlayarak davadan sonra yapılacak olan ilk kar payı dağıtımı esnasında davacıya ait kar payının da ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, davalı T5 yönünden davanın reddine karar verilmesinin yersiz olduğunu, bu davalının diğer davalı T6'nın annesi olup bu davalı üzerinden mal ve para kaçırıldığını, bu davalının da haksız kazanç sağladığını iddia ederek davalı T6'nın istinaf talebinin reddine...
Şirketin devam ettirilmesinde pay sahipleri, şirket çalışanları ve toplumun menfaati olduğundan, davacı pay sahibinin ortaklıktan çıkarılması durumun da diğer pay sahiplerinin menfaatleri korunacağı gibi, yönetimde etkisi olmayanve uzun süredir kar payı almamış, şirketin yatırımlarını yüklü miktarda finanse eden ve şirketle ihtilafa düşmüş bulunan davacının da menfaatlerinin korunacağı sonucuna varılmıştır....