Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının nüfusta ... ve ... olan anne ve baba adının "... ve ..." olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    in doğum tarihinin 18/08/1995 olarak nüfusta tashihi ve tescili suretiyle küçüğün kişisel durum sicilindeki kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-5 bendi gereği kişisel durum sicilindeki kaydın düzeltilmesi yönündeki istemlerin kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işlerinde aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğu, gerekçesi ile mahkemesinin görevsizliğine Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verdi. Keşan Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dava nüfusta yaş tashihi davası olduğu davanın TMK , HMK 2/2 ve Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğu gerekçesi ile Mahkemesinin görevsizliğine karar verdi. Somut olayda, davacılar müşterek çocukları Aycan'ın yaşının düzeltimini talep etmişlerdir. Yaş tasihi talebi kişisel sicil durumunda düzeltime ilişkin olup 6100 sayılı HMK 382....

      Anılan Kanun'un 31. maddesinin (d) bendi, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında, Cumhuriyet Savcısının davaya katılımını iptal ettiğinden ve verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurma hakkı da öngörmediğinden Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin REDDİNE, B-Nüfus Müdürlüğünün temyizi yönünden, Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının babasının adının ..., nüfusta yapılan tarama sırasında ... olarak değiştirildiğini, bu değişiklik nedeni ile mağdur olduğunu ileri sürerek nüfusta İsa olan baba adının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargıtay uygulamalarında ve bilimsel çevrelerde ad üzerindeki hakkın şahsa sıkı sıkıya bağlı bir temel kişilik hakkı olduğu kabul edilmektedir. Bu bağlamda bir kimsenin ölümünden sonra adının değiştirilmesine olanak yoktur....

        ın davacı hanesinde bulunan nüfus kaydının iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken nüfusta kaydı bulunmayan ...'ın yeniden nüfus kütüğüne tescili ile evlenme kayıtlarının düzenlenmesi ve kendisine yeni bir T.C. vatandaşlık numarası verilmesinin nüfus idaresine ait idari bir görev olduğu düşünülmeden iptal edilen ...'a yeni bir T.C. vatandaşlık numarası verilmesine de karar verilmesi doğru görülmemiştir" gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, ancak davacı ile evli olan, nüfusta kaydı bulunmayan ...'...

          : Nüfus Müdürlüğü Taraflar arasındaki nüfusta yaş tashihine ilişkin davada Tuzluca Asliye Hukuk Mahkemesi ve Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, nüfusta yaş tashihi istemine ilişkindir. Tuzluca Asliye Hukuk Mahkemesince, kolluk araştırması, GSM şirketlerinin cevabi yazıları, dinlenen tanık beyanları gereğince davalının 20 yıl önce Tuzluca Buruksu köyünden ayrıldığı, halen İstanbul Küçükçekmece ilçesinde oturduğu, TMK'na göre ikametgah yerinin yerleşim niyetiyle oturulan yer olduğu,davalının ikametgah adresinin Küçükçekmece olması gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

            Bu olgu gözetildiğinde miras bırakanın nüfusta kayıtlı olmaması başlı başına irs ilişkisinin kurulamadığı sonucunu doğurmayacağından, davanın reddini gerektirmeyeceği kuşkusuzdur. Somut olayda davacı; miras bırakan ... kızı ...'un halası olduğunu ve bu kişinin nüfusta kaydının bulunmadığını, babası tarafından mirasçılık belgesinin alındığını, miras bırakana ait taşınmaz hissesi olduğunu belirtmiştir. Dava dosyasının incelemesinde miras bırakan ...'un mirasçılarını gösteren Edirne Sulh Mahkemesinin 1986/831 E., 1986/1186 K. sayılı mirasçılık belgesinin verildiği, eski dilden tercümesi yapılan 11.T.evvel 1340 tarihli iskan esas kayıt defterinde davacının dedesi ...,'nin kızı...'nın yazılı olduğu, yine Edirne 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/541 E., 1992/229 K. tapuda isim tashihi davasında miras bırakanın maliki olduğu taşınmaz yönünden soyadı olarak “Çükut” kelimesinin eklendiği görülmektedir....

              GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; gerçekte 1986 yılında doğmasına rağmen nüfusta doğum yılının 1982 olarak kayıtlı olduğunu belirterek gerçek yaşının nüfusa kaydedilmesini talep etmiştir. Dava; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca açılan nüfusta yaş düzeltilmesi talebine ilişkindir. Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı iş bölümü kararına göre, yaş tashihi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvuru incelemesinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiği anlaşıldığından (1. Hukuk Dairesi iş bölümünün 13 nolu bendi uyarınca) dairemizin görevsizliğine, dava dosyasının Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Hakimler ve Savcılar Kurulu 1....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Adın Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

                Nüfusta açık adresi kayıtlı değildir. Adı geçen davalı adına ... Başkonsolosluğu'nca, nüfusta belirtilen adres ile ...adresinde karar tebliğ edilmek istenmiş ise de; şahsın gösterilen adreslerde ikamet etmediğinden bahisle tebligat yapılamamıştır. Bunun üzerine mahkemece, Türkiye genelinde yayınlanan gazetede ilanen tebligat yapılmıştır. Davalı ...'ün T.C vatandaşı olduğu ve yerleşim yerinin Fransa olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda Türkiye genelinde yayınlanan gazetede ilanen tebligat yapılması usulüne uygun değildir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 25.maddesi ile 4829 sayılı Yasa ile değişik 25/a maddesinde Tebligat Yönetmeliği'nin 38 ila 42.maddelerinde yabancı memlekette tebligat usulü düzenlenmiş olup aynı Kanunun 28.maddesinde de Yabancı memleketlerde oturanlara ilanen tebligat hususu düzenlenmiştir. Somut olayda, davalı ...'e gösterilen adreste ikamet etmediğinden karar tebliğ edilememiştir. Nüfus kaydında açık adresi gösterilmemiştir....

                  nın nüfusta 07.05.1998 olarak görünen doğum tarihinin iptali ile ay ve gün baki kalmak kaydı ile 1991 olarak, ...'ın nüfusta 06.05.1999 olarak görünen doğum tarihinin iptali ile ay ve gün baki kalmak kaydı ile 1994 olarak düzeltilmiş olup, bu hanede baba ...n ...'in 10 yaş 11 ay 6 günlük iken baba olduğu anlaşılmaktadır. Baba ...n'in belirtilen yaşta çocuk yapıp yapamayacağı tıbben araştırılıp bu konuda uzman bilirkişiden rapor alınmadan eksik inceleme ve yetersiz araştırma ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu