ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/06/2022 NUMARASI : 2022/60 ESAS, 2022/178 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli)|Nüfus (Doğum Yerinin Düzeltilmesi İstemli)|Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 08.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu Horzum köyü ..., ... ve ... parsel numaralı taşınmazların tapu kayıtlarında “...” yazılı isminin “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Somut olayda, davacı murisine ait 6 parsel sayılı taşınmazdaki kimlik bilgilerinin nüfus bilgileri ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Mahkemece, kaydında düzeltim istenen 6 parsel sayılı taşınmazın tapulama tutanağı ve dayanak tapu kayıtları getirtilmelidir. Ayrıca, nüfus müdürlüğünden, kayıt maliki “... kızı, ...” ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, kaydı düzeltilecek “... ... kızı, ...”un nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde de incelenmelidir....
Mahkemece, isim değiştirme talebinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı incelenmeksizin, "birden fazla isim tashihi yapılamayacağı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir. Mahkemenin ret kararı, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36’ncı maddesinin (....) fıkrasının (b) bendinde yer alan "Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" şeklindeki hükme dayanmaktadır. Bu hüküm, Anayasa Mahkemesi'nin 30.03.2012 tarihli 2011/34-48 sayılı kararıyla iptal edilmiş, iptal kararının 06.10.2012 tarihli 28433 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla, sözü edilen hüküm yürürlükten kalkmıştır. O halde, işin esasıyla ilgili deliller toplanıp, incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, iptal edilmiş olan hükme dayanılarak davanın reddedilmesi doğru bulunmamıştır....
Dava, nüfus kayıtlarında yaş tashih talebine ilişkindir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu tür davalarda doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye gönderilerek sağlık kurulu raporu aldırılması zorunludur. Ancak, 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün değildir....
Ancak; Dava adın değiştirilmesi olduğu halde karar başlığında "Nüfus (Yaş Düzeltilmesi istemli)" yazılması doğru değil ise de, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, karar başlığından "Nüfus (Yaş Düzeltilmesi istemli)" sözcükleri çıkarılarak onun yerine "Adın Değiştirilmesi" yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 31.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Nüfus kaydında düzeltim istemine ilişkin davada Sürmene Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla)ve Sürmene Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Sürmene Asliye Hukuk Mahkemesince (Aile Mahkemesi sıfatıyla), isim değiştirilmesi isteminin 6100 sayılı H.M.K.'nun 382/2-a-2'de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlendiği, H.M.K. 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Dava, nüfusta soyadı düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1- 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri kanunun 36/1- a maddesinde belirtildiği gibi " Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzüm üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları T2 veya görevlendirileceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır." hükmü yer almaktadır....
KARAR Davacı,... olan adının ... olarak değiştirilmesini istemiş; mahkemece, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Nüfus davaları kenar başlığını taşıyan 36. Maddesinin 1. Fıkrasının (b) bendinde "aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" hükmüne yer verildiği, buna göre bir kişinin adına ilişkin kaydın ancak bir kez düzeltilebileceği, daha önce adı mahkeme kararı ile düzeltilmiş olan davacının adının ikinci kez düzeltilmesine karar verilmesi kanunen mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz etmiştir. Dosyadaki nüfus kaydına göre; 10.05.1985 doğumlu ...ve ... oğlu davacının, ... 7. AHM'nin 1991/670 - 1991/824 sayılı kararı ile adı... iken... olarak değiştirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, isim değiştirme talebinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı incelenmeksizin, "birden fazla isim tashihi yapılamayacağı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir....
Getirtilen bu kayıtlar, ismi düzeltilmesi istenen “....oğlu, ....” ile “.... kızı, ... ....” nüfus kayıtları ile bağlantı oluşturacak biçimde, gerektiğinde kök kayıtları ile birlikte incelenmelidir. Ayrıca, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt malikleri ile aynı ismi taşıyan başka kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak araştırma ve inceleme sonucu, tapu ile nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Mahkemece, eksik araştırma ve inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....