Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

    Dosya içerisindeki bilgi, belgeler ve alınan beyanlara göre her ne kadar ... adı ile yargılamaya katılan ve nüfusa kayıtlı olmayan ...’nin ölü ...’ın nüfus kaydını kullandığı ve ...’nin nüfusa kayıt işlemi idari görev ise de; 1916 doğumlu ...’ın 50 yıl kadar önce öldüğü, nüfus kaydına göre ölüm tarihinin 29.12.2007 olarak yazıldığı, bu durumun gerçeği yansıtmadığı ve davaname ile de 1916 doğumlu ...’ın 29.12.2007 olan ölüm tarihinin düzeltilmesi istendiği dikkate alınarak davaya bu açıdan bakılıp taraf oluşumu sağlanıp toplanacak kanıtlara göre ölüm tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      nin 15.02.2000 ve Abdulkerim'in 25.06.2002 olarak nüfus kütüğüne kayıtlı doğum tarihlerinin sırasıyla 10.01.1997, 11.02.1999, 25.06.2000 olarak düzeltilmesini, birleştirilen davada ise ....'nin adının....'nin adının ....'in adının..... olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece .... nin doğum tarihinin düzeltilmesi talebinin reddine, diğer taleplerin kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından davacının çocuklarından ....'nin doğum tarihinin düzeltilmesine dair verilen karara ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, davacının oğlu ....'nin 10.01.1998 doğumlu olarak 03.06.2004 günlü tescil ile nüfusa kaydedildiği, bu kişiye Atatürk Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürlüğü Sağlık Kurulunca verilen 17.03.2009 günlü raporda 13 yaşında olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır....

        Asliye Hukuk Mahkemesince, hükümlünün cezaevinde olmasından dolayı MERNİS adresi olmaması nedeniyle kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yerin "Ağrı" ili olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ağrı 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamalarda tarafların Ağrı İline ait hiçbir adresi, yerleşim yeri bulunmadığı ve 4721 sayılı TMK'da tanımlanan yerleşim yeri ile nüfusa kayıtlı olduğu İl tamamen farklı kavramlar olup kişinin nüfusa kayıtlı olduğu ilin Ağrı olması nedeni ile mahkemenin yetkili olması mümkün bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerekir....

          olarak çağrıldığını, 1996 yılına kadar bu nüfus cüzdanını kullanıp buna göre 1988-1995 arası sigortalı çalıştığını,1996 da nüfus cüzdanını yenilemek için nüfus müdürlüğüne gittiğinde, evli ve 4 çocuk annesi olarak nüfusa kayıtlı göründüğünün nüfus memurunca belirtilmesi üzerine, babasının ilk evliliğinden olan aile içinde ... adıyla bilinen ablasının ... kaydını kullandığını anladığını, bunun üzerine kendisinin annesinin üzerine ... olarak yeniden nüfus kaydının yapıldığını iddia ederek, ... adına düzenlenen ... nolu sicil kaydı ile 01.02.1988-25.04.1995 arasında geçen sigortalı hizmetlerin kendisine ait olduğunun tespiti ile bu hizmetlerin ... adına düzenlenen ... sicil numarası ile 1997 tarihinde başlayan ve halen devam eden sigortalı hizmetleri ile birleştirerek yaşlılık aylığına esas alınmasına karar verilmesini istemiştir....

            Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 30.3.2005 gününde verilen dilekçe ile tapuda soyisim ve baba adı tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, Osmangazi .... köyü 375 hanede nüfusa kayıtlı ... ve ...'den olma 1911 doğumlu (1327 doğumlu) ...in mirasçısı sıfatı ile dava açarak murisinin sahip olduğu 153 ve 937 parselde yanlış yazılmış olduğunu bildirdiği murise ait kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemiştir. Davacı ... .... 462 hanede nüfusa kayıtlı olup gelen kaydına göre anne adı ...tir. 462 hane de 242 445 046 12 kimlik numarası ile nüfusa kayıtlı ... ve ...'...

              kartlılar nüfus kütüğüne kayıtlı olduğunu ileri sürerek doğum tarihinin gerçeğe uygun olarak düzeltilmesini ve düzeltmenin mavi kartlılar nüfus kütüğüne tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              ın” nüfusa kayıtlı olmadığı, 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/466-460 sayılı dosyası ile nüfusa tesciline karar verildiği, ancak tescil edilen nüfus kayıtlarının getirtilmediği görülmüştür. Ayrıca nüfus müdürlüğünden tapu maliki “... oğlu ... ...” isminde bir kimsenin mevcut olup olmadığı sorulmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacının murisinin mahkeme kararı ile oluşturulan nüfus kayıtları getirtilmeli, nüfus müdürlüğünden tapuda malik görünen “... oğlu ... ...” isminde bir kimsenin mevcut olup olmadığı sorulmalı, dava konusu taşınmazın tesciline esas tapu kayıtları getirtilerek gerekirse taşınmaz başında keşif yapılmalı oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Değinilen hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Bu itibarla doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesi Nüfus İdaresine verilmiş idari bir görevdir (Y. 8. HD'nin 16/02/2017 tarih, 2017/8955- 1971 E ve K sayılı kararı ile yerleşik diğer içtihatları). 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 31. maddesinin 4. fıkrasında "Ölenin kaydı yok ise yapılacak soruşturma sonunda Türk vatandaşlığı ve ailesi tespit edildiği takdirde doğum tutanağı düzenlenerek aile kütüğüne önce doğum, sonra ölüm olayı işlenir" hükmü, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin nüfusta kayıtlı olmayanların ölümü başlıklı 72. maddesinde ise; "Aile kütüğünde kaydı bulunmayan kişinin ölümüne ilişkin resmî/özel sağlık kurumları veya kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak düzenlenen ölüm bildirim formlarında yer alan bilgilere göre ölen kişinin önce doğum olayı, sonra da ölüm olayı aile kütüğüne tescil edilir....

                UYAP Entegrasyonu