Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ölçülülük, sınırlandırma ile ulaşılmak istenen amaç bakımından sınırlandırmanın gerekli ve orantılı olmasını gerekli kılar. Olayda tarafların uzun süreden beri fiilen ayrı yaşadıkları davalı kocanın mal varlığının bir kısmını elden çıkarma yönünde girişimlerde bulunduğu toplanan delillerden anlaşıldığına göre, davalının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasında gereklilik bulunduğu gerçekleşmiştir. Ne var ki sınırlandırma ölçülü olmalıdır. Mahkemece davalıya ait dört parça taşınmaz ile araç üzerindeki tasarrufun sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Bu mal varlığı değerlerinden 590 parsel numaralı olanı "bahçeli kargir üç katlı altı daireden" müteşekkil apartman olup, diğerleri ise Hendek'te "tarla" vasfında gayrimenkullerdir. Taşınmazların sayı ve nitelikleri dikkate alındığında sınırlandırma ile ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli olanın üstünde ve ölçüsüz olduğu görülmektedir....

    İncelenen dosya kapsamına göre, uygulama kadastrosu sırasında tesis kadastrosu ile oluşan sınırın aynen esas alındığı, bir tersimat veya ölçü hatasının bulunmadığı, fen bilirkişi raporunda ve bu rapor esas alınarak oluşturulan hükümde, tesis kadastrosu sırasında taraflar arasındaki mülkiyete ilişkin sınırların yanlış belirlendiğine ilişkin iddianın, sınırın hendeğin ortası olması gerektiği kanaati ile fen bilirkişi raporunda ve mahkemece sınırlandırma hatası olarak nitelendirildiği anlaşılmaktadır....

      Fotogrametrik haritalara dayalı kadastro çalışmalarında parsel sınırı teşkil etmeyen çizgiler esas alınarak sınırlandırma yapılmış olması, sınırlandırma hatası olarak kabul edilmiştir....

      Sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için bölgede orman sınırlandırması ve orman sınırlarında değişiklik yapılmış ise orman sınırlandırma ve orman sınırlarında yapılan değişikliklerle ilgili yönetimsel işlemlerin dayanağı harita ve eki belgelerin kesinleşme günlerini gösterecek şekilde Orman İdaresinden getirtilmesi, bundan sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, dava konusu taşınmazın bulunduğu belde yada köye komşu köyler halkından seçilecek yerel, uzman ormancı bilirkişi ve uzman bilirkişi tapu ... memuru hazır olduğu halde taşınmaz başında yeniden keşif yapılması, geniş kapsamlı kadastro paftasının ölçeği ile orman sınırlandırma harita ve tutanağı yapılmış ise orman sınırlarındaki 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı kanunla değişik 2 ve aynı yasanın 2896, 3302 ve 3373 sayılı yasalarla değişik 2/B maddesi hükmü uyarınca yapılan değişikliklerle ilgili haritaların ölçekleri mera tahsis haritasının ölçeği eşitlendikten sonra yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle haritaların...

        Maddesine esas ve TKGM 2019/13 ayılı genelge ile TKGM sınırlandırma ve Ölçü Hataları genelgesi konu herhangi bir hata bulunmadığı, davacı yana ait parselde yüzölçümü hatası olduğu parselin aslında 8.040,00 m 2 olduğu dava konusu 1523 parsel no.lu taşınmazda sınırlandırma ve ölçü hatası yapılmamış olup yüzölçüm (alan) hesaplaması yapılırken planmetre ile hesaplandığından hesaplama hatası olabileceği, 1/5000 ölçekli E18- d-02- c astrolon pafta kullanılarak pafta bilgisayar ortamında sayısallaştırılmış ve dava konusu 1523 parsel no.lu taşınmaz aslında 8.040,00 m 2 olduğu teknik olarak hükme esas alınabilecek hava fotoğrafları ile yerin kıyaslanması, üst üste oturtulması ve yapılan ölçümle net bir şekilde teknik olarak dosyada sunulu bulunan asıl ve ek bilirkişi kadastro teknikeri ile harita mühendisinin ortak hazırladığı bilirkişi raporları tespit edildiği dava dosyamızdan anlaşılmıştır....

        Kadastro Müdürlüğünün 02.02.2015 tarihli (iki kişilik) teknik bilirkişi raporunda, kadastro paftasıyla sınırlandırma krokisinin birbirini teyit etmediği, pafta sınırlandırma haritası ve toprak tevzi haritaları incelendiğinde pafta ile sınırlandırma haritası arasında farklılığın bulunduğu, paftasında düz olarak çizilen sınırın sınırlandırma haritasında “S” şeklinde çizildiği ve paftasında parselin sınırının hatalı olarak çizildiği, krokide kırmızı çizginin (“S” şeklinde çizilen) sınırlandırma haritasındaki sınır olduğu ve mavi çizginin ise ( Düz çizgi şeklinde olan ) paftasında hatalı olarak çizilen sınır olduğu belirtilmiştir. Davacı vekilince temyiz dilekçesine eklenen ... Kadastro Müdürlüğünün 02.06.2015 tarihli ( beş kişilik) teknik bilirkişi raporunda da benzer sonuca varıldığı görülmektedir. Mahkemece mahallinde icra edilen birinci ve ikinci keşif sonucu dosyaya ibraz edilen fen bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu anlaşılmaktadır....

          Bu maddede düzeltmenin ölçü, sınırlandırma, tersimat veya hesaplama hatalarını saptanması halinde yapılabileceği açıklandığından öncelikle bu kavramların ne anlama geldiği üzerinde durulmalıdır. Kadastro Sırasında veya Sonrasında Yapılan İşlemlerle Geometrik Durumları Kesinleşmiş Olan Taşınmazlarda Ölçü, Sınırlandırma, Tersimat ve Hesaplamalardan Doğan Hataların Düzeltilmesine İlişkin Yönetmeliğin “ölçü, tersimat, hesaplama ve sınırlandırma hataları” başlıklı 6.maddesi hükmüne göre “hataların ölçü, tersimat veya hesaplamada meydana geldiği, taşınmazın sınırlarında eylemli değişiklik olmadığı, hatanın nedeni ve düzeltme şekli Kadastro Müdürünce görevlendirilen ekip tarafından düzenlenecek rapor ve ek krokide gösterilmek suretiyle belirlenir” denilmiştir....

            Tüm bu yönler gözönünde tutularak genel kadastro ve orman sınırlandırma çalışmalarının aynı tarihte yapıldığı da nazara alınmak suretiyle bu yere ait memleket haritası, hava fotoğrafları, amenajman planları ile yetkili orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen ve kesinleşen harita ve tutanakların eksiksiz olarak getirtilip dosya arasına konulması, ondan sonra yerel, teknik ve ormancı bilirkişiler aracılığıyla yerlerine uygulanması, dava konusu yerlerin orman sayılan yerlerden olup olmadığının kesin olarak belirlenmesi, bu belirleme sonunda eğer taşınmaz kesinleşmiş orman sınırlandırma haritası dışında kalan bir yer ise, böyle bir yer artık 6831 sayılı Orman Kanununun 1. maddesi hükmü uyarınca orman sayılamaz ise de aynı kanunun 17. maddesine göre kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 13.12.2010 gün ve 2010/13213-13882 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istemine ilişkindir. Davalı, hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dairemizce 23.11.2011 tarihinde karar onanamıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu