Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

inceleme ürünü ve yanıltıcı olduğunu, genel kurulda yapılan seçimin azlık menfaatlerine ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, önceki genel kurulda 5 nolu karar ile yönetim kurulu üyesi olarak ..., ......

    Davalı şirketin 25.10.2021 tarihli genel kurulunun 4 nolu kararı ile bilanço ve kar-zarar hesaplarının onaylandığı, 5 nolu karar ile tasfiye memuru ve yöneticilerin ibrasına karar verildiği, 6 nolu karar ile de yeni yöneticiler ile görev süresinin belirlendiği anlaşılmaktadır. TTK'nın 449. maddesine göre, genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir. TTK'nın 449. maddesi uygulanırken, tamamlayıcı hüküm olarak, HMK'nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümlerinden yararlanılmalıdır....

      karar altına alınan Yönetim Kurulu seçiminin ve Yönetim Kurulu'na 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu 334 ve 335.maddelerince yetki verilmesine ilişkin kararların iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....

        CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın kooperatif genel kurul kararlarının iptali davası olup bazı şartlara bağlı olduğunu, dava konusu 03/06/2017 tarihinde yapılan genel kurulda alınan kararların iptali için dava açıldığının kooperatif merkezinde askıya çıkarılarak bütün ortaklara duyurulması gerektiğini, genel kurula katılan ortağın iptal davası açabilmesi için, alınan kararlara ret oyu vermesi ve ret oyu verdiğini genel kurul tutanağına yazdırmış olması gerektiğini, genel kurul tutanağı incelendiğinde; davacının yönetim ve denetim kurulu seçimleri ile ilgili 10. maddeye, tahmini bütçe ile ilgili 12. maddeye itiraz edip, karşı oy verdiğini genel kurul tutanağına yazdırdığının görüleceğini, ancak, diğer genel kurul karartarı için hiçbir itiraz yapmadığı ve red oyu da vermediğinin anlaşıldığını, bu nedenle, 10. ve 12'inci maddeler dışındaki kararların iptali istemi ile dava açamayacağını, genel kurulda alınan 13 karardan 11' inin iptali talebinin öncelikle bu yönden reddi...

        Davalı vekili, davacılar hakkında verilen ihraç kararlarının kesinleştiğini, bu nedenle davacıların taraf sıfatının olmadığını, yönetim kurulu üyeliklerine seçilen üyeler adına kayıtlı kamyonların bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekilinin temyizi üzerine, "her bir davacı için verilen ihraç kararlarının genel kurul tarihi itibariyle kesinleşip kesinleşmediğinin tespit edilip, davacıların genel kurul tarihi itibariyle kooperatif üyesi olup olmadıklarının öncelikle belirlenmesinin gerektiği" gerekçesiyle Dairemizce bozulmakla, mahkemece uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar hakkında verilen ihraç kararlarının genel kurul tarihi itibariyle henüz kesinleşmediği, 2008 yılı ortaklar cetvelinde davacılarının adlarının olmadığı, genel kurula çağrılmadıkları, bunun dahi iptal nedeni olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

          nın 407. maddesinde genel kurul; 408. maddesinde genel kurulun görev ve yetkileri; 409. maddesinde olağan ve olağanüstü genel kurul toplantıları; 445. maddesinde genel kurul kararlarının iptal sebepleri; 446. maddesinde iptal davasını açabilecek kişiler; 449. maddesinde ise genel kurul kararlarının iptali düzenlenmiştir....

            Yalnızca yönetim kurulu kararlarının icra edilmesi sonucu doğrudan doğruya kişisel olarak zarar gören üyeleri böyle bir dava açabilirler. Bunun yanında, esasen mahkeme kararının gerekçesinde de belirtildiği gibi, davaya konu yönetim kurulu kararının iptali ve üye olunmadığının tespiti istemleri hakkında, kooperatif yönetimi tarafından dava açılmak suretiyle mahkemeden bu şekilde bir istemde bulunulamaz. Zira kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurulu ya da genel kurulu tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında hukuki yarar yoktur. Esasen mahkemede yönetim kurulu ve genel kurul kararının iptali davasını açma hakkı, bu karardan zarar gören kooperatif üyelerine aittir....

              Dava konusu genel kurul toplantısında divan başkanının seçimine ilişkin gündemin 1.maddesine davacı tarafça olumsuz oy kullanılmadığı gibi gündemin bu maddesinin genel kurul kararı olmadığı, Komiser Yönetmeliği kapsamında Divan Başkanı seçiminin genel kurul tarafından yapılmasının gerektiği, dolayısıyla bu gündem maddesinin iptal koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından bu yöndeki istemin reddine karar vermek gerekmiştir. İptali istenen gündemin 4.maddesi ve 6.maddesindeki kararlar yönünden; benimsenen bilirkişi kurulu rapor ve ek raporunda açıklandığı üzere, bu gündem maddelerinde herhangi bir karar alınmadığı anlaşıldığından bu yöndeki istemlerin reddine karar vermek gerekmiştir. Yönetim kurulu üyesinin ibrasına ilişkin gündemin 8.maddesiyle alınan kararın, yine benimsenen bilirkişi kurulu rapor ve ek raporunda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, yasaya, esas sözleşmeye aykırı olmadığı, tek yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda pay sahibi olan ...'...

                - K A R A R - Davacı vekili, yönetim kurulunun o yıla ait ilk genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten 15 gün önce ortakların haber almalarını sağlaması gerekirken bu sürenin kısaltıldığını, toplantıya ve seçime katılanların kimlik tespitinin yapılmadığını ve rastgele imzaların atıldığını, özellikle Döndü, Durdane ve Fadim Akman isimli kişilerin kesinlikle seçime katılmadıkları halde imza atmış gibi görüldüklerini, gündem maddeleri görüşülürken müvekkilinin toplantı salonundan zor kullanılarak çıkarıldığını, gündem maddeleri hakkındaki görüşlerinin tutanağa yazılmadığını, araştırıldığında müvekkilinin oy kullanmadığının ortaya çıkacağını, denetçilerden olmasına rağmen denetçi olan... isimli şahsın başkanlık divanında görev yaptığını, müvekkiline ve arkadaşlarına hakaret edildiğini ileri sürerek hukuka aykırı yapıldığı iddia edilen kooperatif yönetim kurulunun 07/06/2014 tarihli yönetim seçiminin iptal edilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Her ne kadar davacı taraf, yönetim kurulunun 3 kişiden az olamayacağını, dava konusu genel kurulda yönetim kurulunun 2 kişi olarak belirlendiğini belirterek, bu yönden de alınan kararlara itiraz etmiş ise de; davalı şirket anasözleşmesinin 7. maddesi ile 8. maddesinin birlikte değerlendirilmesi sonucu, 7 madde de yer alan davacı şirketin işlerinin ve idaresinin 3 üyeden oluşacak bir yönetim kurulu tarafından yürütüleceğine ilişkin düzenlemenin ve anasözleşme ile isimleri belirlenen 3 kişilik yönetim kurulunun, kurucu yönetim kurulu olup, anasözleşme ile belirlenen ilk yönetim kurulu yönünden getirilen bir düzenleme olduğu, anasözleşmenin 8. maddesinde şirketin en az 1 ve en çok 5 üyeli bir yönetim kurulu tarafından temsil ve ilzam edileceğine dair açık düzenleme karşısında, kurucu yönetim kurulundan sonra genel kurul tarafından seçilecek yönetim kurullarının en az 1 ve en çok 5 üyeli olabileceği, dava konusu genel kurulda da 2 üyeli yönetim kurulu seçildiği, bu hususun anasözleşmeye aykırı...

                    UYAP Entegrasyonu