"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada ... 2. Asliye Hukuk, ... 3. Asliye Hukuk, ... 2. Asliye Hukuk ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nüfus kaydında yaş tashihi istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, yaşı düzeltilmek istenen ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Açılan dava, nüfusta doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacının nüfus kaydı incelendiğinde, doğum tarihinin 05/09/1967 olarak gözüktüğü, tescil tarihinin ise 25/10/1967 tarihi olarak gözüktüğü oysaki davacının tescil tarihinden daha sonraki tarih olan 05/09/1970 tarihinde doğduğunun iddia edildiği anlaşılmaktadır. Yine dosya arasında davacıya ait Ankara Üniversitesi Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesine ait 05/09/1967 doğum tarihini içerir doğum kağıdının bulunduğu, nüfusa tescilin de buna göre yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının iddia ettiği ve halihazırdaki yaşı 22 yaş üstündedir. Bilimsel çevrelerde ve Adli Tıp Kurumu uygulamalarında 22 yaş ve üzerindeki bir kimsenin gerçek yaşının tespiti tıbben mümkün olamamaktadır. Salt belirli bir yaşın üzerinde olduğuna işaretle yetinilmektedir. Devletin tuttuğu nüfus kayıtları kamu düzeniyle ilgili olup bunların doğruluğuna herkesin güvenmesi gerekir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/326 Esas, 2018/203 Karar sayılı dosyasında 22/05/2018 tarihli kararına karşı davacı tarafça 26/06/2018 tarihli istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle hazırlanan inceleme raporu ile yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; Nüfusta doğum tarihinin 05/01/1956 olduğunu, asıl doğum tarihinin 05/01/1953 olduğunu, ailesinin her nedense kendisini 3 yaş küçük yazdırdığını ileri sürerek nüfus kayıtlarında 05/01/1956 olan doğum tarihinin 05/01/1953 olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı Nüfus İdaresi temsilcisi davaya cevabında ilgilinin davasını ispat etmesi gerektiğini belirtmiş, delillerin toplanmasından sonraki beyanında ise davacının davasını kanıtlayamadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. MAHKEME KARARI: Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22/05/2018 tarih ve 2017/236 E. 2018/203 K. sayılı kararı ile; Davanın reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Açılan dava, yaş düzeltilmesine ilişkindir. Davacının nüfus kaydı incelendiğinde, Kahriman ve Muhsine oğlu olarak 01/03/1962 doğumlu olarak nüfusta kaydının bulunduğu, tescil tarihinin 12/03/1962 olduğu görülmektedir. Adli Tıp Kurumu Kocaeli Şube Müdürlüğünden aldırılan raporda, davacının 55- 60 yaşlarında olduğuna yönünde rapor sunulduğu görülmektedir. Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi'nden aldırılan kemik yaşına ilişkin raporda, davacı T1 kemik yaşı olarak 20 yaşın üzerinde olduğu hususunun bildirildiği görülmektedir....
ın 04.05.2011 tarihi itibarı ile 17 yaş sonu erkek kemik yaşında olduğuna dair rapor tanzim edilmiş ise de; mahkememizce sanığın Mernis doğum tutanağı ve aile nüfus kayıt örneğinin dosya içerisine celp edildiği, sanığın anne ve babasının tanık olarak dinlenildiği, dosya içerisinde bulunan aile nüfus kayıt örneğinde sanık ...'ın doğum tarihinin 01.09.1991 olduğu, tescil tarihinin 27.09.1991 olduğu, sanık ...'ın 27.09.1991 tarihinde 01.09.1991 doğumlu olarak nüfusa tescil edilmiş olup, sanık en geç nüfusa tescil edildiği 27.09.1991 tarihinde dünyaya gelmiş olmalı ki, nüfusa kayıt ettirilmiştir. Kimse doğmadan önce nüfusa tescil ettirilemeyeceğinden talebin kabulü halinde nüfusa tescilden sonra doğmuş gibi bir durumla karşılaşılacaktır ki, bu durum son derece kamu düzenini bozar. Anlatılan bu durumlar karşısında nüfusta görünen doğum kaydının doğru olduğu anlaşıldığından, ... Cumhuriyet Başsavcılığının yaş düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.” değerlendirmesi yapılarak ......
Asliye Hukuk Mahkemesinde yaş tashihi davası açtığını, dava neticesinde davacının doğum tarihinin 01.05.1987 olarak tashih edildiği belirtilerek nüfusta kayıtlı olan 01.05.1988 doğum tarihinin iptali ile doğum yılının 01.05.1987 olarak nüfusa tesciline karar verilmesi talep edilmiştir....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesince düzenlenen rapor ile 25 yaş üstü olduğunun belirtildiğini, raporun talebine ters düşen herhangi bir yanı olmadığını, tanıkların ve raporun iddialarını desteklediğini, tüm koşullar olmasına rağmen davanın reddedildiğini, iddianın her türlü delille ispatlanmasının mümkün olduğunu, davanın kamu düzenine ilişkin olup mahkemece araştırma yapılması gerektiğini, ek bir araştırma yapılmaksızın davanın reddedildiğini ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfusta yaş düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiştir....
Somut olayımızda; Dava 03/06/2022 tarihinde açılmış olup 20/06/2022 tarihli Sağlık Kurulu Raporunda, davacının kemik yaşı olarak 19- 20 yaş ile uyumlu olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır. Nüfusta yaş düzeltim davalarında tescil engeli olup olmadığı hususunun re'sen araştırılması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Tanık beyanlarına ve sağlık kurulu raporuna göre davacının davasının ispat ettiği, kayıt engeli bulunmadığı, bölge şartları dikkate alındığında 10 yaşında okula başlamanın makul görülebileceği anlaşılmakla davacının gerçekte doğum tarihinin 05/03/2003 tarihi ile uyumlu olacağı anlaşılmış olup İlk Derece Mahkemesinin yazılı gerekçe ile verdiği kararın usul ve yasaya uygun olmadığı değerlendirilmiştir. Bu nedenlerle davacı tarafın istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nun 353/1- b-2 bendi uyarınca kabul edilerek kararın kaldırılması ve yeniden hüküm kurulması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı dilekçesinde, doğum tarihinin gerçekte 01.07.1981 olduğunu ileri sürerek düzeltilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Dosyadaki bilgi ve belgelerden; doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen davacının, nüfusa kayıt edilmediği, kendisinden önce doğup nüfusa 01.05.1980 tarihi ile 23.05.1980'de tescilinden sonra vefat ettiği halde sağ gözüken kardeşi ...'nın kaydını kullandığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece bu hukuki durum nazara alınmadan doğum tarihinin 18.11.2008 olarak düzeltilmesi doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre de; Doğumun resmi sağlık kurumunda veya hastanede olup olmadığı, tescil belgesi getirtilmek suretiyle araştırılmadan, doğuma ait resmi belge ibraz edilmesi halinde, yaş tespitine gidilemeyeceği nazara alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. Karşılaştırıldı NE....