WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yürürlükten kaldırılan 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nda tespit davalarına yer verilmemişken; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-c maddesinde, nüfus kayıt düzeltim davalarının bir türü olarak "tespit davaları"na da yer verilmiştir. O halde, nüfus idaresi hasım gönderilmek suretiyle açılan ölümün tespiti davasının dinlenmesine artık yasal bir engel bulunmamaktadır. Ancak, bu şekilde ölümün tespiti davaları açıldığında sadece ölümün tespitine karar vermek yeterli olmamakta; ölüm tarihi mirasçılık haklarını etkileyeceği ve sicilde de ölüm tarihinin belirtilmesi gerektiğinden, ölüm tarihinin de mümkünse gün/ay/yıl, en azından yıl olarak da tespiti gerekmektedir. Diğer yandan; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi; nüfus kayıt düzeltim dava-larının Cumhuriyet savcısı ve nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru katılımıyla görüleceği ve karara bağlanacağını hükme bağlamıştır....

    ın henüz 4 yaşındayken hayatını kaybetmiş olmasına rağmen halen ölüm araştırması nedeni ile nüfus kaydı kapalı olduğundan, ...'in öldüğünün tespitine ve onun da nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini istemiş; mahkemece, ...'e ait olup 24.10.1949 tarihinde düzenlenen ölüm tutanağında ölüm tarihi olarak 03.05.1337 tarihinin gözüktüğü, miladi takvime göre ölüm tarihinin 03.05.1921 olduğu, evlenme tarihi 06.07.1924, çocuklarından...in doğum tarihi 07.03.1932,...'in dığum tarihi 05.05.1933, ...'in doğum tarihi 15.06.1934 olarak gözükmekte ve bir kişinin öldükten sonra evlenmesi ve çocuk doğurması mümkün değil isede, talimat ile dinlenen davalıların babaannelerinin 1946 yılından önce vefat ettiğinin babaları tarafından kendilerine söylendiğini beyan ettikleri, tam ölüm tarihine ilişkin de beyanda bulunmadıkları, yapılan tüm araştırmalar yazılan müzekkereler ile de ...'...

      Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görevdir. Ölü olduğu halde aile kütüklerinde (nüfus sicilinde) sağ gözükenler hakkında ne gibi işlem yapılabileceği, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 33 ve bu Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 69. maddesinde gösterilmiştir. Buna göre; bu gibi kişilerin ölü olduğu idarece tespit edilebildiği takdirde idari yoldan ölüm kaydı düşülebileceği gibi; yönetmeliğin belirtilen 69. maddesinde düzeltmeye esas alınabilecek belgeler arasında “mahkeme kararları” da gösterilmiş olduğundan, mahkeme kararlarına dayanılarak da ölüm kaydı düşülebilecektir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1- c maddesinde, nüfus kayıt düzeltim davalarının bir türü olarak “tespit davaları”na yer verilmiştir....

      Adı geçene ait ölüm tarihini gösteren aile nüfus kaydının ilgili nüfus müdürlüğünden istenerek dosyaya alınmasından sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 16.06.2009...

        Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün 25/9/1997 tarih 97/10015 sayılı yazısına istinaden davacının Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verilerek, kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; “ “Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sepep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir.” ” hükmü yer almaktadır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/102 ESAS - 2022/396 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T4 ile davalı Birgül Dalday'ın 15.04.2001 tarihinde Rana Kılıç adlı bir çocuklarının olduğunu ancak çeşitli sebeplerle çocuğun kendisi ve merhum eşi olan T7 adına tescil edildiğini belirterek nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/102 esas 2022/396 karar sayılı kararı ile 1- Davanın KABULÜ ile; Tarbzon ili Sürmene ilçesi, Konak Köyü Cilt No:35 Hane No:17 BSN 55 de kayıtlı Ahmet ve Asiye kızı 15.04.2001 doğum tarihli TC nolu Rana Kılıç'ın nüfus kaydının İPTALİ İLE, 2- Gerçek anne ve babası olan Trabzon ili Sürmene İlçesi Konak Köyü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, babaannesi Meryem'in nüfus kütüğünde 1927 olan ölüm yılının 1963 olarak düzeltilmesini ve yazılı olmayan soyadının da "..." olarak eklenmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilerek ölüm yılı 1963 olarak düzeltilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, murisi babaannesi Meryem'in 1963 yılında vefat etmesine karşın nüfus kaydında ölüm tarihinin 05.05.1927 olarak yazıldığını, ayrıca soyadının hiç yazılmadığını belirterek, babaannesinin 1927 olan ölüm tarihinin 1963 olarak düzeltilmesini ve soyadının da "..." olarak yazılmasını istemiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kaydında sağ görünen kardeşi ...'in öldüğünün tespitini ve kaydının buna göre düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, davacının kardeşi ...'in ölüm tarihinin tespiti ile nüfus kaydına işlenmesi isteğine ilişkin olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/1-a maddesine göre yetkili mahkeme ilgilinin ikametgahı mahkemesidir. Davada, davacı kardeşinin ölü olduğunun tespitini istediğine göre, davanın sonucu kendisini yakından ilgilendireceğinden ve dosya içerisinde nüfus müdürlüğünden gelen yazıda davacı adresinin ".../..." olduğu bildirildiğinden davanın ... mahkemelerinde görülmesi gerekirken, ölüm tarihinin tespiti ve nüfusa işlenmesi istenilen ...'...

              Dosya kapsamına alınan nüfus kayıt örneklerine göre davacının dedesinin Mehmet ve Halime oğlu Abdulgafur Yaşlıgöz olduğu, şahsın 04/03/1955 tarihinde vefat ettiği, babaannesinin Veli ve Ayşe kızı Hatun Yaşlıgöz olduğu, şahsın 05/02/1956 tarihinde vefat ettiği, Abdulgafur ve Hatun'un Kamile ile Mehmet Sait isminde çocukları bulunduğu, davacının Mehmet Sait'in oğlu olduğu, Davacının amcası olduğunu beyan ettiği Elyas Yaşlıgöz'ün ise Gafur ve Hanim oğlu olarak kayıtlı olduğu, 05/02/1988 yılında vefat ettiği, Elyas'ın anne ve babası ile nüfus bağının kurulu olmadığı anlaşılmıştır. Davacının nüfus kaydının düzeltilmesini istediği dedesi Abdulgafur Yaşlıgöz, babaannesi Hatun Yaşlıgöz ile amcası olduğunu iddia ettiği Elyas Yaşlıgöz'ün nüfus kayıtlarının ölüm sebebiyle kapalı olduğu, kapalı kayıtlar üzerinde değişiklik yapılamayacağı, ancak değişiklik talebinin aynı zamanda tespit talebini de içerdiği kuşkusuzdur....

              Dosya kapsamına alınan nüfus kayıt örneklerine göre davacının dedesinin Mehmet ve Halime oğlu Abdulgafur Yaşlıgöz olduğu, şahsın 04/03/1955 tarihinde vefat ettiği, babaannesinin Veli ve Ayşe kızı Hatun Yaşlıgöz olduğu, şahsın 05/02/1956 tarihinde vefat ettiği, Abdulgafur ve Hatun'un Kamile ile Mehmet Sait isminde çocukları bulunduğu, davacının Mehmet Sait'in oğlu olduğu, Davacının amcası olduğunu beyan ettiği Elyas Yaşlıgöz'ün ise Gafur ve Hanim oğlu olarak kayıtlı olduğu, 05/02/1988 yılında vefat ettiği, Elyas'ın anne ve babası ile nüfus bağının kurulu olmadığı anlaşılmıştır. Davacının nüfus kaydının düzeltilmesini istediği dedesi Abdulgafur Yaşlıgöz, babaannesi Hatun Yaşlıgöz ile amcası olduğunu iddia ettiği Elyas Yaşlıgöz'ün nüfus kayıtlarının ölüm sebebiyle kapalı olduğu, kapalı kayıtlar üzerinde değişiklik yapılamayacağı, ancak değişiklik talebinin aynı zamanda tespit talebini de içerdiği kuşkusuzdur....

              UYAP Entegrasyonu