Aile Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta baba adı tashihi istemine ilişkindir. Davacı, nüfusta babası olarak ... adına kayıt edildiğini ancak gerçekte babasının...olduğunu bildirerek, nüfus kayıtlarının gerçek duruma göre kayıtların düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın nesebe ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemeleri TMK'nın 282. ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir....
NÜFUSTA İSİM DEĞİŞİKLİĞİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ] "İçtihat Metni" Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; murisi babasının adının D... iken, nüfusta yapılan tarama sırasında D... olarak değiştirildiğini, bu değişiklik nedeni ile mağdur olduğunu ileri sürerek nüfusta D... olan baba adının "D..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargıtay uygulamalarında ve bilimsel çevrelerde ad üzerindeki hakkın şahsa sıkı sıkıya bağlı bir temel kişilik hakkı olduğu kabul edilmektedir. Bu bağlamda bir kimsenin ölümünden sonra adının değiştirilmesine olanak yoktur. Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinde; davacının baba adı D... olarak geçmektedir....
Maddesi gereğince uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanmada sigortalıların yararlanmaya başlamadan önceki yaş düzeltmelerinin kabul edildiği, sigortalılıkları başlatılanların sigortalılık başlangıç tarihinden sonra yaş düzeltmelerinin dikkate alınmadığı gözönünde bulundurulduğunda davacının ilk defa işe başladığı 1992 yılında nüfusta kayıtlı doğum tarihi 10/01/1971 tarihidir, davacı işe başladıktan sonra tekrar yaşını düzeltmek için dava açmış ve yaşını değiştirmiştir. SGK Mevzuatı ile Yargıtay 10. Hukuk ve 21. Hukuk Dairelerinin kararlarına göre ilk defa çalışmaya başlandığı esnada nüfus kaydında geçerli olan yaşa itibar edilir, sonradan değiştirilen ve düzeltilen yaş emeklilik yaşı bakımından geçerli olmayacağından ispatlanamayan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesi ile “...Davanın REDDİNE,...” karar verilmiştir. B-BAM KARARI Bölge Adliye Mahkemesince, “...Adana 7....
oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçların oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, kastının bulunmadığına, eksik araştırmaya ve lehe hükümlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak: Sanık hakkında hükmedilen adli para cezaları taksitlendirilirken 5237 sayılı TCK.nun 52/4, 5275 sayılı Yasanın 109 ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzüğün 51. maddelerine aykırı olarak sanığın aleyhine ve infaz yetkisini kısıtlar şekilde adli para cezasının kararın kesinleşmesinden itibaren takside bağlanmasına karar verilmesi, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden ''hüküm kesinleştikten sonra...'' ibarelerinin çıkarılması suretiyle hükmün (DÜZELTİ...
, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkın da 5237 sayılı TCK.nun 245/1. madde ve fıkrası uyarınca hapis cezası yanında tayin olu nan adli para cezasına esas alınan 60 birim gün sayısı 5 güne, TCK.nun 62. maddesi uya rınca 1/6 oranında indirim yapılarak hükmolunan 50 günün 4 güne, TCK.nun 52/2. mad desi uyarınca günlüğü 20 liradan hükmolunan 1000 lira adli para cezasının ise 80 liraya indirilmesi ve hükümden 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine "TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kay yımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise 2. fıkra gereğince cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakıl masına yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün (DÜZELTİ...
Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde 5237 sayılı TCK.nun 245/1. madde ve fıkrası uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan adli para cezasına esas alınan 30 birim gün sayısı 5 güne, aynı yasanın 62. madde uygulanmasıyla belirlenen 25 günün 4 güne ve aynı yasanın 52. maddesi uyarınca tayin olunan 500 lira adli para cezası ise 80 liraya indirilmesi ve 5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesinin uygulamasına ilişkin kısmın çıkartılarak yerine ''sanığın, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-3 madde ve fıkraları uyarınca, (c) bendinde sayılan kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı, vesayet ve kayyımlığa ait haklardan koşullu salıverilmeye kadar, madde ve bendlerde sayılan diğer haklardan ise hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına'' ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün (DÜZELTİ...
ayrım yapılmaksızın koşullu salıvermeye kadar hak yoksunluğuna hükmolunması, 2- Sanığın, 647 sayılı Yasanın 6. maddesiyle erteli olup suç tarihi itiba- riyle 765 sayılı TCK.nun 95/2. maddesine göre vaki olmamış sayılan geçmiş hükümlülü- ğünün tekerrüre esas alınması, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine "TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulun- maktan koşullu salıverme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise 2. fıkra gereğince cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" yazılmak ve TCK.nun 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkartılmak suretiyle hükmün (DÜZELTİ...
e iadesine'' ibaresinin çıkarılarak yerine ''idareye teslimine'' yazılması suretiyle hükmün (DÜZELTİ- LEREK ONANMASINA), 04.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
gözetilmeden, yazılı şekilde hiçbir ayrım yapılmaksızın koşullu salıverilme tarihine kadar hak yoksunluğuna hükmolunması, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan 536 TL adli para cezasının 450 TL'ye, TCK.nun 62. maddesi uyarınca belirlenen 466 TL adli para cezasının 375 TL'ye indirilmesi; hükümden 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine "TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise 2. fıkra gereğince cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" yazılmak suretiyle hükmün (DÜZELTİ...
hak yoksunluğuna hükmolunması, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında TCK.nun 245/1. maddesi uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan temel adli para cezasına esas alınan 100 günün 5 güne, TCK.nun 43. maddesinin uygulanmasıyla belirlenen 125 günün 6 güne, TCK.nun 52/2. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümdeki "2500" TL'nin "120" TL'ye indirilmesi ve hükümden 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine "TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise 2. fıkra gereğince cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" yazılmak suretiyle hükmün (DÜZELTİ...