"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kişisel ilişki ve kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, kişisel ilişki ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece çocuğun yaşı gözetilerek kişisel ilişki kurulduğunun ve koşulların değişmesi halinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin her zaman talep edilmesinin mümkün bulunduğunun anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece tarafların karşılıklı olarak açtıkları boşanma davaları kabul edilmiş...
Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya babasından biriyle kişisel ilişkisinin sürdürülmesi, onun yüksek yararına değilse, gözetim altında kişisel ilişki kurma imkanı öngörülebilir. Aksi halde gözetim altında kişisel ilişki, çocuklar ile velayet kendisinde olmayan anne arasındaki bağların güçlendirilmesi amacına aykırı düşer. Toplanan deliller ve anne hakkında ortak çocuğa karşı yaralama suçundan verilen beraat kararı da dikkate alınarak ortak çocuklar ile davalı-karşı davacı anne arasında refakatçi olmadan kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 4-Boşanma davalarında vekalet ücretine davanın kabul veya reddi halinde hükmedilir. Kusur durumu vekalet ücretinin taktirinde dikkate alınmaz. Mahkemece, davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesinin 20/06/2022 tarihli tensip ara kararının 16. bendi ile "16- Davacının çocuk ile kişisel ilişki talepli ihtiyati tedbir talebi değerlendirilmekle; davanın kişisel ilişki kurulmasına yönelik dava olduğu, davanın esasına çözecek mahiyette tedbir kararı verilemeyeceği dikkate alınarak bu aşamada tedbir talebinin reddine," karar verilmiştir. Davacı erkek; kişisel ilişki kurulması talebi yönünden ihtiyati tedbir talebinin kabulü gerektiğini ileri sürmek suretiyle yerel mahkemenin 20/06/2022 tarihli tensip ara kararının kaldırılmasına yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Boşanma, ayrılık, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin davaların devamı sırasında verilen geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararlar aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. Maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir....
Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Karabük aile Mahkemesi Taraflar arasında çocuk ile baba arasında geçici kişisel ilişki tesisi ve birleşen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine yönelik asıl davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile açılan boşanma ve fer'îlerine yönelik birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı vekili tarafından kişisel ilişki davası ile boşanma davasında hükmedilen nafakalar, tazminatlar ve kişisel ilişki yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-davacı kadının birleşen davadaki kişisel ilişki tesisi yönünden istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile hüküm fıkrasının kaldırılarak yeniden hüküm tesisine; diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Aile Mahkemesinin 29/11/2019 tarih ve 2019/666 E., 2019/766 K. sayılı kararı ile anlaşmalı boşandıkları, 2017 doğumlu ortak çocuğun velayetinin babaya verildiği ve kararın 31/12/2019 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 13/10/2021 tarihinde açıldığı, annenin çocuğun da yaşadığı İstanbul ilinden taşınıp Mardin iline geldiği ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi sebebiyle dava açtığı, hem anne hem baba ile farklı zamanlarda görüşülerek sosyal inceleme raporu alındığı anlaşılmıştır. Somut olayda, aradan geçen süre ve çocuğun yaşı, çocuğun anne ile kişisel ilişki kurması halinde çocuğun bedeni fikri ve ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceğine ilişkin bir delil olmadığı, boşanma kararı ile düzenlenen kişisel ilişkinin yetersiz kaldığı da gözetilerek ayda iki kez hafta sonları, dini bayramlar, yarıyıl ve yaz tatilleri ile anneler gününde olmak üzere çocukla kişisel ilişki kurulması usul ve yasaya uygun olup davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki "çocukla kişisel ilişki kurulması" davası ile buna karşı açılan "kişisel ilişkinin kaldırılması" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından her iki dava ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayeti anneye bırakılan 2006 doğumlu müşterek çocuk Mehmet Derin ile davacı baba arasında her ayın 1. ve 3. hafta sonu tesis edilen kişisel ilişkinin Cuma gününden başlatılması, okul çağındaki çocuğun eğitim ve sosyal hayatını olumsuz etkileyeceği gibi...
Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Yine ortak çocuk ile baba arasında “aynı şehirde otunnaları hali" ve “farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar, farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık özetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, aynı şehir- ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN : MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki Kurulması TEMYİZ EDEN :Davacı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocukla büyükbaba ve anneanne arasında kişisel ilişki kurulması isteğine ilişkin olup her iki davacı adına, vekilleri sıfatıyla Avukat ... tarafından açılmış ve aynı avukat tarafından takip edilmiş karar ve temyiz dilekçesi de; adı geçen avukata tebliğ edilmiştir. Dosya içerisinde adı geçen avukata davacılardan ... tarafından verilen vekaletname yoktur. Bu bakımdan davacılar vekilinden davacılardan ...'na ait vekaletnamesinin istenip dosyaya alınması, vekaletname sunulmadığı takdirde kararın ve temyiz dilekçesinin davacı ...'na tebliğinden sonra gönderilmek üzere dosyanın bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 26.02.2020 (Çrş.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakası - Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki "boşanma davası" ile "tedbir nafakası" ve "çocukla kişisel ilişki kurulması" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklı olduğu gerçekleşmiş bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...