Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 01/08/2007 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden bir çocuklarının olduğunu, evlilik birliğinin bozulmasında davalı tarafın kusurlu olduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, tarafların arasında duygu ve düşünce birliğinin kalmadığını, evlilik birlikteliklerinin imkansız hale geldiğini, taraflar arasındaki reddedilen boşanma davasından sonra tekrar evlilik birliğinin fiilen kurulamadığını iddia etmiş, bu nedenle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

çocuğa babaannesinin yanında yediği her şeyi zorla kusturduğunu, kavgacı yapısıyla işten çıkarıldığını belirterek evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek lehine 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; boşanma ve nafakalar bakımından istinaf talepleri bulunmadı ğını belirterek velayet ve kişisel ilişki kurulmaması bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Dava; evlilik birliğinin temelinsen sarsılması hukuksal sebebine dayalı (TMK 166/1- 2) boşanma ve ferilerine yöneliktir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı erkek tarafından boşanma ve nafaka yönünden istinaf taleplerinin bulunmadığı belirtilerek velayet ve kişisel ilişki bakımından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    ile ortak çocuk arasında kurulacak kişisel ilişki de çocukların üstün yararı yanında analık ve babalık duygularının da tatmin edilmesi gerekmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ayrılık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı kadın tarafından, kabul edilen boşanma ve reddedilen ayrılık davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı- davalı erkeğin boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanmaya neden olan olaylarda davacı-davalı erkek tamamen kusurlu olup, davalı-davacı kadının kusurlu bir davranışı kanıtlanmamıştır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır....

        Aile Mahkemesi'nin 2013/1620 Esas sayılı dosyası ile açılan boşanma davasında tarafların ayrılığına karar verildiğini, bu kararın 28/06/2018 tarihinde kesinleştiğini, aradan geçen bir yıllık sürede ortak hayatın yeniden kurulmadığını belirterek, ayrılık kararı üzerine ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 70.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı - davalı erkek birleşen davaya cevap dilekçesi sunmamış, davacı - davalı erkek vekili 08/11/2019 tarihli ön inceleme celsesinde birleşen davanın reddini savunmuştur. Davalı - davacı kadın vekili süresinde sunduğu 30/07/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının bir yıllık ayrılık süresi dolmadan açıldığından usulden reddi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

        Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir (TMK m.166/4). Eldeki davaya dayanak olan ve davacı tarafından daha önce açılan Kastamonu 1....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı koca tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemenin erkeğin açtığı boşanma davasının reddi, kadının açtığı boşanma davasının kabulüne ilişkin kararı her iki tarafın temyizi üzerine, davacı-davalı kocanın da boşanma davasının kabulü gerektiği yönünde bozulmuş; diğer temyiz itirazları incelenmemiştir. Bozma sebebine göre davalı-davacı kadının davası yönünden yeniden hüküm kurulması gerekir. Hal böyleyken mahkemece bozmaya uyulduğu halde davalı-davacı kadının davası ve ferileri kesinleştiğinden bahisle hüküm kurulmaması doğru değildir (HMK.297/2.md.)....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca hükmün tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin tüm, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebi ispatlanmış olursa hakim boşanma veya ayrılığa karar verir. (TMK m 170). Dava yalnız ayrılığa ilişkinse boşanmaya karar verilemez. Dava boşanmaya ilişkinse ancak ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunduğu takdirde ayrılığa karar verilebilir. Ayrılığa bir yıldan üç yıla kadar bir süre için karar verilebilir. Bu süre ayrılık kararının kesinleşmesiyle işlemeye başlar. ( TMK m. 171)....

            Mahkemece, bozma ilamına uyulmakla her iki dava hakkında da yeniden hüküm kurulması gerekirken karşılıklı boşanma davaları bakımından kararın kesinleştiğinden bahisle yeniden hüküm kurulmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğre temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.12.2018 (Pzt.)...

              UYAP Entegrasyonu