"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Anne Baba Adının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... ve davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı, dava dilekçesinde; ilk eşi ... ile evli iken çocukları olmadığından ... kız kardeşi davalı ... ve eşi ...'un çocukları ...'yı kendi çocukları gibi 02.10.1987 tarihinde nüfusa kaydettirdiklerini beyan ederek, nüfus kaydında çocuğu olarak görünen davalı 04/12/1987 doğumlu ...'nın nüfus kaydının iptaliyle diğer davalılar ... ve ...'un çocukları olarak onların hanesine tescil edilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... ve nüfus müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı ... ile ... 10.09.1973 tarihinde evlendikleri, 04.12.1984 doğumlu ...'...
Davacı vekilinin dava dilekçesi , ekindeki belgeler , davalı Nüfus Müdürlüğünün davaya karşı cevapları , müzekkere cevapları , celp olunan nüfus kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre; 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4- 1. Maddesine göre, Aile Mahkemeleri TMK.'nun 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK.'nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Dava konusu ihtilafta davacı nüfus kaydında oğlu olarak görünen davalı T3' ün kendi çocuğu olmadığının tespitini ve annesinin T1 olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesini talep etmektedir....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Somut olayda, davacı maliki olduğu taşınmazlardaki kimlik bilgilerinin nüfus bilgileri ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Mahkemece, nüfus müdürlüğünden, tapu kayıtlarında malik olarak görünen “...” ile aynı kimlik Bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı araştırılmıştır....
Yine 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin (c) fıkrasında, "Tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder." ibaresini içermekle, Mahkemece açılmış bulunan davada davacının annesinin tespiti yönünden davanın nüfus kaydının düzeltilmesi ile ilgili istem olduğu ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre asliye hukuk mahkemesinin görevinde bulunduğu dikkate alınarak annenin tespiti yönünden, ilgililer arasında DNA incelemesi yaptırılarak alınacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması, Davacının babasının ... olduğunun tespiti yönünden ise dava; Türk Medeni Kanunu'nun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespiti istemine ilişkin olup, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK.118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli...
Kimlik No: ) anne babası olarak görünen Ercan ve Halime Türkan'ın hanesinden kaydının silinerek nüfus kaydının düzeltilmesine, küçük Aysel'in gerçek anne ve babasının davacı olduğunun tespit edilerek, davacılar Hakan ve Neslihan Orhan hanesine kaydının taşınmasına ve bu şekilde küçük Aysel' in "Hakan ve Neslihan kızı Aysel Orhan" olarak nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. B)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İzmir 11....
Somut olayda, davacı murisine ait taşınmazın tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Davacının murisinin nüfus kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tapu maliki olarak görünen davacının murisinin artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında tapu maliki olarak görünen "... (ölü) oğlu ..." "... mirasçıları" "... (ölü) ..." ile davacıların murisi "... oğlu ... ..."nın aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken davacı murisi “... oğlu, ... ...’ın nüfusa kayıtlı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....
dan sonra öldüğünün anlaşıldığı, ancak ölüm tarihi ile ilgili herhangi bir tespit yapılamadığı ve ölüm tarihleri net olarak bilinmediğinden davacıların anneanneleri ...'ün, eşi ...'den sonra öldüğünün tespitine, ...'ün ölüm tarihinin düzeltilmesi talebi ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir. Dava, ölüm tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. .... İlçe Nüfus Müdürlüğü tarafından gönderilen ölüm tutanaklarının incelenmesinde; ...'ün 01/03/1977 tarihinde ölümünün oğlu ... tarafından bildirildiği, ölüm tutanağının 09/02/1984 tarihinde.... tarafından düzenlendiği,.... ... Tosun'un buna tanıklık yaptığı, ...'ün ise 17/07/1978 tarihindeki ölümünün yine oğlu ... tarafından bildirildiği, ölüm tutanağının 21.09.1978 tarihinde Yürekli Köyü Muhtarı Hilmi Keçeli tarafından düzenlendiği, ... Keskin'in bildirime tanıklık yaptığı anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve ... Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü K A R A R Dava, nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. ...Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soy bağının düzeltilmesine ilişkin olduğu ve aile mahkemesinin görevine girdiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. ...Aile Mahkemesince ise, davanın nüfus kaydının tashihine ilişkin olduğunu belirtip, görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Tarafların beyanlarına göre davada ... ile ...'un aynı kişi olduğu, ...ve ... kızı ...'ın kendi anne baba hanesine bekar olarak kayıtlı olduğu, ölüm araştırmasının yapıldığı, ancak adı geçen kişinin evlenerek ...soyadını aldığı, ancak hernasılsa davacının anne ve babası hanesinde ... adı ile yazıldığı ve bu hanede resmi olarak... ile evli ve çocukları olduğu, öldüğü iddia edildiğine göre dava, mükerrer nüfus kaydının ipt...sureti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesidir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır. Somut olayda, salt taraf beyanları ve tanık anlatımı ile yetinilmeyip, ...'ın mirasçıları davaya dahil edilerek iddia ile ilgili olarak mahkemece re'sen DNA testi yaptırılıp, alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile DNA testi yaptırılmadan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin "Tanımlar" başlıklı 4.maddesindeki tanıma göre saklı nüfusun; on sekiz yaşını tamamlayıncaya kadar herhangi bir nedenle aile kütüklerine kayıt edilmemiş olan ve yabancı bir devletle vatandaşlık bağı bulunmayan kişileri ifade ettiği, saklı nüfus durumunda olan kişilerle ilgili işlemler ise aynı yönetmeliğin 35. maddesinde belirtilmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden yaşayan kişinin saklı nüfustan nüfusa tescili de idari bir işlem niteliğindedir....