WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2011/534-2013/594 Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 2135 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki olan mirasbırakanları Mehmet, Osman ve Emine'nin nüfusta " Edhem" olan baba adlarının " Mehmet" olarak yazıldığını, nüfusta "Emlak" olan soyadlarının ise tapuya yazılmadığını ileri sürüp tapu kayıtlarının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir....

    Davacı, babası ...’ın ... ile evliliğinden ..., ...,...,... ve ...’nin dünyaya geldiğini, ...’den önce...ile evlenip ondan ..., ...ve...’in doğduklarını, ancak nüfusta ..., ...ve...’in annelerinin ... olarak yazıldığını iddia ederek ..., ...ve...’in ... olan anne adlarının...olarak düzeltilmesini istemiştir. Buna göre talep nüfusta anne adının düzeltilmesine ilişkin olup, dava 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunundan kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. Ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesince görevsizlikle Dairemize gönderilmiş olmakla Yargıtay Başkanlar Kurulunun 4.2.2010 tarih 3 sayılı kararı uyarınca dosya Yargıtay 18. Hukuk Dairesine gönderilmeyerek, görevli Dairenin belirlenmesi için Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2010 (Pzt.)...

      Asliye Hukuk ve Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta...'ın çocuğu olarak görünen ...nın, gerçekte...’ın çocuğu olmadığı, nüfus kaydında baba adının iptali istemine ilişkindir. 2005 doğumlu küçük Arda nüfus kaydında... ve ... 'nın Çocuğu olarak kayıtlıdır. Dava ile bu çocuğun gerçekte nüfus kaydında gözüken... ve ...'nın müşterek çocukları olmadığı iddia edilerek,nüfusta baba olarak gözüken...’ın baba olduğuna ilişkin kaydın iptali istenmiştir. Çocukla nüfus kaydında babası olarak görünen erkekle kurulmuş bulunan soy bağının iptalini amaçlayan bu dava soy bağının reddine yöneliktir.Soy bağının reddi davasını niteliğiyle bakma görevi Aile Mahkemesine aittir....

        Dava, nüfusta kayıtlı olan ...'ın öldüğünün tesbiti ve nüfusta kayıtlı olmayan davacının, kardeşi ...ile ikiz olduğunun tesbit ve tesciline ilişkindir. Davacının talebi mirasçılarının hukukunu da etkileyecek nitelikte olup, husumetin onlara yöneltilmesi gerekmektedir. Mirasçıların duruşmada tanık sıfatıyla dinlenilmeleri husumetin yöneltilmesi sonucunu doğuramaz. Açıklanan bu nedenlerle ...davacının babası... ile annesi ...'ye yöneltilmesi ve gösterdikleri takdirde onların delillerinin de toplanması ve sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik hasımla yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. S O N U Ç : Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.11.2006 (Prş.)...

          Y A R G I T A Y K A R A R I Davacının babaannesinin kardeşi olduğunu iddia ettiği ve dava dilekçesinde nüfusta kayıtlı olduğu yeri bildirdiği (.... ili, .... ilçesi, ... Mahallesi, Cilt: ...., Hane:...) kardeşi ....'nın anne, baba ve kardeşleri ile varsa alt soyunu gösterir biçimde nüfus kaydının getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosya mahkemesine geri çevrilmiş ise de gelen cevap yeterli değildir. Davacıdan da bilgi alınmak sureti ile davalılar ... ve .....'nin dedesi olduğu söylenen ve yukarıda nüfusta kayıtlı olduğu yer bildirilen .....'nın anne, baba, tüm kardeşleri ve altsoyunu gösterir biçimde nüfus kaydının getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta ... ve ... oğlu ...'nin çocuğu olarak görünen ...’nin, gerçekte ...’nin çocuğu olmadığı, nüfus kaydında baba adının iptali istemine ilişkindir. ... ...'nun nüfus kaydında ... ve ...'in Çocuğu olarak kayıtlıdır. Dava ile bu çocuğun gerçekte nüfus kaydında gözüken ... ve...'in müşterek çocukları olmadığı iddia edilerek,nüfusta baba olarak gözüken ...’nin baba olduğuna ilişkin kaydın iptali istenmiştir. Çocukla nüfus kaydında babası olarak görünen erkekle kurulmuş bulunan soybağının iptalini amaçlayan bu dava soybağının reddine yöneliktir. Soybağının reddi davasını niteliğiyle bakma görevi Aile Mahkemesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'...

              Davacının murisi olduğunu iddia ettiği Abdullah Batman'ın nüfusta kaydının bulunmadığı, ölüm tarihinin de belli olmadığı anlaşılmaktadır. Nüfus Hizmetleri Kanunun gereği, bir kişinin ölüm tarihinin tespiti idari bir işlem olduğu gibi ancak nüfusta kayıtlı kişiler bakımından böyle bir tespit kararı verilebilir. Davacının talebi nüfusta kaydı olmayan Abdullah Batman'ın ölü olduğunun tespiti ile bu tespit kararı sonucu Abdullah Batman'ın idare tarafından nüfusa tescilini sağlamaya yöneliktir. Davacının 1964 tarihinde Abdullah ve Leyla kızı olarak nüfusa kaydedildiği, İzmir 4....

              Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir. Ancak, bazı durumlarda nüfusta kayıtlı olmayan kişilerin de kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmektedir. Böyle durumlarda nasıl bir yol izlenmesi gerektiği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararlarında belirtilmektedir. “… Kaydı düzeltilecek kişinin nüfusta kayıtlı olmaması durumunda, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi olanağının bulunup bulunmadığı sorununun çözümlenmesi gerekmektedir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yaşı düzeltilmesi talep olunan davacının nüfusta 01/08/1990 doğumlu olduğu, tescil tarihinin 16/04/1992 tarihi olduğu, davacının kemik yaşı tespitinin Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin müzekkere cevabına göre 22 yaş ve üzeri ile uyumlu geldiğinin anlaşıldığı, alınan raporun tam olarak yaş aralığı belirtmediği, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre 25 yaşından sonra yapılan yaş tespitinin sağlıklı sonuçlar vermediği bu nedenle zor olduğu ve hükme esas alınamayacağı, ayrıca davacının yaşının 01/08/1992 olarak düzeltilmesini istediği ve tescil tarihinden sonrası bir tarihe ilişkin düzeltme yapılamayacağı, dinlenen tanık beyanlarının da tamamen soyut beyanlardan oluştuğu, beyanlarına itibar edilmesi için dosya içerisinde davacının iddiasını kanıtlayacak somut ve güçlü delillerin olmasının gerektiği, aradan çok uzun zaman geçmiş olması ve başka somut delil bulunmaması sebebiyle tanık beyanına da itibar edilemeyeceği ve davacının davasını başka...

                Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, nüfusta doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu tür davalarda doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye gönderilerek sağlık kurulu raporu aldırılması zorunludur. Ancak, 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün değildir....

                UYAP Entegrasyonu