Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda nüfus müdürlüğünden usulüne uygun şekilde bir araştırma yapılmadığı anlaşıldığından bu defa Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda; a) Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki nüfus müdürlüğünden “Dava konusu 76, 295, 765, 766, 1358 ve 1458 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında maliki olarak görünen “... ..., kızı ... ve ...” ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı” sorulmalı, b)Aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının gönderilmesi halinde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalıdır. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen ... kızı ...’nın nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....

    ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı” sorulmalı, b)Aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının gönderilmesi halinde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak Talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacının murisi adına kayıtlı 592, 695, 593, 610 ve 282 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında baba adının ... olarak düzeltilmesine karar verilmesini istediği, ... ile ilgili araştırma yapıldığı, tapuda malik olarak görünen ... oğlu ... ve ... oğlu ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının nüfusta mükerrer yazılan 20.03.1933 doğumlu kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, davacının aile nüfus kütüğünde 07.05.1933 ve 20.03.1933 doğum tarihli olmak üzere iki kez kaydedildiğini ileri sürerek mükerrer olan kaydının iptalini istemiştir. Dava niteliği gereği soy bağını ve miras hukukunu ilgilendirdiğinden davacının kayden sağ görünen kardeşleri ve ölü olanların mirasçılarının da davaya yöntemince dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulması gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

        ın aynı kişi olduğunun tespiti ile mükerrer kaydının iptalini istemiş, birleşen davada ise davacının annesinin ... kızı ... olduğunun tespiti talep edilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, annesi ...'in annesi ...'ın 01.07.1884 doğumlu ... ve 01.07.1902 doğumlu ... adı ile olmak üzere nüfusa mükerrer kaydedildiğini, bu nedenle mükerrer kaydının iptalini; bu dava ile birleşen davada ise, kendisinin ... kızı ... oğlu olmasına rağmen nüfus kayıtlarında annesi ile arasında bağlantı kurulmadığından, nüfusta ... olarak görünen annesinin ... kızı ... olduğunun tespitini ve ilgili makamlara bildirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Mersin 1.Asliye Hukuk ve Mersin 5.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Dava, nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mersin 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nce,davanın soybağına ilişkin olduğu ve yargılama görevinin Aile Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Mersin 5.Aile Mahkemesi ise, açılan davanın nüfusta kayıt düzeltim davası olduğu ve Aile Mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Davacı ..., babası ... 'ın evlilik dışı ilişkisinden olduğu halde,bu kişinin evli olmaması nedeniyle babasının akrabası olan ...'...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada ... 4. Asliye Hukuk ve ... 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, anne ve baba adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, nüfus kaydında çocukları olarak görünen ...'ın, gerçekte davacılardan ...'in kız kardeşi olduğu ve ...'in anne ve babası olan davalılar ... ve ...'ın çocukları olduğunu ileri sürerek ...'...

              Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanunun 4'ncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Nazilli 2.Asliye Hukuk ve Nazilli Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nazilli 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, dava dilekçesine göre davacının nüfus kaydındaki evli ibaresinin düzeltilmesi istenmiş ise de, davacının talebinin evliliğin iptali davası anlamına geldiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Nazilli Aile Mahkemesi ise, davada istenen sonucun evliliğin iptali ile sağlanamayacağını belirtip, sorunun iki ayrı kişinin nüfusa tek nüfus kaydı ile kayıtlı olmasından kaynaklandığını ve bu nedenle davanın nüfusta kayıt düzeltilmesi olduğundan söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; "Somut olayda davacı, davalı T4' in Muharrem ve Remziye' nin çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek babanın T3 annenin ise T5 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemini talep etmiştir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davalı Ertuğrul' un mevcut anne-babası hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek anne-babanın tespiti talebi biyolojik anne olduğu iddia edilen Püste ile Bayram' un evlilik ilişkisi davalı Ertuğrul' un doğumundan yaklaşık 25 yıl sonra olduğundan Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti niteliğindedir....

                Hukuk Dairesi’nin 10.11.2016 tarih, 2016/10286 E. ve 2016/12040 K. sayılı kararında açıklandığı üzere, “...Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2- 36- 47 sayılı içtihadında da açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi sebebiyle mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacıların birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de, anne yönünden yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

                UYAP Entegrasyonu