Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur. Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa gerçek durum her türlü kanıtla ispatlanabilir. (TMK 30. Md.) Resmi sicil ve belgelerin içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça, herhangi bir şekle bağlı değildir. (TMK 7/2 md.) Buna karşılık nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda kesin yetki söz konusu olduğundan yetki hususunun mahkemece resen değerlendirilmesi gerekmektedir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesinde ilgilinin yerleşim yerinden söz edilmektedir. Buradaki ilgilinin davacı mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi istenen mi olduğunun belirlenmesi ve buna göre yetki hususunun düşünülmesi gerekmektedir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, bir kısım davalıların anne baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfus kaydında davacının öz kardeşi olarak görünen ...'un aslında halası, yine davacının öz kardeşi olarak görünen ..., ... ve ... 'in ise amcası olduğunu ileri sürerek adı geçen davalıların nüfus kayıtların düzeltilmesini istemiş; mahkemece, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından, reddedilen dava nedeni ile temyiz edilmiştir. Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir....

    bildiğini, davacının nüfusta şeklen babası olarak görünen ancak gerçekte öz amcası olan İsmail Barlay'ın davacı henüz 8 yaşındayken öldüğünü, davacının nüfusta öz annesi olarak görünen T4 ın hayatında hiç doğum yapmadığını, hiçbir hastanede doğum kaydı olmadığını, öz annesi Nermin' in ise 1978 yılında Aydın Devlet Hastanesi Doğum evinde ikiz doğum yaptığını, davanın nüfus kaydının davacının doğumundan bu yana gerçek durumu yansıtmaması ve baştan yanlış olarak kütüğe geçen nüfus kaydının düzeltilmesi, aynı zamanda soy bağının tespiti ve tescili davası olduğunu, davacı müvekkilinin de bu nedenle nüfustaki baba ve anne olarak görünen soybağının ve isminin iptali ile kendi öz babası ve annesinin nüfus kaydına tescilini istediğini, davanın kabulü ile, davacı müvekkiline ait nüfus kayıtlarının düzeltilerek, diğer davalı İsmail Barlay ve T4 adına olan nüfus kaydının iptali ile silinmesine, öz babası olarak TC. kimlik numaralı T3 ile öz annesi olarak TC. kimlik numaralı T6 soybağının tespiti...

    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, ....'in 02.02.1940 doğumlu ... ve 26.09.1941 doğumlu ... adlı kızları olup, ....'nın halen bekar ve sağ olduğu, ...'in ise 30.12.1958 tarihli evlenme ihbariyesi ile .... ile evlendiği, 9 tane çocuklarının olduğu ve halen sağ olduğu, yine aynı ...'in 03.04.1960 tarihli evlenme ihbariyesi ile ... ile evlendiği, 10 tane çocuklarının olduğu, evlenerek....hanesine gittiği açıklaması ile nüfus kaydının kapalı olduğu (evlenme tarihi olarak 30.12.1958 gösterilmek suretiyle) anlaşılmaktadır. Dava, ... ile ...'in evliliğinin iptali, ... ile ...'in evliliğinin tespiti ve mevcut nüfus kaydına göre ...'nin...'den olma çocuklarının anne adlarının "..." olarak düzeltilmesidir. İstem bu bağlamda değerlendirilerek ve dosyadaki kanıtlara göre nüfus kayıtlarındaki çelişkiler de dikkate alınarak (03.04.1960 tarihinde ... ile evlendiğine dair evlenme ihbariyesi düzenlenen onun hanesinde eşi olarak kayıtlı...'...

      Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarında sağ gözüken kişinin ölü olduğu ve ölüm tarihinin tespitine dayalı nüfus kayıt düzeltme istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; ölü olduğunun tespiti istenilen ...'nin 15.08.1959 tarihinde ... ve ...'...

        Ve 494 vd maddesi hükmünde bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimsenin iddiasını ispat etmek zorunda olduğu, 30. madde hükmünde de doğum ve ölümün öncelikle nüfus sicilindeki kayıtlarla, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa her türlü delille kanıtlanabileceği belirtilmiştir....

        ın beyanı üzerine nüfusa kaydedildiğini belirterek nüfusta kardeşi olarak görünen...ın nüfus kaydının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davanın kabul edilmesi halinde davalı ...'ın anne baba adının değiştirilmesinin yanında nüfusta babası gözüken kişi ile soybağının iptali de gerekeceğinden, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır. Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin görev ve yargılama usullerine dair kanunun 4. maddesinde gösterilen davalardan olup TMK.'nun 282 vd. maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olan bu davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ...2. Aile Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          e kendisini evlatlık gibi verdiğini, bu kişinin de kendi çocuğuymuş gibi nüfusa kaydettirdiğini ileri sürerek gerçek babasının ... olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının buna göre tashihi istediğine ve dosyaya alınan nüfus kaydına göre ... ile ...'in evlilikleri bulunmadığı göre, istek babalığa ilişkindir. Babalık davalarında da, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1'nci maddesi gereğince Aile Mahkemeleri görevlidir.Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir ve mahkemece de kendiliğinden gözetilir. Öyleyse, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru değildir. Hükmün bu sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

            Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Eldeki davada, 62 parsel sayılı taşınmaz kaydında malik olarak görünen “... kızı ...” ile kaydı tamamen uyuşan bir kişinin nüfus kaydının bulunduğu ve sağ olduğu tespit edildiğinden bu kişinin taşınmaz hakkında mülkiyet iddiası bulunup bulunmadığı tespit edilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yukarıda adı geçen “......

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar, dava dilekçesinde nüfusta 30.3.1994 doğumlu ve ikiz olarak görünen kızları ... ve ...'un ikizlik kaydının iptali ile ...'nin 18, ...'un 17 yaşında olduğu dikkate alınarak doğum yılının düzeltilmesini istemişlerdir. Mahkemece davanın kabulü ile ...'nin doğum yılının 1989, ...'un doğum yılının 1990 olarak düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ... ve ... 'un nüfus kütüğüne tesciline esas belgenin (doğum tutanağı vs. belgelerin) ilgili nüfus idaresinden getirtilip dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu