Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti,'nin münfesih olduğunun tespiti veya haklı nedenle feshi istemine ilişkindir. TTK 376/2 Md.'de münfesih olma durumu, TTK 636/3 Md. İse haklı nedenle şirketin feshi ve ortaklıktan çıkarma hususu düzenlenmiştir. Haklı sebeplerin neler olduğu TTK'da açıkça düzenlenmemiş olup gerek doktrin gerekse yargı içtihatlarının bu konuda gözönüne alınması gerekmektedir. Bu kapsamda somut dava incelendiğinde her şeyden önce sicil kayıtlarına göre davacının Ltd. Şti. Müdürü iken görev süresinin 05.09.2019 tarihinde son bulduğu, o tarihten sonra şirkete yeniden müdür atanmadığı, şirketin zorunlu organlarının eksik olduğu, yaptırılan mali incelemelere göre gerek davacı ortak için gerekse dava dışı ortak ... için huzur hakkı mahiyetinde ücret ödemelerinin gidere kaydedilmeyip ortağın borcuna 309.098,72 TL bedel kaydedildiği, bu hususun ortaklar arasındaki güven ilişkisini tamamen ortadan kaldırdığı, ayrıca ticari defterlerin davacı ortak ve dava dışı ortak ...'...

    Şti,'nin münfesih olduğunun tespiti veya haklı nedenle feshi istemine ilişkindir. TTK 376/2 Md.'de münfesih olma durumu, TTK 636/3 Md. İse haklı nedenle şirketin feshi ve ortaklıktan çıkarma hususu düzenlenmiştir. Haklı sebeplerin neler olduğu TTK'da açıkça düzenlenmemiş olup gerek doktrin gerekse yargı içtihatlarının bu konuda gözönüne alınması gerekmektedir. Bu kapsamda somut dava incelendiğinde her şeyden önce sicil kayıtlarına göre davacının Ltd. Şti. Müdürü iken görev süresinin 05.09.2019 tarihinde son bulduğu, o tarihten sonra şirkete yeniden müdür atanmadığı, şirketin zorunlu organlarının eksik olduğu, yaptırılan mali incelemelere göre gerek davacı ortak için gerekse dava dışı ortak ... için huzur hakkı mahiyetinde ücret ödemelerinin gidere kaydedilmeyip ortağın borcuna 309.098,72 TL bedel kaydedildiği, bu hususun ortaklar arasındaki güven ilişkisini tamamen ortadan kaldırdığı, ayrıca ticari defterlerin davacı ortak ve dava dışı ortak ...'...

      in vefat ettiği, anılan ortağın vefatından sonra mirasçıları ile davalı ... arasında yapılan 20.07.2011 tarihli noterce onaylanmış “Kollektif Şirket Sözleşmesi Tadili” başlıklı sözleşme ile mirasçıların şirkete ortak olmalarına mevcut ortak Ercan tarafından rıza ve muvafakat edildiği belirtilerek, buna göre şirketin ortakları, unvanı ve sermayesi hususlarında değişiklikler yapılmıştır....

        Evleri sitesi C Blokta 14 adet bağımsız iş yeri olduğunu, sitedeki diğer maliklere tapu devri yapılmadan önce açık yüzme havuzu ve terasının 342 ada 1 parselde bulunan C blok 10 nolu müvekkiline ait bağımsız bölüm kapalı yüzme havuzunun eklentisi olduğunun kabul edildiğini, bu bağımsız bölümün 99 yıl süreyle kullanılacağının tapuya tescil edildiğini, ... Evleri Site Yönetim planının 1-c-1 maddesine göre tüm havuzların ortak kullanımının müvekkil şirketin malik olduğu parseldeki açık ve kapalı yüzme havuzları ayrılarak belirtildiğini ve ortak alan dışında gösterildiğini 23/01/2011 tarihinde kat malikleri genel kurul toplantısı düzenlendiğini ve usulsüz olarak 1-c-1 maddesinin değiştirildiğini, kullanım hakkı müvekkiline ait olan açık yüzme havuzunun ortak alan içine alınması kararının alındığını, bu karara yönelik Büyükçekmece 3....

          Somut olayda ise, davacı salt ödeme ve benzeri nedenlere dayanarak borçlu olmadığının tespitini değil, davalı kooperatife tercihli (peşin bedeli) üye olduğunu ve bu sebeple genel giderler dışında kalan inşaat finansman giderine yönelik olarak kararlaştırılan aidat bedellerinden sorumlu olmayacağını ileri sürerek iş bu davayı açtığına göre, davacının peşin bedel ödeyerek ortak olduğunun, diğer anlatımla normal statüde ortak olmadığının tespiti istemine dayalı menfi tespit davası bakımından hukuki bir durumun belirlenmesine yönelik bu dava, salt malvarlığı hukukuna ilişkin bir dava kapsamında görülemeyeceğinden, görev hususunun parasal değere göre belirlenmesi de mümkün bulunmamaktadır....

            ve ...’ye kaldığını, ... payının tek mirasçısı ...’a ondan da vekil edenlerine intikal ettiğini, taksim iddiasının gerçek dışı olduğunu, taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesine ilişkin davanın sürüncemede bırakılması amacıyla eldeki davanın açıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, davacıların taşınmazlara yönelik tapu iptali ve tescil talepleri, davacılardan ... ve ...’ın muhdesata ilişkin talepleri ile davacılardan ...’ın taşınmaz üzerindeki binaya ilişkin taleplerinin reddine, davacılardan ...’ın 851 ada 1 parsel üzerindeki ağaçlara ilişkin talebinin kabulü ile ziraat bilirkişi raporunda gösterilen kavak ağaçları dışındaki ağaçların davacı ...’a ait olduğunun tespiti ile beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Ne var ki, tüm dosya kapsamı ve dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarından her iki parsel arasında daha önce taşınmazları ayıran 60 cm kalınlığında ortak duvar bulunduğu, ... tespiti sırasında davalıya ait 280 ada 10 parsel içerisinde bırakıldığı ve tespitten sonra davalı tarafından yıkıldığı, yeni inşaat sınırının ... sınırından 30 cm içeri çekilmesi neticesinde uzman fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmın oluştuğu, bu kısmın ortak duvarın davacı tarafında kalan kısmı olduğu, ancak ... tespiti sırasında davalıya ait olan 280 ada 10 parsel içerisinde bırakıldığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca mahkemece; fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile belirtilen kısım yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi isabetsizdir....

                den minibüs hattını satın alarak davalı kooperatife ortak olmak suretiyle yolcu taşıması yaptığını, bahsi geçen ortaklıktan ayrılmadığı gibi ihraç da edilmediği halde davalı kooperatif yöneticilerinin, davacının kaydının silinmiş olduğundan bahisle, davacıyı yolcu taşıma sırasına sokmadıklarını ileri sürerek, davacının davalı kooperatife ortak olduğunun tespiti ile yolcu taşıma hakkına vaki haksız el atmanın önlenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kooperatif bünyesinde bir kaç yıl çalıştıktan sonra hattını dava dışı Mehmet Zorlu'ya devredip yurtdışına gittiğini, 15 yıl kadar kooperatifle hiçbir iletişimi olmadığını, herhangi bir ödeme de yapmadığını, genel kurul hazirun cetvellerinde Mehmet Zorlu'nun isminin olduğunu, uzun yıllar kooperatifle iletişimini kesen davacının üyelik hakkından zımnen vazgeçtiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  Bu nitelikteki kararların batıl olduğunun tespiti davası açabilmek için kararlara muhalif olmak gerekmediği gibi, açılacak dava da herhangi bir süreye tabi değildir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 45/2. maddesi, "Genel kurul sözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı sözleşmede gösterilir....

                    ın şirketin ortak ve yöneticisi olmadığı, ödeme emri tanzimi için ya davacının iştigal ettiği sahte fatura işi için adına mükellefiyet tesisi gerektiği yada şirketin kuruluşunun muvazaalı olduğunun tespiti için asliye ticaret mahkemesine dava açılarak ile şirket hisselerinin adına tescili kararı alındıktan sonra ödeme emri tanzim edilebileceği gerekçesi ile ödeme emirlerinin iptaline karar verildiği, kararın istinafı üzerine dosyanın İstanbul BİM 6. Vergi Dava Dairesi'nin 25/06/2019 tarih 2019/1162 Esas, 2019/1885 Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, temyiz üzerine, Danıştay 3. Dairesi'nin 30/12/2021 tarih 2019/6707 Esas 2021/6674 Karar sayılı ilamı ile temyiz isteminin reddine, İstanbul BİM 6. Vergi Dava Dairesi'nin 25/06/2019 tarih 2019/1162 Esas 2019/1885 Karar sayılı kararının onanmasına karar verilmesi üzerine, ... A.Ş. Şirketihis hisselerinin davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu