Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün 12.03.2009 tarih 72733 sayılı yazısına istinaden davacının nüfus kaydının silinerek kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir." hükmü yer almaktadır....
Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, davacının Bakanlar Kurulunun 04.11.1999 ... ve 99/13595 sayılı kararı ile Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verilmesi üzerine Türk vatandaşlığını kaybettiği ve bu sebeple nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek ... bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir." hükmü yer almaktadır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının Almanya'nın "..." şehrinde doğmasına rağmen nüfus kaydında doğum yerinin "..." olarak yazıldığını belirterek "..." olan doğum yerinin "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden doğum yerinin düzeltilmesini isteyen davacının 07.03.2006 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybetmesi nedeni ile nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir....
in nüfus kütüğünde 01.01.2006 olan ölüm tarihinin düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek adı geçenin ölüm tarihinin 15.11.2005 olarak düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I ...'e ait ölüm kaydının dayanağı tüm belgelerin dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu açık hükümler karşısında; ölen kişinin nüfusta kayıtlı bulunmaması durumunda, önce doğum, sonrada ölüm olayının nüfus aile kütüğüne işlenebileceği kuşkusuzdur. Sonuç itibariyle; tapuda isim düzeltilmesi davalarında, nüfusta kaydı bulunmayan kişinin doğum ve ölüm bilgilerinin ancak nüfusa kaydedilmesinin sağlanmasından sonra, tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanması mümkün olabileceğinden; bu koşul gerçekleştikten sonra, yukarıda sıralanan diğer şartların da varlığı halinde davanın kabulü yoluna gidilebilecektir…” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.07.2009 tarihli ve 2009/14-279 Esas, 2009/354 sayılı kararı) Dosya içerisindeki Nüfus Müdürlüğü yazısından, soyadının yazılması istenen şahsın nüfusa kayıtlı olmadığı anlaşılmaktadır. Bir kimsenin tapu kaydında soyadının yazılabilmesi için nüfusta kaydının bulunması gereklidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2022 NUMARASI : 2021/734- 2022/41 DAVA KONUSU : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) KARAR : Bursa 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan dosya incelendi....
Bu durumda, dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10.12.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe dahilinde derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya içeriği, toplanan deliller ve UYAP ortamından yapılan inceleme sonucunda; davacının, muris Mustafa'nın nüfus kayıtlarında çocuğu olarak görünen T3'ün gerçekte murisin çocuğu olmadığından bahisle nüfus kaydının düzeltilmesi yönünden Erzurum 1. AHM 2017/527 E. Sayılı dosyası nezdinde dava açtığı, görevsizlik nedeniyle davanın reddi ve Erzurum 2. Aile Mahkemesi'nin 2018/185 E. 2018/275 K. Sayılı dosyası üzerinden verilen karşı görevsizlik nedeniyle ret kararı sonrasında Erzurum B.A.M. 5. Hukuk Dairesi 2018/1030 E. 2018/884 K....
Davacının hukuki yarının bulunduğu var sayılsa dahi 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun “kaydın kapatılması ve yeniden açılması” başlıklı 14. maddenin 1. fıkrasına göre; “Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir” hükmünü içermektedir. Dolayısıyla maddi hata nedeniyle nüfus kaydının düzeltilmesi talep edilen kişinin vefat ettiği ve bu nedenle nüfus kaydının kapatılmış olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Yasa ve yerleşik yargı kararları gereği ölüm ile kayıt kapatıldıktan sonra mahkeme kararı ile söz konusu kayıtta değişiklik yapılamayacağı ilke olarak benimsenmiştir....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı). Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı ...'nın babası .... 01.05.1940 doğumlu olarak anne babası bilinemediğinden gerçekte var olmayan Kaya ve Yıldız'ın çocukları gibi 01.11.1955 tarihinde köy ihtiyar heyetinin bildirimi üzerine nüfusa tescil edilmiştir. Somut olayda dava, davacının babası .... buluntu ve anne babası bilinemediğinden anne adı "...., baba adı da "Kaya" olarak anne ve baba bağlantısı olmadan .... Köyü 20 cilt, 51 haneye idarenin takdir ettiği "... soyadı ile oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ....'den olma 22.02.1920 doğumlu .... gerçek babasının da ...ve .... olma 28.02.1917 doğumlu .....tin olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir....