Müdürlüğünün temyizi üzerine Dairemizce, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/14-279 Esas, 2009/354 sayılı kararı doğrultusunda; “…Sonuç itibariyle; tapuda isim düzeltilmesi davalarında, nüfusta kaydı bulunmayan kişinin doğum ve ölüm bilgilerinin ancak nüfusa kaydedilmesinin sağlanmasından sonra, tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanması mümkün olabileceğinden; bu koşul gerçekleştikten sonra, yukarıda sıralanan diğer şartların da varlığı halinde davanın kabulü yoluna gidilebilecektir. Dosya içerisindeki Nüfus Müdürlüğü yazısından, davacının murisinin nüfusta kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. İsminin düzeltilebilmesi için murisin nüfusta kaydının bulunması gereklidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfusta .... çocuğu olarak görünen ...'in anneleri ... üzerine nüfusuna kaydedilmesi, nüfusta ... oğlu olarak görünen ...'ın da ... çocuğu olmadığı bildirilerek nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; nüfus müdürlüklerindeki kayıtlarında yanlışlık iddiasında bulunan herkesin nüfus kaydının düzeltilmesi davaları için gerekli işlemleri gerçekleştirerek davayı açmaya yetkili olduklarını, davalı Tunçay Yldırım'ın vesayet altındaki T3 oğlu olmamasına ve mahkemece tesis edilmiş herhangi bir evlat edinme kararının bulunmamasına rağmen nüfusta T3 öz oğlu olarak kayıt edildiğini, davalının esasen nüfusta anne görünen T3 ilk eşi Hüseyin Yıldırım'ın kardeşi İbrahim Yıldırım ve İbrahim Yıldırım'ın eşi Ümüsün Yıldırım'ın oğlu olup nüfusta beyan usulü ile yolsuz olarak kısıtlının oğlu olarak tescil edildiğini, nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sicildeki yolsuz kaydın düzeltilmesi amacıyla herhangi bir hak düşürücü süre olmaksızın ilgili herkes tarafından açılabileceğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.01.2008 tarih, 2008/36 E. 2008/47 sayılı kararına göre nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı veya baştan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ....Asliye Hukuk Mahkemesi ve ....Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. ...Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusunun halen nüfusta küçük çocuk ...’ın anne ve babası olarak gözüken .... (küçüğün babaanne ve büyükbabası) yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi, küçüğün gerçek annesi ve babası olduğu bildirilen ... yönünden ise soybağının kurulması istemine ilşkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkin nüfus davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda dava, davalı ... tarafından dünyaya getirildiği halde, nüfus kayıtlarında gerçek anne ve babası olmayan ... (küçüğün...'...
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nüfusta baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Aile mahkemesince, davanın soybağına ilişkin olmayıp gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye hukuk mahkemesi tarafından ise, davanın soybağının reddi ve babalık davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda davacı, ...'nın, gerçek babası olduğunu, nüfusta yazan ... isminde birini hiç tanımadığını, biyolojik babası ...'in de bu durumu kabul ettiğini belirterek, nüfus kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesini talep etmiştir. Davacının annesinin, davacının doğduğu tarihte ve halen, iddia ettiği genetik baba ile evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle dava, genetik baba ile arada soybağı tesisine ilişkindir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta davacı ...'ın çocuğu olarak görünen ... 'ın gerçekte ...'ın çocuğu olmadığı, anne olmadığının tespiti ile nüfus kaydında anne adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1972 doğumlu ... nüfus kaydında ...,...'in çocuğu olarak kayıtlıdır. Dava ile bu çocuğu gerçekte nüfus kaydında gözüken ...,...'in müşterek çocukları olmadığı iddia edilerek, nüfusta anne olarak gözüken ...'ın anne olmadığının tespiti ile buna ilişkin kaydın düzeltilmesi istenmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltim İstemi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar dava dilekçesinde, kızları ...'ın 02.11.2002 olan doğum tarihinin 02.11.1997 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....
Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir. Ancak, bazı durumlarda nüfusta kayıtlı olmayan kişilerin de kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmektedir. Somut olayda davacı; 630, 631, 632 ve 633 parsel sayılı taşınmazların ... kayıtlarında malik olarak görünen ...oğlu ...'ın dayısı,... kızı ...'in de annesi olduğunu belirterek baba adlarının ve ayrıca annesinin adının düzeltilmesini istemiştir. ... maliklerinin bu kişiler olduğu ispatlandığı takdirde mahkemece davanın kabulü gerekir. Belirtilen nedenle, ... malikleri ile aynı isimde başka şahısların olup olmadığı nüfus müdürlüğünden araştırılmalı, mahallinde keşif yapılarak taşınmazın öncesini bilen mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları ve gerekirse taşınmazda malik olan diğer paydaşlar dinlenmeli ve tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Ayrıca dosya içerisinde davacının dayısı ...’ın nüfus kaydı mevcut değildir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın babalığın tespiti ve soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, gerçek anne ve babasının ... ve ... olmasına rağmen, nüfusta amcası ve yengesi olan ... ve ... 'ın anne ve babası olarak kayıtlı olduğunu ileri sürerek amcası ve yengesi üzerindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek anne ve babasının nüfusuna kaydedilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen ilamı ile ana adının Gülsüm Pepe olarak düzeltilmesine karar verildiğini, nüfusta yapılan düzeltme ile babaannesi Behiye’nin annesinin Gülsüm Pepe olduğu tespit edildikten sonra Behiye Kocagöz’ün nüfusta babası Halil Balaban olarak görünse de gerçekte Muharrem Ünal olduğunu, bu nedenle nüfusta Halil Balaban olan adının Behiye Kocagöz ile Muharrem Ünal arasında soybağı kurularak baba adının Muharrem Ünal olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı T5 cevap dilekçesinde, nüfus kaydında Behiye’nin evlilik için çocuk olarak geldiğini dünyüyü geldiğini görüneceğini, nüfusta ana ve baba adının belli olduğunu, davacının murisi olduğunu iddia eden şahsın kurulu bir soybağının bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....