GAYRİMENKUL DANIŞMANLIĞI A.Ş. vekili tarafından duruşma istemli olarak, temyiz edilmiş,duruşma istemi giderden reddedilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescili niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle: "Orman kadastro sınırı içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davalarında bir yerin niteliğinin kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanması suretiyle belirleneceği, böyle bir yere ilişkin kamulaştırma işleminin yok hükmünde olduğu ve mülkiyet hakkı kazandırmayacağı gibi taşınmazın niteliğini de değiştirmeyeceği açıklandıktan sonra, orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar bulunmadığından bilirkişi raporunun denetlenemediği, ayrıca orman kadastrosunun iptali istemli açılmış dava bulunup bulunmadığı konusunda da araştırma yapılmadığı belirtilerek, orman kadastrosuna ait orijinal renkli orman kadastro haritası ve onaylı çalışma tutanakları getirtilip orman kadastrosunun...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat davası ile Orman Genel Müdürlüğü'nce açılan birleştirilen tapu iptal ve tescile ilişkin davada yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı ... katılma yoluyla davacı kişiler vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava ve birleştirilen dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat; Orman Genel Müdürlüğü'nce açılan birleştirilen dava tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle: ‘‘Orman kadastro sınırı içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davalarında bir yerin niteliğinin kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanması suretiyle belirleneceği, böyle bir yere ilişkin kamulaştırma işleminin yok hükmünde olduğu ve mülkiyet hakkı kazandırmayacağı gibi taşınmazın niteliğini de değiştirmeyeceği, orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar bulunmadığından bilirkişi raporunun denetlenemediği, ayrıca orman kadastrosunun iptali istemli açılmış dava bulunup bulunmadığı konusunda da araştırma yapılmadığı belirtilerek, doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, orman kadastrosuna ait orijinal renkli orman kadastro haritası ve onaylı çalışma tutanaklarının...
Mahkemece bozma ilamına uyularak ıslah harcı tamamlattırılmış, ve yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne ve 29.879,88.-TL maddi tazminatın, tapu iptal kararının kesinleştiği tarih olan 18/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Dosya kapsamından, tazminat isteğine dayanak ... köyü (mahallesi), 5518 ada 8 parsel sayılı 503,24 m² yüzölçümündeki taşınmazın, tapuda “Arsa” vasfıyla davacılar ve dava dışı Döne Tonga ve Hazine adına hisseli olarak kayıtlı iken, Orman Yönetimi tarafından açılan tapu iptali ve tescil istemli dava nedeniyle ...2....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 14.11.1948 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1951 yılında 5653 Sayılı Yasaya göre makiye ayırma işlemi 05.07.1991 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise 28.09.1956 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazların evveliyatını oluşturan 10 numaralı parselin 1956 yılındaki kadastro sırasında 7380 m2 yüzölçümüyle gerçek kişiler adına tesbit ve tescil edildiği, daha sonra 10 parsel hakkında ... tarafından açılan 2003/137 E. numaralı (bozmadan sonra 2005/382) orman şerhinin silinmesi istemli davada Yargıtay 20....
Orman Yönetiminin taraf olmadığı, Hazinenin tapu iptal tescil davasının reddine ilişkin mahkeme kararı karşısında, kesinleşen orman kadastrosu daha güçlü bir delil sayılacağı, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulunan ve hukuken orman olan taşınmaz hakkında, kadastro yoluyla oluşturulan tapu kaydı yolsuz tescil niteliğinde olduğu, uzman bilirkişi Neşet ... tarafından düzenlenen raporda, “çekişmeli taşınmazın 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosunda tamamının orman sınırları dışında, 1976 yılında yapılan işlemde de ise (A) ile gösterilen 197 m2 bölümünün orman sınırları içinde, yüzölçümüm hesaplanmayan ve taranmayan diğer bölümünün ise orman sınırları dışında bırakıldığı belirlenmiştir....
Orman sınırları içinde kalan ve orman rejimi dışına çıkartılan yerlerde tapu ve iskan kayıtlarına değer verileceğini öngören 3402 sayılı Kanun'un 45. maddesi hükümlerinin Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün, 1987/31-13 ve 14.03.1989 gün 1988/35-13, 13.06.1989 gün, 1989/7-25 sayılı kararlarıyla iptal edildiği ve T.M.K.’nın 1026. (E.M.Y. 934 - İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği açıktır. Öte yandan, 6292 sayılı Kanun'un 7. maddesinin 1. ve 2. fıkralarındaki düzenlemelere göre iade edilecek taşınmazların; hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle açılan davalar sonucunda tapuları iptal edilen ve 2/A veya 2/B niteliğinde Hazine adına tescil edilen taşınmazlar olduğu anlaşılmaktadır....
Çekişmeli taşınmazın tapuda davalı gerçek kişi adına kayıtlı olduğu, tapu iptal ve tescil istemiyle açılan davada, davalı sıfatının tapu maliki gerçek kişiye ait olduğu, Hazinenin davalı sıfatının bulunmadığı, Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 21.04.2003 gün ve 1999/527-211 sayılı kesinleşmiş kararıyla, ... ... tarafından ... aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasının, hak düşürücü süreden red edilmesi nedeniyle, dava sebebi farklı olduğundan somut olay için kesin hüküm oluşturmasa da, Asliye 2....
Daha sonra Hazine tarafından açılan ve Orman Yönetiminin katıldığı dava sonucu Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.03.2007 gün 2001/16-2007/22 sayılı kararıyla çekişmeli 112 ada 8 parselin 2.750 m2 yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, temyiz üzerine Dairece onanarak kesinleşmiştir. Bunun üzerine davacı ... ...; 112 ada 8 parselin Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.03.2007 gün 2001/16-2007/22 sayılı kararıyla orman yapılan 2.750 m2 yüzölçümlü bölümü dışında kalan ve DSİ tarafından kamulaştırılmadığı iddia edilen 3.370 m2 yüzölçümlü bölümüne yönelik olarak tapu maliki DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine temyize konu tapu iptali ve tescil davasını açmıştır.Orman araştırması Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.03.2007 gün 2001/16-2007/22 sayılı dosyasında yapılmış olup, temyize konu dosyada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi orman araştırmasını gerektirir bir durumda bulunmadığından temyiz incelemesi Yargıtay 8....