Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.Tapuda isminin düzeltilmesi istenen ., gerek tapu kaydı ve gerekse kadastro tutanağının edinme sebebi ve malik bölümündeki açıklamalara göre, . oğlu, 1.1.1955 doğum tarihli ve . köyündendir. Dosyaya getirilen nüfus bilgilerine göre de tapu kayıt malinin kimlik bilgileri ile birebir örtüşen bu kişinin dolduğu anlaşılmaktadır. Davacı tanıkları ve tesbit bilirkişileri beyanlarında çekişmeli taşınmazın davacıya ait olduğunu söylemişlerse de, bu beyanlar, nüfus kaydı ve kadastro tutanağı gibi yazılı ve resmi belgelere uygunluk sağlanmamaktadır. Tapuda isim düzeltme davaları kamu düzenine ilişkin olup, mülkiyet nakline neden olunmadan kaydın gerçeğe uydurulması zorunludur....

    Uyuşmazlık; davada yetkili Mahkemenin, nüfus kaydı düzeltilmesi istenilen kişinin yerleşim yeri Mahkemesi mi yoksa düzeltmeyi isteyen kişinin (davacı) yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki Mahkemesi mi olduğu olduğu noktasında olup; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun “Nüfus davaları” başlıklı 36. maddesine göre; “(1) Mahkeme kararı ile yapılan kayıt düzeltmelerinde aşağıdaki usûllere uyulur: a) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır. b) Ad değişikliği halinde, nüfus müdürlüğü bu kişinin çocuklarının baba veya ana adına ilişkin kaydı, soyadı değişikliğinde ise eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzeltir....

    Mahallesi Cilt No:208 Hane No:6'ya naklettiği, nüfusa kayıtlı olmayan ancak kardeşi ...'in nüfusunu kullanıp kendisine doğum ve tescil tarihleri ile T.C. vatandaşlık numaraları aynı olan yeni bir nüfus kaydı çıkartan aynı isimli ...'in ise davacı ... ile 13.05.1992 tarihinde evlenerek Erzurum İli ... İlçesi ... Köyü Cilt No:55 Hane No:1'e nakledildiği böylece adları, doğum tarihleri, tescil tarihleri ve T.C. vatandaşlık numaraları aynı biri nüfusa kayıtlı diğeri kayıtlı olmayan ... adlı kişilerin aynı nüfus kaydını kullanarak iki ayrı kişi ile evlendikleri anlaşıldığından; mahkemece sadece talep gibi davacı ile evli olan nüfusda kaydı olmayan . ...'ın davacı hanesinde bulunan nüfus kaydının iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken nüfusta kaydı bulunmayan . ...'ın yeniden nüfus kütüğüne tescili ile evlenme kayıtlarının düzenlenmesi ve kendisine yeni bir T.C. vatandaşlık numarası verilmesinin nüfus idaresine ait idari bir görev olduğu düşünülmeden iptal edilen Sosin ...'...

      Tapu kayıtlarının nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesi için kişinin nüfusa kayıtlı olması gerekir. Eğer muris nüfusta kayıtlı bir kişi değilse, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin de düzeltilmesi mümkün değildir. Bu durumda “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince taşınmaz maliki ile nüfusta kayıtlı olmayan davacılar murisinin aynı kişiler olduğunun tespitine hükmedilmelidir. Talebin niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir. Tapu müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden (ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden) sorumlu tutulmamalıdır....

      un ... olan soyadının ... olarak düzeltilmesine ve nüfusa tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuştur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 28. maddesinin 4. bendine göre tanınan çocuklar babalarının hanesine baba adı ve soyadı ile analarının kimlik ve kayıtlı olduğu yer bilgilerini belirtmek suretiyle tescil olunur; öte yandan Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 109. maddesinin 1/b bendine göre de tanınan çocuk anasının bekarlık hanesinde kayıtlı ise; bu hanedeki kaydı kapatılarak baba soyadı ile babasının hanesine tescil edilerek ana ve baba arasında bağ kurulur. Babanın yabancı uyruklu olması halinde tanınan çocuk anasının kayıtlı bulunduğu idari birimin sonuna baba soyadı ile kaydı taşınır, ana ve çocuk arasında bağ kurulur. Somut olayda, soyadının düzeltilmesi istenilen ... annesinin hanesinde nüfusta kayıtlıdır. Nüfus kayıt örneğindeki bilgilere göre, Beşiktaş 6....

        'nin "..." soyadı yazılı olan bir nüfus kaydı bulunmadığına ve "..." soyadının eklenmesi mümkün değildir. Diğer bir deyişle ıslah ile istenilen "..." soyadının eklenmesine ilişkin talebin nüfusta "... ..." isimli kişinin kaydı bulunmadığından "..." soyadının eklenmesi suretiyle tapu kaydının düzeltilmesi doğru değildir. Davacı isterse "... ..."in tapu maliki olduğuna ilişkin tespit davası açılabileceğinden ıslah ile istenen talebin reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulü doğru olmamış hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan 1. Bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 20.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Aynı kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunun 35/1.maddesi uyarınca " Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddi hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. " Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

          Bu tür işlerde Mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

          Buraya kadar yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere, tapuda isim düzeltilmesi davalarındaki amacın tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun hâle getirilmesine yönelik olması karşısında, kaydı düzeltilmesi talep edilen kişinin nüfusta kayıtlı olması gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır. Davada tapu kayıt malikinin Salih oğlu Davut şeklinde kayıtlı olduğu ve malik Salih oğlu Davut'un Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğünden önce vefat ettiği ve nüfus kaydı oluşturulmadan, soy isim almadan vefat ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda tapu kaydında düzeltim yapılması mümkün değildir....

          Uygulamada; adın yetersizliği, elverişsizliği, karışıklığa yol açması, kötü, iğrenç, gülünç, incitici ve küçük düşürücü bir anlam taşıması, alay ve utanç konusu olması, ya da bazı yeni durumlarla oluşan bir zorunluluk bulunması, örneğin bir kimsenin nüfusta yazılı adından başka bir adla bilinip tanınması gibi nedenler, adın değiştirilmesi için haklı neden olarak kabul edilmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04.04.2012 tarih ve 2012/18- 183- 2012/275 E K sayılı kararında da belirtildiği üzere; toplum içinde bir kişiyi diğerinden ayırmaya, o kişinin ferdi ailevi ve siyasi durumunu tayine yarayan birçok özellikleri vardır. Adı, yaşı, cinsiyeti, evlilik durumu gibi… İşte bu özelliklerin tümü, kişinin halini (statüsünü) belirtir. Kişinin hali ve bunları meydana getiren unsurlar o kimsenin özellikleri olduğundan başkasına devredilemezler. Bir kişinin hüviyetinin tespitinde ilk bakılacak unsur ise o kişinin adı ve soyadıdır....

          UYAP Entegrasyonu